İskoçya'nın Glasgow kentinde yapılan COP26'da müzakereler, bazı itirazlara rağmen tüm katılımcı ülkeler tarafından imzalandı.
Bir anlaşmaya varmak için belirlenen sürenin cuma 18.00'de sona ermesine rağmen, fosil yakıtlarla ilgili dilde anlaşmazlık nedeniyle çıkmaza giren müzakereler bir ifade değişikliğiyle tamamlandı.
Taslak metinde yer alan, ülkelerin "azaltılmamış kömür enerjisi ve verimsiz fosil yakıt sübvansiyonlarını aşamalı olarak kaldırmayı hızlandırmaları" gerektiği şeklindeki ifade, "aşamalı olarak azaltmaları" şeklinde değiştirildi.
Bazı Avrupa ve ada ülkeleri; Çin ve Hindistan'ın yoğun itirazları sonucu yapılan değişiklik karşısında hayal kırıklıklarını dile getirse de metni kabul etti.
"Derin hayal kırıklığını anlıyorum"
COP Başkanı Alok Sharma, anlaşmaya varılmasının ardından yaptığı konuşmada, "Bütün delegelere bu sürecin gelişme şeklinden dolayı özür dilediğimi ve çok üzgün olduğumu söylemek istiyorum." dedi.
"Derin hayal kırıklığını da anladığını" kaydeden Sharma, ancak yine de anlaşmayı korumanın hayati önem taşıdığını vurguladı.
Ada ülkesi Fiji delegasyonundan yapılan açıklamada ise "sadece şaşkınlık değil, aynı zamanda büyük hayal kırıklığı içinde oldukları" ifade edilerek, "Bu bizi 1,5 dereceye yaklaştırmak yerine bu hedefe ulaşmayı zorlaştıracak." denildi.
Bununla beraber ilk kez bir BM iklim anlaşmasında fosil yakıtlardan bahsedilmiş oldu. Varılan anlaşmada ülkeler küresel sıcaklık artışının sanayi devrimi öncesine oranla 1,5 derece ile sınırlandırılması için gelecek yılın sonuna kadar 2030 emisyon azaltma hedeflerini güçlendirmeyi kabul etti.
Tepkiler
Greenpeace Uluslararası İcra Direktörü Jennifer Morgan, anlaşmaya ilişkin, "Silik, zayıf ve 1,5 derece hedefi sadece nefes alıyor. Ancak kömür çağının sona erdiğine dair bir sinyal gönderildi ve bu önemli." açıklamasında bulundu.
Yardım kuruluşu Christian Aid'in CEO'su Amanda Mukwashi de "COP26'nın 1,5 dereceyi canlı tutmak için en iyi şans olduğu söylendi ancak 1,5 derece yaşam desteğine alındı." değerlendirmesini yaptı.