Türkgün Gündem Cumhurbaşkanı Erdoğan: Avrupa'da aşırı sağcı demagoglar boşluğu dolduruyor

Cumhurbaşkanı Erdoğan: Avrupa'da aşırı sağcı demagoglar boşluğu dolduruyor

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kabine toplantısının ardından açıklamalarda bulundu. Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Avrupa demokrasilerinde ortaya çıkan boşluğu son seçimlerde görüldüğü üzere aşırı sağcı demagoglar dolduruyor. Avrupa Birliği'ni ekonomiden savunmaya, siyasetten uluslararası itibara, içine düştüğü çıkmazdan sadece Türkiye, Türkiye'nin tam üyeliği kurtarabilir" ifadelerini kullandı.

MUHABİR: Eylül Şahin

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan başkanlığındaki Kabine Toplantısı Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde, saat 15.55'te başladı. Toplantı sonrası açıklamalarda bulunan Erdoğan, birçok önemli konuya değindi.

Türkiye’nin Güçlü Yükselişi Sürecek

Cumhurbaşkanı Erdoğan, toplantı sonrası yaptığı açıklamada, Türkiye'nin büyük ve güçlü bir ülke olma yolunda ilerlemeye devam ettiğini belirtti. "Hizmet eden izzet bulur" anlayışıyla, halkın hizmetine olan borçlarını ödemek için çaba gösterdiklerini ve Türkiye'nin hedeflerine ulaşma noktasında kararlı olduklarını ifade etti.

Avrupa'daki Aşırı Sağ Hareketlere Tepki ve Liberal Demokrasi Eleştirisi

Erdoğan, Avrupa’daki aşırı sağ hareketlerin günümüzde siyasetin belirleyici aktörleri haline gelmesinin, Avrupa merkez siyaseti ve liberal demokrasinin doğru bir şekilde evrimleşememesiyle bağlantılı olduğunu vurguladı. Liberal demokrasinin artık eski gücünü kaybettiğini ve Batı'da güven duygusunun zayıfladığını belirten Cumhurbaşkanı, Batı'nın krizle başa çıkmada yetersiz kaldığını, bu durumun Avrupa'nın siyasi yapısını zayıflattığını söyledi.

Gazze’deki Sivil Kayıplara Batı'nın Tepkisizliği ve Eleştirisi

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Gazze’deki sivil kayıplara Batı’nın kayıtsız kalmasını sert bir şekilde eleştirerek, Batı'nın bu durumu göz ardı etmesinin, uluslararası prestij ve güven kaybına yol açtığını dile getirdi. "61 binden fazla sivilin Gazze'de katledilmesini seyreden Batı sınıfta kalmıştır" diyerek, Batı'nın bu konuda ne yazık ki bir şey yapmadığını ifade etti.

Avrupa İle İlişkiler ve Türkiye’nin AB Üyeliği Vurgusu

Avrupa ile Türkiye'nin ilişkilerinin eski ritminde devam etmesi gerektiğini dile getiren Cumhurbaşkanı, Türkiye'nin Avrupa Birliği'ne üyelik sürecinde yapıcı bir tutum sergilemeye devam edeceğini söyledi. Türkiye’nin, Avrupa'ya "can suyu verecek" olan ülke olduğunu ve AB'nin içine düştüğü çıkmazdan yalnızca Türkiye'nin kurtarabileceğini belirtti. Erdoğan, AB’ye yön veren ülkelerin artık yanlışta ısrar etmekten vazgeçmesi gerektiğini ifade etti. Türkiye olarak, 360 derece bakış açısı ile dünyaya dönmeye ve küresel ilişkileri güçlendirmeye devam edeceklerini vurguladı.

Asya Ziyaretlerinin Verimliliği ve Ekonomik İleriye Dönük Hedefler

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Malezya, Endonezya ve Pakistan’a gerçekleştirdiği ziyaretlerin son derece verimli geçtiğini belirtti. 650 milyona yakın nüfusa sahip bu ülkelerle yapılan anlaşmalar ve imzalanan 48 belgeyle Türkiye'nin dış ilişkilerinde yeni bir dönüm noktasına gelindiğini aktardı. Ayrıca, bu ülkelerle dış ticaret hedeflerini belirleyerek ilişkileri daha da güçlendireceklerini belirtti. Erdoğan, ziyaretleri sırasında on binlerce insanın kendilerini selamladığını ve halkın ilgisinin yüksek olduğunu ifade etti. Türkiye'nin, uluslararası ilişkilerdeki güçlü duruşuyla dünya çapında dikkat çeken bir ülke haline geldiğini belirtti.

TOGG ve Yabancı Yatırımlar

Cumhurbaşkanı Erdoğan, yerli otomobil TOGG'un üretimiyle ilgili de gelişmeleri aktardı. TOGG'un 52 binden fazla aracının yollarda olduğunu ve yaz aylarında sedan modelinin de piyasaya sunulacağını duyurdu. Ayrıca, Çinli BYD şirketinin Samsun'da yatırımlarına başladığını ve bu alanda ciddi ilerlemeler kaydedildiğini söyledi. Erdoğan, bu yatırımların Türkiye için büyük bir ekonomik fırsat sunduğunu belirtti.

Rusya-Ukrayna Savaşına Barış Çabaları

Cumhurbaşkanı, Ukrayna-Rusya savaşının sona ermesi için Türkiye'nin gösterdiği çabaların devam ettiğini ifade etti. Türkiye olarak barış için mücadele ettiklerini vurgulayan Erdoğan, savaşın müzakere masasında sonlanması gerektiğini söyledi. Türkiye'nin, Karadeniz Tahıl Girişimi gibi başarılı diplomatik adımlarla savaşa son verilmesi için aktif rol aldığını belirtti. Erdoğan, "Savaşın müzakere masasında sona ermesi yaklaşımı Türkiye'nin hedeflerindendir" diyerek, Türkiye’nin adil ve kalıcı bir barış için çaba göstermeye devam edeceğini vurguladı.

Ramazan Ayına Yönelik Dilekler ve İyi Temenniler

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Ramazan ayının yaklaşmasıyla ilgili de açıklamalarda bulundu. Ramazan’a girmenin mutluluğunu taşıdığını belirterek, 11 Ayın Sultanı Ramazan’ı karşılamaya hazırlık yaptıklarını söyledi. Cumartesi günü ilk sahur ve iftarlarını yapacaklarını duyurdu. Erdoğan, Ramazan ayının tüm insanlığa hayırlar getirmesini dileyerek konuşmasını sonlandırdı.

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *
Türkgün Sağlık Deprem sonrası kaygıyı azaltmanın yolu

Deprem sonrası kaygıyı azaltmanın yolu

İstanbul'da yaşanan son deprem, sadece fiziksel etkilerle değil, psikolojik travmalarla da gündeme geldi. Deprem sonrası birçok kişi, “hayalet deprem” algısı gibi ruhsal sorunlar yaşarken, nöroteknoloji alanındaki yenilikçi yöntemler, bu psikolojik etkilerle başa çıkmada umut veriyor.

MUHABİR: Sevda Yalçın

Geçtiğimiz günlerde İstanbul’da yaşanan deprem, Türkiye'nin deprem kuşağında yer almasının verdiği endişeyi bir kez daha gün yüzüne çıkardı. Fiziksel etkilerin yanı sıra, deprem sonrası yaşanan psikolojik sorunlar da büyük bir tehdit oluşturuyor. Özellikle "hayalet deprem" algısı, anksiyete ve panik atak gibi ruhsal sarsıntılar, depremzedelerin günlük yaşamını olumsuz etkiliyor. Ancak, nöroteknoloji alanındaki gelişmeler, bu zorlu süreci atlatmaya yönelik umut verici çözümler sunuyor.

Hayalet Deprem Algısı ve Beynin Alarm Durumu

Deprem sonrası yaşanan "hayalet deprem" algısı, aslında beyindeki bir alarm durumunun yansıması olarak açıklanıyor. Dr. Günet Eroğlu, bu durumu şöyle tanımlıyor: "Deprem anında, beynimizin hayatta kalma mekanizması devreye girer. Sarsıntı geçtikten sonra bile, beyin potansiyel bir tehlike arayışıyla çevreyi tarar. Dengeyi kontrol eden beyindeki aşırı aktivite, gerçekte olmayan sallanma hissi yaratır."

Nörogeribildirim: Deprem Sonrası Kaygıyı Yönetmek İçin Yeni Bir Yöntem

Nöroteknoloji alanında son yıllarda önemli ilerlemeler kaydedildi. Nörogeribildirim (NGB), bireyin beyin dalgalarını izleyerek, bu aktiviteyi bilinçli bir şekilde düzenlemeyi öğrenmesine olanak tanır. Dr. Eroğlu, NGB’nin deprem sonrası yaşanan stres, kaygı ve "hayalet deprem" hissinin yönetilmesinde etkili olduğunu vurguluyor. "NGB, beynin sakinleşmesini destekleyen frekansları güçlendirir, otonom sinir sistemini dengelemeye yardımcı olur ve yanıltıcı sallanma hissini azaltır."

Deprem Psikolojisi: Travmanın Etkileri ve Bilimsel Çözümler

Depremin fiziksel zararlarının yanı sıra, ruhsal etkileri de uzun süre devam edebilir. Deprem sonrası yaşanan anksiyete, stres ve travmalar, bireylerin psikolojik sağlığını tehdit eder. Nöroteknoloji ve nörogeribildirim gibi bilimsel temelli yaklaşımlar, bu psikolojik sorunlarla başa çıkmanın güçlü araçları olarak öne çıkıyor. Dr. Eroğlu, "Bireylerin psikolojik sağlamlıklarını artırmak ve travmanın uzun vadeli etkilerini azaltmak için bu yenilikçi yöntemlerin önemi büyük," diyor.

Deprem Sonrası Psikolojik Hazırlık: Nöroteknoloji ve Yenilikçi Yöntemler

Türkiye, deprem kuşağında yer alan bir ülke olarak, deprem sonrası psikolojik hazırlık konusunda adımlar atmak zorunda. Nöroteknoloji ve nörogeribildirim gibi gelişmiş teknolojiler, bireylerin psikolojik iyileşme süreçlerini hızlandırabilir ve travmanın etkilerini minimize edebilir. Bu tür bilimsel temelli yaklaşımlar, gelecekte deprem psikolojisi için önemli bir araç olacak.

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *