Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu'nun Lübnan halkına hitaben kaleme aldığı makalesi, ülkenin en çok okunan gazetesi El-Cumhuriye'de yayımlandı.
Çavuşoğlu, makalesinde, Mevlana Celaleddin Rumi’nin "Ümitsizliğin ardında nice ümitler var, karanlığın ardında nice güneşler var" sözüyle birlikte "Yanındayız Lübnan!" başlığını kullandı.
4 Ağustos 2020'de meydana gelen dehşet verici Beyrut Liman patlamasından sonraki ziyaretinde yıkık bir binanın üzerinde gördüğü, "Beyrut bin defa ölmüş, bin defa dirilmiştir" ifadelerini hatırlattı.
Duvardaki yazının Lübnanlı şair Nadia Tueni’ye ait olduğunu belirten Çavuşoğlu, "Bu sözler sadece Beyrut’un değil, Lübnanlıların da meşhur dayanma gücünü anlatıyordu" dedi.
Liman patlamasıyla zor bir sürece giren Lübnan'ın durumuna değinen Çavuşoğlu, "Bizler Lübnanlı kardeşlerimizin yardımına koşarken, travma geçiren halk da bir yandan enkaz kaldırıp yaraları sarmaya çalışıyordu. Bu güzel ülkenin, tarih boyunca iç savaş dahil nice badireler atlatmış ve her defasında küllerinden yeniden doğmayı başarmış olduğunun şahidiyiz. Lübnan’ın içinden geçmekte olduğu bu sıkıntılı dönemi de atlatacağına inancım tam" değerlendirmesinde bulundu.
Yazısının başlığında kullandığı Mevlana'nın meşhur sözüne dikkati çeken Çavuşoğlu, "Paylaştığımız coğrafyanın ortak mirası, ortak değerimiz Mevlana Celaleddin Rumi’nin, 'Ümitsizliğin ardında nice ümitler var, karanlığın ardında nice güneşler var' sözü, esasen tüm insanlığın, yeni tip koronavirüs salgını dahil, karşı karşıya kaldığı muhtelif zorlu sınamalar karşısında yolumuzu aydınlatmaya ve bizlere güç vermeye devam ediyor" dedi.
"Türkiye her daim Lübnanlı kardeşlerinin yanında"
Lübnan’la köklü bir tarih ve derin kültürel bağların yanı sıra ortak coğrafya ve kaderi paylaşan Türkiye'nin devleti ve halkıyla ayrım gözetmeksizin ve her daim Lübnanlı kardeşlerinin yanında olduğunu vurgulayan Çavuşoğlu, şöyle devam etti:
"Dünya Bankasına göre, dünyada son 150 yıldır yaşanan en büyük ekonomik krizlerinden birini geçirmekte olan Lübnan’ın küllerinden yeniden doğarak, farklı din ve kültürlerin barış içinde yaşadığı müstesna kimliğini koruması için elimizden geleni yapmaya devam edeceğiz. Lübnan’ın enerjisini ve gücünü, maruz kaldığı bölgesel pazarlıkların ve istikrarsızlıkların bedelini ödemek için değil, halkını yeniden ayağa kaldırmak için kullanmasını arzu ediyoruz."
"Lübnanlı kardeşlerimizin yardımına koşan ilk ülke Türkiye oldu"
Makalesinde "Dost kara günde belli olur" şeklindeki Türk atasözüne yer veren Çavuşoğlu, "4 Ağustos 2020'de Beyrut kalbinden vurulduğunda, bizim de yüreğimiz parçalandı. Sayın Cumhurbaşkanı'mız, tüm devlet kurumlarını seferber ederek, arama kurtarma ekiplerinin yanı sıra gerekli her türlü insani, tıbbi ve teknik yardımın Lübnan’a ulaştırılması talimatını verdiler. Geçen ağustos ayında Akkar’da yaşanan elim patlamada da Lübnanlı kardeşlerimizin yardımına koşan ilk ülke Türkiye oldu. Devlet kurumlarımızın ve insani yardım derneklerimizin katkılarıyla Lübnan’a yardımlarımız sürüyor" ifadelerini kullandı.
"Lübnan içinden geçtiği badireden elbette güçlenerek çıkacaktır"
Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, makalesinde şunları kaydetti:
"Öte yandan, Lübnan’ın bağımsızlık, egemenlik, güvenlik ve istikrarına verdiğimiz önem temelinde, Lübnan Silahlı Kuvvetleri ve İç Güvenlik Kuvvetleri’ne bu zor dönemde gıda ve hijyen malzemesi ile kişisel koruyucu malzeme hibe ettik. Aynı anlayışla, Lübnan'da konuşlu Birleşmiş Milletler Geçici Görev Gücü'ne (UNIFIL) sağlamakta olduğumuz katkımızı bir yıl daha sürdürme kararı Türkiye Büyük Millet Meclisi tarafından 28 Ekim’de onaylandı.
Lübnan ordusunu ve güvenlik kurumlarını desteklemeye devam edeceğiz. Bizim Lübnan’daki tek gündemimiz dost ve kardeş Lübnan halkının barış, huzur ve refahı ile Lübnan’ın güvenlik, istikrar ve egemenliğinin desteklenmesine katkı sağlamaktır. Tüm icraatlarımızda olduğu gibi, girişimci ve insani dış politikamız kapsamında tüm imkan ve kabiliyetlerimizi Lübnanlı kardeşlerimizin de istifadesine sunmaya devam edeceğiz. Türkiye, 2020 yılında gayrisafi milli gelirinin yaklaşık yüzde 1’ini insani yardımlara ayırarak, 'dünyanın en cömert ülkesi' olmaya devam etmiştir. Lübnan içinden geçtiği badireden elbette güçlenerek çıkacaktır. Türkiye, dost ve kardeş Lübnan’ın refah ve esenliği için üzerine düşeni yapmaya devam edecektir."