Dışişleri Bakanlığından Suriye ihtilafının 10. yılı vesilesiyle yapılan yazılı açıklamada, Suriye halkının demokrasi, adalet, hak ve özgürlük talebiyle başlattığı barışçıl gösterilere rejim güçlerince baskı ve şiddetle karşılık verilmesini izleyen on yılda, yarım milyon masum sivilin hayatını kaybettiği belirtildi. Süreç içinde, halkın yarısının yerlerinden edildiği ve etkileri nesiller boyunca hissedilecek acılara tanık olunduğu vurgulandı.
Bugün itibarıyla ülkede 13,4 milyon Suriyelinin insani yardıma muhtaç, 2,4 milyon çocuğun eğitimden yoksun ve 5,9 milyon kişinin evsiz olduğuna dikkati çekilen açıklamada, yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgınının sivil halkın mağduriyetini daha da artırdığı ifade edildi.
Açıklamada, Suriye’nin siyasi birliğinin ve toprak bütünlüğünün korunmasına büyük önem atfeden Türkiye'nin ateşkesin muhafazası, sığınmacıların güvenli ve gönüllü geri dönüşlerinin sağlanması için verdiği mücadeleye işaret edildi.
İhtilafa 2254 sayılı Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi (BMGK) kararı temelinde, BM himayesinde ve Suriyeliler tarafından sahiplenip ilerletilecek bir siyasi süreç sonucunda, Türkiye'nin kalıcı ve sürdürülebilir bir çözüm bulunması için bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da hem sahada hem masada etkin çabalarını sürdüreceği vurgulandı.
"Terör örgütlerinin ayrılıkçı gündemlerini meşrulaştırma gayretlerine müsamaha edilmeyecek"
Türkiye'nin aynı zamanda Suriye’nin toprak bütünlüğüne ve kendi milli güvenliğine varoluşsal tehdit oluşturan DEAŞ ve PKK/YPG başta olmak üzere tüm terör örgütleriyle mücadelesini kararlılıkla yürüteceği kaydedilen açıklamada, "Terör örgütlerinin ayrılıkçı gündemlerini meşrulaştırmaya dönük gayretlere müsamaha edilmeyecektir." ifadesi kullanıldı.
Açıklamada, Türkiye'nin, tarih boyunca sürdürdüğü hamiyetperver anlayışla 3,7 milyon Suriyeliye ev sahipliği yapmakta ve acil ihtiyaçlarının karşılanmasında öncü rol üstlenmekte olduğuna da dikkati çekildi.
Bu vesileyle BMGK başta olmak üzere uluslararası topluma, Suriye ihtilafına kalıcı siyasi çözüm bulunması, sığınmacılara ve onlara ev sahipliği yapan komşu ülkelere yardım sağlanması, insani krizin hafifletilmesi ve terörle mücadeleye yönelik görev ve sorumluluklarını yerine getirmesi yönündeki çağrı bir kez daha kuvvetle yinelendi.
Türkiye'nin bu hedeflere ulaşılmasında, Suriye halkı ve meşru temsilcileriyle dayanışmasını sürdüreceği belirtilen açıklamada, "Bu şartlar altında dahi hak ve özgürlük mücadelesinden ödün vermeyen Suriye halkını selamlıyor, hayatını kaybeden kardeşlerimize Allah’tan rahmet diliyoruz. Türkiye’nin devleti ve milletiyle Suriyeli kardeşleriyle dayanışma kararlılığını yineliyoruz." ifadelerine yer verildi.
