Bakan Ersoy’un mesajı şöyle:
“Dünyanın en köklü, güçlü ve zengin dillerinden birine sahibiz. Türkçe gerek edebî gerekse bilimsel ve sanatsal ifade gücüyle, sürekli üretme ve gelişme potansiyeliyle gönlünüzce açılabileceğiniz ama binbir kıyısıyla sonuna ulaşamayacağınız engin bir deniz gibidir.
Türkçenin sadece ifadelerden, anlamlardan, betimlemelerden kısacası harf ve sözcüklerden ibaret olmadığını unutmamız gerekiyor. Dil, konuşmayı olduğu kadar konuşanı da tanımlar. Bir milletin özünü ve özgünlüğünü belirleyen en önemli değer şüphesiz dilidir. Kelimeler hafızadır, aidiyettir, karakterdir. Tarihin başından bugüne ulaşan ve geleceğe doğru uzanmaya devam eden; zamanı ve geniş coğrafyaları birbirine bağlayan köklerimizdir.
Hepimiz biliyoruz ki ne denli büyük ve görkemli de olsa kökleri kopan en ulu ağaçlar bile yıkılır ve bütünlüğünü kaybederek yavaş yavaş ortadan kaybolur. Kurucusu olduğumuz yüksek medeniyetin dününe sahip çıkmak ve korumak, bugününü daha da yükseltmek ve yüceltmek, bu yolda harcadığımız emeklerin ve vakfedilen ömürlerin birikimlerini ziyan olmadan geleceğe ulaştırmak istiyorsak Türkçeye sahip çıkmak zorundayız. Özellikle çocuklarımızın ve gençlerimizin bu ağır sorumluluğu omuzlayabilecek bireyler olarak yetişmelerine özen göstereceğiz.
İnanıyorum ki Cumhuriyetimizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk, Türk Dil Kurumunun kuruluş talimatını verirken bu bilinci teminat altına almanın gayreti içerisindeydi. Aziz hatırasını saygı ve rahmetle anarken ondan emanet aldığımız bu bilinç için gayret göstermeye ve aralıksız çalışmaya devam edeceğimizi bir kez daha ifade etmek istiyorum.
Bu duygu ve düşüncelerle aziz milletimizin Dil Bayramı’nı tebrik ediyorum. Bilim insanlarımızdan edebiyatçılarımıza, sanatçılarımızdan eğitimcilerimize Türk diline hizmet etmiş ve etmekte olan herkese en kalbi şükranlarımı sunuyorum.”
