Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Beştepe Millet Kongre ve Kültür Merkezi'nde 24. Dönem Adli Yargı Hakim ve Cumhuriyet Savcıları Kura Töreni'nde konuştu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıklamalarından öne çıkan başlıklar:
"Ülkemiz genelinde 21 bin 844 hakim ve savcı görev yapmaktadır"
Şu an ülkemiz genelinde toplam 21 bin 844 hakim ve savcı görev yapmaktadır. Bugünkü kura törenimizle bu sayıyı 22 bin 950’a yükseltmiş olacağız. Kurayla atandıkları yerlerde vazifeye başlayacak tüm hakim ve cumhuriyet savcılarımıza meslek hayatlarında muvaffakiyetler diliyorum. Bu vesileyle 6 sene önce teröristler tarafından makamında kalleşçe şehit edilen Cumhuriyet savcımız Mehmet Selim Kiraz başta olmak üzere, adaletin tecellisi uğrunda çalışırken vefat eden, şehit düşen yargı mensuplarımıza Allah’tan rahmet niyaz ediyorum.
Buradaki her bir kardeşimin, Şehit Mehmet Selim Kiraz’dan devraldığı adalet sancağını çok daha yukarılara taşımak için gayret göstereceğine inanıyorum. İnşallah biz de bu süreçte hiçbir sıkıntı yaşamadan görevinizi en iyi şekilde yapabilmeniz için sizlere gereken her türlü desteği vermeye devam edeceğiz.
"Adliye kapısını adaletin kapısı haline getirmek için tarihi nitelikte birçok adım attık"
Nitekim son 19 yılda, bu amaç doğrultusunda adliye kapısını adaletin kapısı haline getirmek için tarihi nitelikte birçok adım attık. İktidara geldiğimizde 9 bin 349 olan hakim-savcı sayısını neredeyse iki buçuk kat artırarak mahkemelerimizin yükünü hafiflettik. Aynı şekilde mahkeme sayısını adli yargıda yüzde 84, idari yargıda yüzde 38 çoğaltarak yargı sürecini hem basitleştirdik hem de hızlandırdık.
İnfaz koruma memurlarının yıpranma payından mübaşirlerimizin genel idare hizmetine alınmasına, hakim ve savcılarımızın özlük haklarından çalışma şartlarına kadar her alanda önemli iyileştirmelere gittik.
Yargı mensuplarımızın görevlerini huzur ve güven içinde yapabilmelerini temin için hiçbir fedakarlıktan kaçınmadık. Hepimiz şu gerçeği gayet iyi biliyoruz. Adalet mülkün temeli olduğu kadar, sosyal barışın, refahın, istikrarın, kalkınma ve büyümenin de lokomotifidir. Temel hak ve özgürlüklerin teminat altına alınmadığı, adaletin sağlanmadığı, adalete güvenin zedelendiği bir toplumda siyasi iradenin ekonomik kalkınma ve ilerleme yönünde yapacağı hamlelerde eksik kalmaya mahkumdur.
Suriye başta olmak üzere yakın coğrafyamızda yaşanan müessif hadiseler, adaleti, temel hak ve özgürlükleri, hukuku ve insani değerleri hiçe sayan ülkelerin ayakta kalamayacaklarını acı bir şekilde göstermiştir.
"Geciken adalet, adalet değildir"
Adalet terazisinin doğru tartması kadar adaletin gecikmemesi de önemlidir. Hep söylediğimiz gibi geciken adalet, adalet değildir. Bu ilkeden hareketle göreve geldiğimizden beri adalet mekanizmalarının etkin çalışması ve adalet sisteminin hızlı işlemesi için çaba harcıyoruz. Adalet kurumlarının modern ve fonksiyonel mekanlara kavuşturulmasına ayrıca önem ve öncelik veriyoruz. Türk adaletine, hakimlerimize, savcılarımıza, avukatlarımıza, o kurumlarda görev yapan insanlarımıza yakışır adalet sarayları inşa ediyoruz.
Türkiye'nin adalet ve kalkınma başarısının sırrı, devletin milletle beraber yol yürümesi, yol boyunca da kendini sürekli olarak yenileyebilmesidir. Adalet sisteminin işleyişini güçlendirmek, yargıya ve kararlarına güveni en üst düzeye çıkarmak, önümüzdeki dönemde de önceliğimiz olacak.
Yakında her ilde sulh komisyonlarını devreye alıyoruz. Böylece yargının iş yükünü düşüren bir çözüm yolunu daha hukuk sistemimize kazandırmayı hedefliyoruz.