Selçuk, çevrim içi düzenlenen "6. Marmara Bölgesi Kadın Kooperatifleri Buluşması"nda yaptığı konuşmada, Balıkesir, Bilecik, Bursa, Çanakkale, Edirne, Kırklareli, Kocaeli, Sakarya, Tekirdağ ve Yalova ile ortak idealler etrafında bir araya gelmekten duyduğu mutluluğu dile getirdi.
Marmara Bölgesi'nin hem jeostratejik konumu hem de doğu ve batı arasında köprü kurması sebebiyle kalkınma hamlelerini daha da yaygınlaştıracakları bir çekim merkezi olduğuna işaret eden Selçuk, Marmara Bölgesi'nde birçok projeyi milletin hizmetine sunmaya hazırlandıklarını söyledi.
Ancak dayanışma içinde çalışarak, müreffeh ve güçlü bir gelecek kurabileceklerine inandıklarını vurgulayan Selçuk, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın liderliğinde milli mücadele ruhuyla yürüttükleri kalkınma hamlelerini sürdürdüklerini, yerli ve milli üretim politikalarında da hem savunma sanayi hem de milli teknoloji hamlesinde büyük atılımlar yaptıklarını kaydetti.
Selçuk, hiçbir güce muhtaç olmayan, özgür ve bağımsız bir Türkiye olarak milletin menfaatleri doğrultusunda bütün projeleri gerçekleştirebilmeyi hedeflediklerini belirtti. Ekonomik kalkınmanın yanı sıra sosyal kalkınmanın da eş zamanlı, eş güdümlü olarak yürütülmesi gerektiğini vurgulayan Selçuk, dolayısıyla sosyal yardım ve istihdam dengesini kurmaya yönelik tedbirler aldıklarını anlattı.
Selçuk, sadece Marmara Bölgesi'ndeki 10 ilde bugüne kadar 800 bine yakın iş yerini toplam 30 milyar lira istihdam teşvikinden yararlandırdıklarını bildiren Selçuk, "Yine istihdamı artırmaya yönelik destek ve teşviklerimiz sonrasında 2002'de 1,6 milyon olan aktif sigortalı kişi sayımız da iki katına çıkarak bu 10 ilimizde 3,2 milyona ulaşmış durumda." dedi.
Marmara Bölgesi'ndeki 10 ilde vatandaşlara aktarılan kaynak 8 milyar liraya yaklaştı
Selçuk, kadın ve gençler başta olmak üzere sektör bazında da teşvik uygulamalarını sürdürmeye devam edeceklerini belirterek, "Tabii bunlar iş gücü ve istihdam alanındaki gelişmeler. Sosyal devlet olmanın bir gereği de ailelerimizin, vatandaşlarımızın yanında olmaya devam etmek. Marmara Bölgemize o anlamda sosyal yardımları da önemsiyoruz ve 19 yılda 17 milyar liraya yaklaşan bir sosyal yardımı da Marmara Bölgemizdeki bu 10 ilimize aktarmış durumdayız." bilgisini verdi.
Kovid-19 salgını sürecinde, "Sosyal Koruma Kalkanı"nı hayata geçirdiklerini, bununla hem istihdamı korumak hem de kadınları, çocukları, özellikle de yaşlı, engelli ve ihtiyaç duyan tüm kesimleri desteklemeyi hedeflediklerini aktaran Selçuk, bu kapsamda, Marmara Bölgesi'ndeki 10 ilde doğrudan vatandaşlara aktardıkları kaynağın 8 milyar liraya yaklaştığını ifade etti.
"Kadınlarımızı korumaya devam edeceğiz"
Öte yandan, Bakanlık olarak en önemsedikleri konulardan birinin kadınların özgüvenini yıkan, onları toplumsal hayattan uzaklaştıran engelleri kaldırabilmek olduğunu vurgulayan Selçuk, şöyle konuştu:
"Bu engellerden en önemlisi de kadına yönelik şiddetle mücadele. Biz, her daim, şiddet kimden ve nereden gelirse gelsin, kadının özgüvenini, itibarını yok eden şiddet eğilimini bir insanlık suçu olarak görmekteyiz ve 'sıfır tolerans' ilkesiyle de bu mücadelemizi sürdürmeye devam edeceğiz.
Dolayısıyla şiddet, kadınlarımıza, aile değerlerimize yönelik doğrudan yapılan bir saldırı ve biz, kadın olmadan ailenin olamayacağına inandığımız için de kadınlarımızı güçlendirmenin aileyi güçlendirmek olduğu, aileyi güçlendirmenin de toplumu güçlendirmek olduğu bilinciyle kadınlara yönelik şiddet konusunda hiçbir ödün vermeden, hiçbir sapma göstermeden mevcut mevzuatımız çerçevesinde kadınlarımızı korumaya devam edeceğiz. Bizim buradaki mücadelemiz, hiçbir zaman bir metne indirgenemez.
Çünkü aslolan ilkelerdir ve biz ilkelerimiz çerçevesinde kadın hakları mücadelemize devam edeceğiz inşallah. Dolayısıyla burada bütün anayasamız, yasa ve mevzuatlarımız, birincil ve ikincil mevzuatlarımız çerçevesinde kadına yönelik şiddetle mücadele, bizim her zamanki bu konuda net duruşumuz, devam edecektir."
"Tüm toplumun iş birliğiyle şiddetin üstesinden gelebileceğine inanıyoruz"
Selçuk, Bakanlığın kadına yönelik şiddetle mücadele konusunda birçok eylem planı yaptığını, bu kapsamda Şiddet Önleme ve İzleme Merkezleri (ŞÖNİM), kadın konukevleri, elektronik kelepçe, Kadın Destek Uygulaması (KADES), Alo 183 gibi uygulamaları olduğunu anlattı.
Öte yandan, şiddetin tek başına bir kamu kurumunun önleyebileceği bir mevzu olmadığını ifade eden Selçuk, bunun için sivil toplum kuruluşlarının, akademisyenlerin, medyanın, dolayısıyla tüm toplumun iş birliğiyle şiddetin üstesinden gelebileceğine inandıklarını kaydetti.
Bugün daha fazla kadının kooperatifleşme sürecine katılmaları için bu toplantıyı gerçekleştirdiklerini, bu konuda yol haritası belirlediklerini aktaran Selçuk, 11. Kalkınma Planı'nda da 2023'te kadınların iş gücüne katılım oranını yüzde 38,5'e yükseltme hedefini koyduklarını söyledi.
Selçuk, aldıkları tedbirler ve uyguladıkları teşviklerle bugün kadın istihdamının 8,3 milyona ulaştığını, 2023'te kadın istihdamını ve iş gücüne katılım oranını yükseltmeyi hedeflediklerini ifade etti.
Toplantıya katılanlar arasında kadın milletvekillerinin olduğuna değinen Selçuk, karar alma mekanizmalarında kadınların sayısının artmasının da diğer alanlarda kadın varlığını güçlendiren temel adımlardan olduğunu vurguladı. Selçuk, nicelik olarak artan kadın girişimciliğin ve kadınların karar alma mekanizmalarında yer almalarının önünü daha da açmak istediklerini dile getirdi.
"Kadına Değer platformu oluşturuyoruz"
Kooperatiflerin sadece ekonomik değer değil aynı zamanda kadınların dayanışması ve özgüvenlerinin artmasıyla bir sosyal değer ürettiğini anlatan Selçuk, kooperatif üyesi olmanın aile olmak anlamına geldiğine işaret etti.
Selçuk, Bakanlık olarak kooperatifçiliğin geliştirilmesi, girişimciliğin daha da desteklenmesi için bundan sonra da destek olmaya devam edeceklerini aktardı.
Marmara Bölgesi'nde 100'ü, Türkiye genelinde de 600'ü aşkın kadın kooperatifinin 11 bini aşkın üyesiyle Türkiye'ye hem ekonomik hem de sosyal açıdan değer katmaya devam ettiğini belirten Selçuk, "Ben bugün bir müjde de vermek isterim. İnşallah 'Kadına Değer' diye bir platform oluşturuyoruz. Bugün onu da paylaşacağız. İnşallah 'Kadına Değer' platformumuz içinde belki ilerleyen zamanda kooperatifçilikte öne çıkmış birçok kadınımızın yer almasını da canı gönülden dileriz." diye konuştu.