Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum, Sıfır Atık ve Belediyeler Kongre ve Ödül Töreninde konuştu.
Dünyanın ve Türkiye’nin nüfusunun hızla şehirleştiğini kaydeden Bakan Kurum, ”Önümüzdeki 30-40 yıl içerisinde şehirlerde yaşayan insan nüfusu bugüne oranla 2.5 kat artacak. Dün, 90’ların ortalarına kadar, yerel yönetimler en temel ihtiyaçları karşılayamaz, çöp dağlarını sonlandıramaz durumdaydı. Bugün sıfır atığı, atıktan elektrik üretmeyi konuşuyoruz. Bugün; şehirlerimizde bir yandan tarihi, kültürü, medeniyeti yaşatıyor, diğer yandan çevremizi ve yaban hayatını sonuna kadar koruyoruz” dedi.
"Bu duruma acilen köklü bir çözüm getirmeliyiz"
Doğa’nın insanlara geri dönüşünün son zamanlarda sıklıkla yaşandığını ifade eden Kurum, ”Son yıllarda sıklıkla olduğu gibi cevabını mutlaka bir yıkımla, bir afetle verir, veriyor. 2020 yılında da manzara şudur; Doğa ile aramızdaki uyum bozulduğu derecede iklim krizi daha derinleşiyor; özellikle Covid türü salgın hastalıklar artıyor. Bu duruma acilen köklü bir çözüm getirmeliyiz. Bunun için de; ilk olarak bakış açımızı değiştirmeliyiz. Doğa ile aramızdaki ilişkiyi, tüketen değil ihtiyaç duyduğu kadarını kullanan, tahrip eden değil yaşatan olma eksenine çekmemiz gerekiyor. Hani Gagavuz soydaşlarımızın çok güzel bir atasözü vardır. “Ağaç düşer de yakınına yaslanır.” derler. İşte doğamız bizim dostumuzdur, yakınımızdır. Şimdi doğa bizim verdiğimiz zararlarla zor durumdadır, bizden, yakınlarından yardım istemektedir” diye konuştu.
"Plastik poşetlerin kullanımını yüzde 80 oranında azalttık"
Bakan Kurum,” Cumhurbaşkanlığı Külliyesi ve Bakanlığımızda başlattığımız uygulamalarla okullarımız, üniversitelerimiz başta olmak üzere 49 bin kurum ve kuruluş binamızda sıfır atık sistemini kurduk. Enerjiden tasarruf eden, sıfır atık uyumlu binalarımızla; milyarlarca lira tasarruf sağlıyor, çevremizi kirlilikten koruyoruz. Milyonlarca ton atığımızı geri dönüşüme kazandırıyor, yine binlerce ton deniz çöpünü topluyor, bertaraf ediyoruz. Doğanın en büyük kirleticileri olan plastik poşetlerin kullanımını yüzde 80 oranında azalttık. Artık alışverişe bez çantalarla gidiyoruz” dedi.
Tabi bir de e-atık, dijital atık meselesi var. Ülkemizdeki tüm yazılım, uygulama ve teknoloji yatırımlarının birbiriyle uyumlu olması kritik öneme sahiptir. Sıfır dijital atık anlayışıyla; Ülkemizin bir teknoloji ve yazılım çöplüğü olmasına asla izin vermiyoruz, vermeyeceğiz. Sıfır atığı yaygınlaştırmak için; 6 milyonu öğrenci olmak üzere 9 milyon vatandaşımız eğitim aldı. Özellikle çocuklarımızın doğayı koruma hassasiyetine şahit olmak bizleri son derece mutlu ediyor. Projenin ülke çapına yayılması ile birlikte; hâlihazırda yüzde 13 olan geri kazanım oranımızı, yüzde 35’e çıkaracağız" şeklinde konuştu.
"Çevre Ajansı, şimdiden ülkemiz için, milletimiz için hayırlı uğurlu olsun"
2023 yılına kadar tüm hedefleri gerçekleştirildiğinde 100 bin kişiye istihdam sağlanacağını, 20 milyar liralık tasarruf elde edileceğini bildiren Kurum,"Bu tarihi hedefin gerçekleşmesi için yine önemli bir adım atıldı. Türkiye Çevre Ajansının kurulması için Gazi Meclisimize sunulan yasa teklifi Çevre Komisyonundan geçti. Ben, düzenlemenin TBMM Genel Kurulu’ndan da geçerek yasalaşmasını diliyor, başta milletvekillerimiz olmak üzere emeği geçenlere huzurunuzda bir kere daha teşekkür etmek istiyorum. Çevre Ajansı’nın kurulmasıyla; atık yönetiminin izleme ve denetim faaliyetlerini, depozito iade sistemini tek bir merkezden yönetecek, atık oluşumunun azaltılmasına yönelik çalışmaları etkili bir şekilde sürdüreceğiz. Daha yaşanabilir bir çevre hedefiyle ilk adımını attığımız Çevre Ajansı, şimdiden ülkemiz için, milletimiz için hayırlı uğurlu olsun" dedi.
Programa Bakan Kurum'un yanısıra Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Eşi Emine Erdoğan, Türkiye Belediyeler Birliği Başkanı ve Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin, Cumhurbaşkanlığı Yerel Yönetim Politikaları Kurulu Başkan Vekili Prof. Dr. Şükrü Karatepe, Gagauz Özerk Yeri Başkanı İrina Vlah katıldı.
