İstanbul 4. Ağır Ceza Mahkemesinde gerçekleşen duruşmaya, tutuklu sanık Alparslan Arslan ile başka suçtan tutuklu sanıklar Erhan Timuroğlu ve Bedirhan Şinal katıldı.
Başka suçtan tutuklu sanıklar Yüksel Dilsiz, Osman Yıldırım, Murat Çağlar, Bora Ballı, Tekin Irşi ve İsmail Sağır’ın tutuklu oldukları cezaevinden Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile katıldıkları duruşmada, emekli Tuğamiral Alaattin Sevim, eski milletvekili Emin Şirin, emekli Albay İlyas Çınar ve emekli Astsubay Oktay Yıldırım'ın da aralarında olduğu 30'u aşkın tutuksuz sanık katıldı.
Duruşmada, tutuklu sanık Bedirhan Şinal'in avukatının, daha önceki duruşmada savunma hazırlayacağını belirtmesine rağmen mahkemeye mazeret dilekçesi yolladığı ifade edilerek, yüklenen suçların zaman aşımına uğramasına sebep olabilecek nitelikte, savunma hakkının kötüye kullanılması amacıyla sunulduğu belirtilen mazeret dilekçesinin reddine hükmedildi.
Mahkeme heyeti başkanı, sanık Şinal'e yüklenen suçların zorunlu avukatlık gerektirmediği ve isteği üzerine barodan atanan avukatla savunma yapmasının beklendiğini ifade ederek, sanığa savunmasını sordu.
Duruşma, tutuklu sanık Şinal'in esas hakkındaki savunmasıyla devam ediyor.
Şinal'in savunmasından sonra savunma kalmadığı ifade edilerek sanıklara son sözleri soruldu. Kesin karar verilmek üzere sanıklar sırayla son sözlerini söylüyor.
Süreç
Yasayla kapatılan zamanın özel yetkili İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesince 5 Ağustos 2013'te hükmedilen kararda, Vatan Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek hakkında ağırlaştırılmış müebbet, emekli Tuğgeneral Veli Küçük hakkında 2 kez ağırlaştırılmış müebbet ve 99 yıl hapis, eski Genelkurmay Başkanı emekli Orgeneral İlker Başbuğ hakkında müebbet, Mehmet Haberal hakkında 12 yıl 6 ay, Mustafa Balbay hakkında 34 yıl 8 ay hapis, Tuncay Özkan hakkında ağırlaştırılmış müebbet ve diğer suçlardan 22 yıl 6 ay hapis, emekli Orgeneral Hurşit Tolon hakkında müebbet, Danıştay saldırısının faili Alpaslan Arslan hakkında 2 kez ağırlaştırılmış müebbet, avukat Kemal Kerinçsiz hakkında ağırlaştırılmış müebbet, Sinan Aygün hakkında 13 yıl 6 ay hapis cezası kararları verilmişti. Diğer sanıklar hakkında da çeşitli oranlarda hapis cezasına hükmedilmişti.
Sanıklardan bazıları, davaya bakan ve kapatılan özel yetkili mahkemenin gerekçeli kararını yazmasının 7 ayı bulması sebebiyle Anayasa Mahkemesine (AYM) bireysel başvuru yapmış ve yüksek mahkeme "sanıkların haklarının ihlal edildiğine" karar vermişti. İhlal kararından sonra, yasayla kaldırılan İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi yerine başvuruları değerlendiren nöbetçi mahkemeler, tutuklu bulunan sanıkları tahliye etmişti.
Eski hakim ve savcılar FETÖ'den tutuklu veya firari
"Ergenekon" soruşturmasında görevli savcılar Zekeriya Öz ve Fikret Seçen meslekten ihraç edildi ve FETÖ kapsamında firari olarak aranıyor. Bir dönem soruşturmaya katılan firari sanık Cihan Kansız hakkında da FETÖ üyeliğinden dava açıldı.
Dönemin özel yetkili İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesinde davaya bakan hakimler Hüsnü Çalmuk, Hüseyin Özese ve Sedat Sami Haşıloğlu hakkında FETÖ üyeliği suçundan dava açıldı.
Davaya duruşma savcısı olarak katılan Mehmet Ali Pekgüzel ve Nihat Taşkın da FETÖ davaları kapsamında tutuklu bulunuyor.
Ayırma ve düşme kararları
Davanın görüldüğü İstanbul 4. Ağır Ceza Mahkemesi, 21 Haziran 2017 tarihindeki davada, Yargıtay 16. Ceza Dairesi'nin bozma kararına uyulmasına karar vererek, Ergenekon dava dosyasıyla daha önce birleştirilen internet andıcı, terörle mücadele eylem planı ve Danıştay saldırısı dosyalarının ana dosyadan ayrılarak başka esasa kaydedilmesine karar vermişti.
Yargıtay'ın beraatlerine hükmedilmesini istediği 21 sanığın ve süreçte hayatını kaybeden 11 sanığın dosyalarını ayıran heyet, 6 Temmuz 2017 tarihindeki davada, Ergenekon ana dava dosyasıyla birleştirilen 12 sanıklı Danıştay saldırısı dosyasıyla ilgili görevsizlik, ilk mahkeme tarafından beraat kararı verilen 21 sanıklı dosyayla ilgili beraat ve yargılama sürecinde hayatını kaybeden 11 sanıklı dosyayla ilgili de düşme kararları vermişti.
Düşme, ayırma ve beraat kararlarının ardından mahkeme heyeti tarafından dava, 229 sanık üzerinden görülmeye başlanmış ve 11 Eylül 2018'deki duruşmada verilen birleştirme kararlarıyla sanık sayısı 235 olmuştu. 30 Kasım 2018 tarihindeki 7. duruşmada mütalaasını açıklayan savcılık, Danıştay ve Cumhuriyet gazetesine saldırı dava sanıklarının da aralarında olduğu 32 sanığa çeşitli oranlarda hapis cezası, 199 sanığa beraat, bir sanığa düşme, bir sanığa ayırma, bir sanığa suç duyurusu yapılması ve bir sanığa da herhangi bir karar verilmesine yer olmadığı kararı verilmesini istemişti.
Süreçte karar verilemedi
Sonraki süreçte, sanıkların mütalaaya karşı savunmaları alınmış, mahkeme heyetinin her duruşmada karar vermesi beklenmiş fakat duruşmalarda bazı sanıkların savunma yapmaması veya mazeret sunması sebebiyle kesin karar verilememişti.