16 Kasım 2024
weather
13°
Twitter
Facebook
Instagram
Türkgün Gündem Bin yıllık hesaplarını görmek için kılıçlarını çekenler, şüphesiz dün olduğu gibi kaybedecektir

Bin yıllık hesaplarını görmek için kılıçlarını çekenler, şüphesiz dün olduğu gibi kaybedecektir

Milliyetçi Hareket Partisi Genel Sekreter Yardımcısı ve İzmir Milletvekili Tamer Osmanağaoğlu, 'Adım Adım 2023 – İlçe İlçe Anlatma ve Aydınlatma Toplantıları' kapsamında İzmir Çiğli’de konuşma yaptı. Osmanağaoğlu konuşmasında, "Çevresindeki ateş çemberinin tam ortasında; etrafını çevreleyen eli kanlı demokrasi havarilerinin bütün kışkırtmalarına ve baskılarına rağmen gerçek demokrasinin ve huzurun vahası olmak elbette gurur vericidir" dedi.

7 Dakika
OKUNMA SÜRESİ
Bin yıllık hesaplarını görmek için kılıçlarını çekenler, şüphesiz dün olduğu gibi kaybedecektir

Osmanağaoğlu konuşmasında, "Tarihin her safhasında olmaz denileni gerçekleştiren, üzerinde oynanan tüm oyunları sabrıyla bozan Türk milletinin bundan sonra da aynı duruş ve kararlılıkla gereğini yapmaya devam edeceğine inancımız tamdır." dedi.

"Türk milletiyle olan bin yıllık hesaplarını görmek için kılıçlarını çekenler, Türkiye Cumhuriyeti ile olan asırlık hesaplarını görmek için faturalar üzerinden savaş ilan edenler şüphesiz dün olduğu gibi bugün de kaybedecektir." ifadelerini kullanan Milliyetçi Hareket Partisi Genel Sekreter Yardımcısı ve İzmir Milletvekili Tamer Osmanağaoğlu, şunları kaydetti;

DAHA SERT HADİSELERİN CEREYAN ETTİĞİ BİR DÖNEMDEN GEÇTİĞİMİZ ORTADADIR

"Sayın Genel Başkan Yardımcım, Sayın Milletvekilim, Değerli MYK Üyelerim, Saygıdeğer İl Başkanım, İlçe Başkanlarım, saygıdeğer Muhtarlarım, STK Temsilcilerim ve hepsi birbirinden kıymetli Hanımefendiler, toplantımızı katılımlarıyla şereflendiren kıymetli dava arkadaşlarım, hepinizi saygı ve muhabbetlerimle selamlıyorum.  

Liderimiz Sayın Devlet Bahçeli’nin talimatlarıyla, ilkini 18 Şubat tarihinde, Bayraklı İlçemizde gerçekleştirilerek başlatılan, Adım Adım 2023, İlçe İlçe Anlatma ve Aydınlatma temalı programlarımız kapsamında sizlerle birlikte olmanın mutluluğunu yaşıyorum. 

Aramızda çok kıymetli fikirlerini sizlerle paylaşan, çok saygıdeğer misafirlerimiz var. Ancak bu vesileyle sizlerle biraz dertleşmek, biraz da değerlendirmelerimizi paylaşmak istiyorum.

Bu vesileyle; sabrınızdan ve hoşgörünüzden dolayı şimdiden teşekkürlerimi sunuyorum.

Siyasi, ekonomik ve toplumsal etkileri şimdiye kadarki örneklerinden daha sert olan hadiselerin cereyan ettiği bir dönemden geçtiğimiz ortadadır.

Komşu coğrafyalarda yaşanan hadiseler, dünya ekonomisinde yaşanan dalgalanmalar yetmezmiş gibi kuzey komşularımız Ukrayna ve Rusya arasında patlak veren savaş maalesef halen devam etmektedir. Kurulan masalardan bir sonuç çıkmamakta, ortaya çıkan ekonomik ve sosyal buhran tüm dünyayı etkileyecek şekilde gün geçtikçe daha da artmaktadır.

TÜRKİYE'NİN DİRLİK İÇİNDE BİR DURUŞ SERGİLEMESİ HER ŞEYDEN ÖNEMLİDİR

Yıllardır acı ve gözyaşının mesken tuttuğu bu topraklar ne hazindir ki birisi bitmeden diğeri başlayan, kanlı senaryoların sergilendiği bir arenaya dönüştürülmeye çalışılmaktadır.

Kişisel hırsların insani değerlerin önüne geçtiği, grup çıkarlarının birey merkezli eşitlik idealini çöpe attığı, ahlaki değerlerin güçlünün ahlaksızlığının karşısında diz çöktürülmeye çalışıldığı bir dönemde Türkiye’nin dirlik, Türk milletinin ise birlik içinde bir duruş sergilemesi her şeyden önemli görünmektedir.

Çevresindeki ateş çemberinin tam ortasında; etrafını çevreleyen eli kanlı demokrasi havarilerinin bütün kışkırtmalarına ve baskılarına rağmen gerçek demokrasinin ve huzurun vahası olmak elbette gurur vericidir. Ancak bugüne kadar yüklendiğimiz sorumluluklarımızın bundan sonra çok daha ağır olacağı da muhakkaktır.

Tarihin her safhasında olmaz denileni gerçekleştiren, yoklukla “yokluk” içinde mücadele eden, kendisine yöneltilen tüm tehditleri ferasetiyle alt eden, üzerinde oynanan tüm oyunları sabrıyla bozan Türk milletinin bundan sonra da aynı duruş ve kararlılıkla gereğini yapmaya devam edeceğine inancımız tamdır.

Türk milletiyle olan bin yıllık hesaplarını görmek için kılıçlarını çekenler, Türkiye Cumhuriyeti ile olan asırlık hesaplarını görmek için faturalar üzerinden savaş ilan edenler şüphesiz dün olduğu gibi bugün de kaybedecektir.

Sabırla dinleyeceğiz, samimiyetle anlatacağız, ve kararlılıkla yürüyecek, zifiri karanlıkları 3 hilal ile aydınlatacağız.

Çünkü bizim sabrımızın sırrı; “Sabret, sabır ferahlığın anahtarıdır” diyen Mevlana’nın veciz sözünde gizlidir.

Çünkü bizim samimiyetimizin çeşmesi; “Kibirli kişiler dosta eremez, Kibir kendine düşmandır göremez!” diyen Yunus Emre’nin aşk çeşmesidir.

Çünkü bizim kararlılığımızın membaı; Hünkâr Hacı Bektaş’ı Veli Hazretlerinin “Gayret et, davet et, hayret et, affet, tövbe et, SAKIN İHANET ETME sözleridir.

Bu yüzdendir ki; sabırla, samimiyetle ve yüksek ülküler etrafında şekillenmiş büyük bir kararlılıkla yol almaya, Türkiye Cumhuriyeti Devletini geleceğe taşımaya yeminliyiz.

İSTİRMARCILAR VE ALDATICILAR, YEMİNİMİZİN ANLAMINI BİLEMEZLER!

Geçmişi bulanık, geleceği karanlık, meziyetleri istismar ile aldatmak olanlar bu yeminimizin anlamını bilemezler.

Ama cümle alem biliyor ki ülkücü yemininden dönmez, ülkücü istiklalinden vazgeçmez!

Evet zor dönemlerden geçiyoruz. Kabul etmek gerekir ki her bir hane düne göre bugün çok daha zorluk çekiyor. Ancak hepimiz biliyoruz ki; dünden daha iyi  bir bugün için hepsinden daha güzel olacak yarınlarımızı çalmalarına asla müsaade edilmeyecektir.

Bu direncin merkezi Milliyetçi Hareket Partisi, bu direncin adresi Cumhur İttifakı, bu direncin Lideri ise Genel Başkanımız Sayın Devlet Bahçeli’dir.

Yuvarlak masa etrafında toplanan 6’lı ve onları fotoğraflayan artı 1’in saçtığı fitne tohumu asla filizlenmeyecektir.

Buldukları her fırsatta Türk milletine hakaret eden bir zihniyet, eline geçen her fırsatta Türk milletinin ferasetini hafife alan bir teslimiyet, sabah akşam Türk devletinden intikam alırcasına hezeyanlarda bulunan bir birliktelik elbette başarıya ulaşamayacaktır.

İZMİR'DE TUNÇ SOYER VE EKİBİ, İŞÇİLERİ MAĞDUR ETMEKTE VE GREV GİRİŞİMLERİ PATLAK VERMEKTEDİR

Bu hakaret eden zihniyeti en iyi bilen elbette güzel İzmir’imizdir. İzmir’e sevdalı, İzmir’in hemşerisi olmakla övünen, gözleri İzmir mavisi, Cumhuriyetimizin Kurucusu Mustafa Kemal Atatürk’ün fikirlerini yaşamak yerine ismini istismar etmeyi meziyet edinmiş bu cenahı en iyi bizler yani İzmirliler tanırız.

Çünkü İzmir düşmanın kirli postallarıyla kirletilme teşebbüsüne maruz kaldığı yıllardan bu yana ilk defa bu kadar kötü yönetilmektedir.

Bu kötü yönetimin müsebbibi Tunç Soyer’dir. Bugün gelinen noktada bırakın İzmirliyi hak ettikleri hizmetlere kavuşturmayı kendi personeline bile hakkını veremeyen bir yönetimle karşı karşıyayız. 

Tunç Soyer ve ekibi Belediye’deki İşçileri mağdur etmekte ve Büyükşehir’in her bir biriminde grev girişimleri patlak vermektedir.

İZSU’ya gelen elektrik faturasını cama asarak, beceriksizliklerin suçunu hükûmete atmaya çalışan Tunç Soyer; esasen başka bir faturanın hesabını vermelidir. Bu da İzmir’in her yerindeki hemşerilerimize İZSU’nun kestiği şişirme su faturalarıdır. % 40’a varan zamlarla şahlanan su faturaları sonucunda, hemşerilerimiz musluğa dokunmaya korkmaktadır. Fakat vatandaşın cebindeki fatura paraları, İZSU’nun ve Tunç Soyer’in susamışlığını kesmemektedir. O yüzden İZSU; ilçe belediyelerinin vatandaştan topladığı katı atık bedeli tahakkuklarına göz dikmiştir. Hizmeti sürdürmeleri için ihtiyaç durdukları bu meblağın da Tunç Soyer’e aktarılma ihtimali, belediyeleri isyan ettirmiştir. Aralarında CHP’li belediye başkanlarının da bulunduğu pek çok isim bu duruma tepki göstermiştir.

İzmir Büyükşehir Belediyesini borca saplayan, borçlanma konusunda rekor üstüne rekor kırılırken İzmirliye hakkettiği hizmetin %10’unu dahi vermeyen bu zihniyete dur demenin vaktinin geldiği aşikardır.

Biz buna dur diyoruz!

İZMİRLİ MUTSUZ, İZMİRLİ HİZMETE AÇ, İZMİRLİ KIZGIN...

CHP ve HDP ile birlikte Tunç Soyer etrafında birleşen İP’in Genel Başkanı ve yönetimi Soyer’den memnun olabilirler!

CHP ve Zilletin küçük ortağı İP ile birlikte Tunç Soyer etrafında toplanan HDP’nin Soyer’den memnun olmaması zaten düşünülemeyecektir.

Ama hatırlatmakta fayda görüyorum:  İzmirli mutsuz, İzmirli hizmete aç, İzmirli kızgın.

Sözlerimi çok fazla uzatmak niyetinde değilim. Aramızda bulunan kıymetli misafirlerimizin ve siz değerli hemşerilerimizin sabrını zorlamak niyetinde de değilim.

Konuşmama Liderimiz Sayın Devlet Bahçeli’nin şu sözleriyle son vermek isterim:

“Milliyetçi Hareket Partisi, Türkiye düşmanlarının siyaset ayağına, kiralık işbirlikçilerine, demokrasi fanusuna saklanmış vatan ve millet karşıtlarına sonuna kadar direnecek, kurulmuş tuzakları bozarak milli istiklal ve istikbal haklarını fedakârca savunacaktır.  Cumhur İttifakı, Cumhuriyet'in kuruluş felsefesinden beslenmekte, Türk milletinin haslet ve haysiyetinden feyz almaktadır. “

Bu duygu ve düşüncelerle muhterem heyetinizi selamlıyor, hepinizi Allah’a emanet ediyorum.

Ne Mutlu Türk’üm Diyene!"

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *
Tarihi Gelibolu Yarımadası'nda zafer yoğunluğu başladı

Tarihi Gelibolu Yarımadası'nda zafer yoğunluğu başladı