İlçeye bağlı Altıoluk köyünün 3 kilometre kuzeybatısındaki Kalesi Dağı'nın yamacında, kimi yerlerde uzunluğu 30, genişliği 3 ve derinliği 15 metreye varan, birbirine paralel uzanan dev kaya yarıkları bulunuyor.
Fırat Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Jeoloji Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ercan Aksoy, yarıklarda incelemelerde bulundu.
Aksoy, AA muhabirine, bölgede yer alan kaya yarıklarının yaklaşık 30-40 metre genişliğindeki bir alanda birbirine paralel uzandığını belirtti.
Yarıkların killi kireçtaşlarından oluşan bölgede büyük bir depremin tetiklediği kütle hareketi sonucu oluştuğunu ve daha sonra karstik olaylara bağlı olarak yarıklarda genişlemenin devam ettiğini belirten Aksoy, "Yarıkların duvarlarındaki kalsit tabakasının kalınlığına baktığımızda bunların 10 bin yıl civarında bir oluşuma sahip olduğunu söylemek mümkün. Sarkıt ve dikitlerin gelişimi bu yarıkların çok yeni olmadığını gösteriyor." dedi.
- "7,5 VEYA DAHA BÜYÜK BİR DEPREMİN İZLERİ OLARAK DEĞERLENDİRMEK MÜMKÜN"
Aksoy, kaya yarıklarının jeolojik açıdan değerli olduğunu, yaptığı literatür taramasında Türkiye'de benzer bir yapıya rastlamadığını aktardı.
Üniversite olarak hazırlayacakları proje ile kaya yarıklarında yaş tayini ve sondaj çalışması yaparak daha detaylı bilgilere ulaşabileceklerini ifade eden Aksoy, şöyle konuştu:
"Kalesi Dağı yarıklarına coğrafi olarak baktığımızda Doğu Anadolu Fay Hattı üzerinde yer aldığını görüyoruz. Bu yarıkları, Doğu Anadolu Fay Zonu üzerinde ve o bölgeye yakın bir alanda meydana gelmiş 7,5 veya daha büyük bir depremin izleri olarak değerlendirmek mümkün. Dolayısıyla Kalesi Dağı yarıkları bölgede yaklaşık 10 bin yıl önce meydana gelmiş olan büyük bir depremin izlerini barındırmaktadır. Bu açıdan baktığımızda yöreyi gezecek insanların böylesine büyük bir depremin izlerini gördüklerini, onu incelediklerini bilmeleri ayrı bir önem taşımaktadır."
- BUZLUK MAĞARASI'NA BENZER ÖZELLİK GÖSTERİYOR
Aksoy, kaya yarıklarında dikkati çeken diğer bir noktanın ise derinlerden gelen hava sirkülasyonuna bağlı olarak içerideki sıcaklığının dışarıya göre farklılık göstermesi olduğunu dile getirdi.
Buranın tarihi Harput Mahallesinde Buzluk Mağarası'na benzer bir özellik gösterdiğini aktaran Aksoy, "Bunlar bir bölge içerisinde, her bir yarığın ayrı ayrı incelenmesi lazım. Belki derinlerde hava sirkülasyonunun daha güçlü olduğu yerlerde buz oluşumlarına benzer yapılar da görmek mümkün olabilir çünkü dış yüzey sıcaklığı ile yarıkların içerisindeki sıcaklık arasında 10 dereceye yakın bir fark var. 5-6 metre derindeyiz ve sıcaklık farkını rahatlıkla hissedebiliyoruz." ifadelerini kullandı.
Altıoluk köyü sakinlerinden Kemalettin Yılman da yarıkların yazın serin olması dolayısıyla kar kütlesinin ağustos ayına kadar erimediğini, bundan dolayı köy halkının burada biriken kardan geçmişte faydalandığını söyledi.
Yılman, "Yazın çok serin bir hava sirkülasyonu var. Çevrede bağ evleri var. Çok eski zamanlarda insanların burada yiyeceklerini koruma amaçlı sakladığı, serin havasından faydalandığı konusunda köylüler arasında ortak bir görüş söz konusu. İlginç bir yer, doğaseverlerin görmesini tavsiye ederim." diye konuştu.