Sunda Megathrust, başlarda hareketsizdi. O ve önceki asırlarda hiç kayıtlara geçmemiş ilk sarsıntı, 1797’de 8.4 büyüklüğündeydi. Bölgede yaşayanlar böyle bir şeyi hiç beklemiyorlardı. Bunun için depremin maddi, manevi verdiği hasarı temsil eden ‘şiddeti’ çok büyük olmuştu. 1797’de olanlar çok büyük olan fayın bir kısmını kırdı. Ancak bu fay üzerinde yaşanan en büyük deprem henüz meydana gelmemişti. Sunda Megathrust üzerinde, 207 yıl sonra yaşanacak ve bugüne dek kaydedilen en büyük sarsıntılardan biri olacak depreme kadar büyüklüğü 7’den büyük 8 deprem daha kaydedildi. Büyüklüğü bakımından bu deprem Asya'da şimdiye kadar kaydedilen en güçlüsüydü. Aynı zamanda Sunda Megathrust fayının ürettiği 2004 Hint Okyanusu depremi, 21. yüzyılın en yıkıcı depremi ve modern sismografinin başladığı 1900'den bu yana dünyada kaydedilen en güçlü üçüncü deprem oldu. Büyüklüğü 9.3 olan deprem yaklaşık bin yıl boyunca hareketsiz kaldıktan sonra, Sunda Megathrust fayının 1600 km uzunluğundaki bölümünün ani kaymasına ve Aceh ile Myanmar arasındaki deniz tabanının yükselmesine neden oldu. Ve sonuç olarak yaşanan felaket, 227 bin 898 kişiyi hayattan kopardı.
HİÇBİR FAYA BENZEMİYOR
‘Vahşi Fay’ olarak da adlandırılan Sunda Megathrust, okyanus dibindeki çukurlardan geçiyor. Çok geniş bir etki alanına sahip olan fay, yeryüzündeki birçok fayı tetikleyen büyük levha hareketlerine neden oluyor. Kimi araştırmacılara göre Sunda Megathrust’ın, 2004 depremini üretmeden önce 2002’deki kırılması öncü deprem olarak dahi kabul ediliyor. 2002’deki bu sarsıntı ise, Sumatra merkezli ve 7.2 büyüklüğünde. KAF ve Doğu Anadolu Fay Zonu’nda yaşanan depremlerin büyüklükleri göz önünde bulundurulduğunda, Sunda Megathrust’ın öncü depremleri, Türkiye’deki büyük depremlere eş değer.
2004 yılındaki Hint Okyanusu depremi, mega bindirme yüzeyinin büyük bir bölümünü parçalamıştı. Bu büyüklükteki önceki depremlere ilişkin araştırmalar gösteriyor ki bu kadar büyük levha hareketleri ve kırılmalar çok nadir yaşanıyor. 2004’ten önce dev bir parçalanmaya sebep olan son olay, milattan sonra 780-990 ve 1290-1400 yıllarındaydı.
HİROŞİMA'YA ATILAN BOMBANIN BİN 500 KATI
Hint Okyanusu’nun kıyılarındaki 14 ülkede hasar kaydedilen felakette ilginç bir detay daha gündeme geldi. 2004 yılında yaşanan dünyanın en büyük depremlerinden biri, Amerika Birleşik Devletleri tarafından Hiroşima’ya atılan ‘Uranyum-235’ tipi atom bombası olan ‘Little Boy’dan yaklaşık bin 500 kat daha büyük bir enerjiyi açığa çıkardı. 8 ila 10 dakika boyunca, dünyanın 10 mm kadar titreşmesine sebep olan deprem, Alaska kadar uzaktaki depremleri bile tetikledi. Yaşanan deprem ve tsunaminin ardından Hint Okyanusu kıyısında felaketten etkilenen ülkelere, dünya çapında 14 milyon dolar bağış yapıldı.
2004 Hint Okyanusu’nda yaşanan depremin, başlangıçta büyüklüğü 8.8 olarak belgelendi. Ancak Şubat 2005'te yani 2 ay sonra bilim insanları depremin büyüklüğünü tahminini 9.0 olarak revize etti. Pasifik Tsunami Uyarı Merkezi, bu yeni rakamları kabul etse de Amerika Birleşik Devletleri Jeolojik Araştırma Kurumu (USGS) şu ana kadar 9.1 tahminini değiştirmedi. 2006 yılında yapılan bir araştırmada ise depremin büyüklüğünün 9.1–9.3 olduğu tahmin edildi. Kaliforniya Teknoloji Enstitüsü'nden Hiroo Kanamori, 9.2'nin depremin büyüklüğünü temsil ettiğini düşündüğünü vurguladı.
DEPREMDEN ÇOK TSUNAMİ CAN ALDI
Binlerce kişiyi hayattan koparan deprem ve tsunamilere yol açan Sunda Megathrust, okyanusun da altından geçiyordu. Bu nedenle karadan geçen faylara oranla çok daha büyük dalgalar oluşturdu ve yüz binlerce kişinin hayatını kaybetmesine neden oldu. Zaten bölgede yaşanan depremlerde tropikal örtüye uygun inşa edilen tek katlı, köy evi tarzı yapılar depremde yıkılmadığından tsunaminin neredeyse 10’da 1’i kadar insanı hayattan koparmıştı. 2004’te bin 600 km uzunluğundaki bölümünün ani kayması, Aceh ile Myanmar arasındaki deniz tabanının yükselmesine neden oldu. Bunun sonucunda büyük bir deprem ve Hint Okyanusu'ndaki korkunç tsunami oluştu. Bu olaydan yalnızca 3 ay sonra güneyde, Simeulue ve Nias adalarının altındaki 350 km uzunluğundaki bölümün ani kayması, yıkıcı bir büyük depreme ve öncekinden daha hafif bir tsunamiye neden oldu.
Uzmanlara göre bu kadar büyük depremlerden sonra tektonik gerilimlerin yeniden oluşması yüzyıllar aldığından, bu iki olayın önümüzdeki yüz yıl içinde tekrarlanması pek de mümkün görünmüyor. Ancak daha güneyde, kıyı açıklarındaki Batı Sumatra ve Bengkulu eyaletlerinde önümüzdeki birkaç on yıl içinde başka bir büyük deprem ve tsunaminin meydana gelmesi muhtemel.