Bir sosyal medya hesabından paylaşılan, Hz. Muhammed ile ilgili kullanılan hakaret içerikli, çirkin ve provokatif ifadeler nedeniyle resen soruşturma başlatıldı.
Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, Diamond Tema hakkında çıkan yakalama kararına ilişkin ortaya çıkan ifade özgürlüğü tartışmalarına cevap verdi.
Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, adli soruşturmadan rahatsız olanların yaptığı eleştirilerin haksız olduğunu vurguladı.
Bakan Tunç, başkalarının haklarına ve itibarına saygı sınırını aşan, halkı kin ve düşmanlığa tahrik suçunu oluşturan, halkın bir kesiminin benimsediği dini değerleri alenen aşağılayan kişilerin TCK 216 gereğince cezalandırılacağının kanunun açık bir hükmü olduğunu belirtti.
"AÇIKLAMALARININ SUÇ OLUP OLMADIĞINI DEĞERLENDİRECEK OLAN BAĞIMSIZ MAHKEMELERİMİZDİR"
Bakan Tunç paylaşımına, "Bu tür düşünce açıklamalarının suç olup olmadığını değerlendirecek olan soruşturma aşamasında Cumhuriyet Savcılarımız, kovuşturma aşamasında da tarafsız ve bağımsız mahkemelerimizdir" notunu düştü.
Bakan Tunç'un paylaşımının tamamı şu şekilde:
Düşünceyi açıklama ve yayma hürriyeti demokratik toplumlarda olmazsa olmaz şartlardandır. Devletler iç hukuklarında bu özgürlüğü sağlamaya çalıştıkları gibi, uluslararası hukuk düzenlemelerinde de bu hak koruma altına alınmıştır.
Anayasamızın 25 ve 26'ıncı, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin 10'uncu, BM Siyasi ve Medeni Haklar Sözleşmesi'nin 19'uncu Maddelerinde bu hakkın kullanılması ve hangi sınırlamalara tabi tutulacağı düzenlenmiştir.
Anayasamızda ve tüm uluslararası hukuk düzenlemelerinde, Herkesin , düşünce ve kanaatlerini söz, yazı, resim veya başka yollarla tek başına veya toplu olarak açıklama ve yayma hakkına sahip olduğu, bu hürriyetin resmî makamların müdahalesi olmaksızın haber veya fikir almak ya da vermek serbestliğini de kapsadığı belirtilmekte, Bu hürriyetlerin kullanılmasının millî güvenlik, kamu düzeni, kamu güvenliği, Cumhuriyetin temel nitelikleri ve Devletin ülkesi ve milleti ile bölünmez bütünlüğünün korunması, suçların önlenmesi, suçluların cezalandırılması, Devlet sırrı olarak usulünce belirtilmiş bilgilerin açıklanmaması, başkalarının şöhret veya haklarının, özel ve aile hayatlarının yahut kanunun öngördüğü meslek sırlarının korunması veya yargılama görevinin gereğine uygun olarak yerine getirilmesi amaçlarıyla sınırlanabileceği belirtilmiştir.
Sosyal medya ve bazı basın yayın araçlarıyla başkalarının haklarına ve itibarına saygı sınırını aşan, halkı kin ve düşmanlığa tahrik suçunu oluşturan, halkın bir kesiminin benimsediği dini değerleri alenen aşağılayan kişilerin TCK 216 gereğince cezalandırılacağı kanunumuzun açık hükmüdür.
Son zamanlarda bazı sosyal medya mecraları ile basın yayın organlarında peygamber efendimize yönelik İfade özgürlüğü sınırlarını aşan, karalayıcı ve çirkin ifadelerin kullanılması nedeniyle başlatılan adli soruşturmalardan rahatsız olanların yaptığı eleştiriler, haksız eleştirilerdir.
Bu tür düşünce açıklamalarının suç olup olmadığını değerlendirecek olan soruşturma aşamasında Cumhuriyet Savcılarımız, kovuşturma aşamasında da tarafsız ve bağımsız mahkemelerimizdir.