Buldan’ın Yenicekent Mahallesi sınırları içerisinde eski belediye bahçesinde, Büyük Tekke ya da halk arasında Emir Sultan Tekkesi olarak adlandırılan Türbe çevresinde arkeolojik kazı çalışmalarına başlandı.
Buldan Belediyesi’nin Denizli Müze Müdürlüğü’nün kontrollüğünde gerçekleştirdiği arkeolojik kazı çalışmalarını yerinde inceleyen Belediye Başkanı Mustafa Şevik, Türbe’nin İzmir 2 Numaralı Kültür Varlıklarını Koruma Kurulu tarafından 1999 yılında tescillendiğini açıkladı. Başkan Şevik, uzun yıllar boyunca herhangi bir bakım ve temizlik çalışması yapılmadığı için dış cephesi ve etrafında kalınlığı yer yer 30- 50 santimetreyi bulan toprak birikintisini temizlemek ve türbenin etrafındaki yapı ya da mezar mimarisine yönelik olarak inşa edilen mimari unsurları ortaya çıkarmak amacıyla kazı çalışmalarına başlandığını söyledi.
“TARİHİMİZ AÇISINDAN ÇOK ÖNEMLİ”
14.yüzyıla ait Türbenin çevresindeki kazı çalışmalarıyla ilgili bilgi veren Başkan Şevik, “Türbe etrafındaki kazı çalışmalarında, 30 adet Müslüman mezarı tespit edildi. 18.yüzyıla ait olan mezarların, kuzeybatı- güneydoğu doğrultulu olup büyük bir kısmı çay taşlarıyla çevrelenmiştir. Mezarların batısında bulunan mezar taşları, yuvarlak, kare, dikdörtgen formlarda olup kireç taşından yapılmış. Denizli Müze Müdürlüğü tarafından gerçekleştirilen kazı çalışmaları devam ediyor. Ben inanıyorum ki, burada elde edeceğimiz arkeolojik bulgularla, türbedeki medfun kimsenin kimliği hakkında da bilgiye ulaşabiliriz. Bu tarihimiz açısından önemli” dedi.
“SELÇUKLU KOMUTANLARINDAN BİRİ OLABİLİR”
Pamukkale Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü Öğretim Üyesi ve Türk Ocağı Denizli Şube Başkanı Prof.Dr. Turgut Tok, Buldan ve yöresinin Malazgirt Savaşı’ndan önce 1070 yılında Türklerin eline geçtiğini vurgulayarak, “Bu geçici bir dönem oldu. Denizli, Buldan ve yöresi 1206-1207 yıllarında tamamı ile Selçuklu egemenliğine girdi. Osmanlı Devleti İdari örgütlenmesinde Buldan ve çevresi Lazıkıye kazasına dâhildir. Bugünkü Buldan sınırlarını oluşturan bölgenin bir bölümü Aydos nahiyesine, bir bölümü ise Kaş Yenice nahiyesine bağlıdır. Tarihi kayıtlardan elde edilen veriler, Buldan’da üretimin, ticaretin güçlü bir geleneğe sahip olduğunu göstermektedir. Özellikle ‘dokuma, çuhacılık ve dikicilik’ meslekleri öne çıkmaktadır. Bu üretim biçimi beraberinde esnaf örgütlenmesini oluşturan ‘ahilik’ yapılanmasını getirmiştir. Buldan Direbolu (Yenicekent)’da beş ahi zaviyesinin adı kaynaklarda geçmektedir” dedi.
Yenicekentteki Selçuklu mimari özellikleri taşıyan türbenin, Buldan ve yöresindeki hatta Denizlideki en eski, Türklere ait mimari eserlerden biri olduğunu dikkat çeken Prof.Dr. Tok, açıklamasına şöyle devam etti:
“Türbe’nin bölgeyi fetheden Selçuklu komutanlarından birine ait olduğu, etrafında âlimlerin, müderrislerin, ahilerin mezarlarının bulunduğu halk arasında anlatılmaktadır. Türbenin iç duvar sıvalarının altında birçok sembol ve tamga bulunmaktadır. Bu yönüyle de yapı dikkat çekicidir. Yenicekent’te Emir Sultan Türbesi olarak da adlandırılan mimari yapının çevresinde, Buldan Belediyesi tarafından, Belediye Başkanı Mustafa Şevik’in gayretleriyle ve Denizli Müze Müdürlüğü kontrollüğünde başlatılan kazı çalışmaları sürmektedir. Böyle bir eserin korunması ve geleceğe aktarılması oldukça önemlidir. Emeği geçen herkesi kutluyoruz.”