Türkgün Gündem Kilis'te firari 4 hükümlü yakalandı

Kilis'te firari 4 hükümlü yakalandı

Kilis'te haklarında kesinleşmiş hapis cezaları bulunan 4 firari, polis ekiplerinin gerçekleştirdiği operasyonlarla yakalanarak cezaevine gönderildi.

KAYNAK: AA

Kilis'te çeşitli suçlardan aranan şahıslar polis ekiplerinin düzenlediği operasyonlarla yakalandı. Kilis İl Emniyet Müdürlüğü’nün, Kilis Cumhuriyet Başsavcılığı koordinesinde yürüttüğü titiz çalışmalar sonucunda, haklarında kesinleşmiş hapis cezası bulunan 4 firari hükümlü cezaevine gönderildi.

Kasten Adam Öldürme Suçundan Aranan C.A. Yakalandı

Emniyet güçlerinin yaptığı operasyon kapsamında, kasten adam öldürme suçundan 32 yıl 10 ay kesinleşmiş hapis cezası bulunan C.A., saklandığı adreste yakalandı. Uzun süredir aranan şahsın yakalanmasıyla birlikte bölgede güvenlik önlemleri artırıldı.

Hırsızlık Suçlarından 2 Kişi Tutuklandı

Aynı operasyon çerçevesinde, hırsızlık suçundan 19’ar yıl hapis cezası bulunan E.T. ve Ö.K. de gözaltına alınarak adli makamlara sevk edildi. Her iki şahsın da daha önce çeşitli suç kayıtları olduğu öğrenildi.

Uyuşturucu Ticareti Yapan Hükümlü de Cezaevinde

Son olarak, uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan hakkında 13 yıl hapis cezası bulunan M.H.S. isimli şahıs da operasyon sonucu yakalandı. Zanlının daha önce yargılandığı ve cezasının kesinleştiği bildirildi.

Firari Hükümlüler Cezaevine Teslim Edildi

Gözaltına alınan 4 firari şahıs, emniyetteki işlemlerinin ardından Kilis L Tipi Kapalı Cezaevi’ne teslim edildi. Emniyet yetkilileri, aranan şahısların yakalanmasına yönelik çalışmaların aralıksız devam edeceğini belirtti.

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *
Türkgün Gündem Mehmet Uçum 'Devletin Şekli ve Yapısı ile Demokrasi İlişkisi!' hakkında bir yazı paylaştı!

Mehmet Uçum 'Devletin Şekli ve Yapısı ile Demokrasi İlişkisi!' hakkında bir yazı paylaştı!

Mehmet Uçum, "Kuvvetler ayrılığı kurumsal ayrılık olarak anlaşılmamalı milli egemenliğin fonksiyonları olarak görülmeli ve fonksiyonel ayrılık olarak düzenlenmelidir. Demokratik irade üzerinde hiç bir vesayet makamı olmamalıdır. Cumhuriyeti ve milletin birliğini temsil yetkisi halk tarafından doğrudan ve salt çoğunlukla seçilen başkanda olmalıdır. Halkın seçtiği başkana, doğrudan demokratik meşruiyet gereği, yürütme yetkisi ve görevi de verilmelidir. Bu nedenle demokratik cumhuriyete en uygun hükümet modeli başkanlıktır." dedi.

MUHABİR: Beybin Usanmaz

Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Mehmet Uçum, sosyal medya hesabından pazar günleri “Demokrasi hukuku notları” notuyla paylaştığı görüşlerinde bugün, “Devletin şekli ve yapısı ile demokrasi ilişkisi” üzerinde durdu.

“Devlet yapıları ile demokrasiler arasında zorunlu bir ilişkiden söz edilemez. Devlet yapılarında esas olan merkez ve yerel idareler arasındaki yetki paylaşımıdır. Yani federal veya bölgesel yönetimli devlet yapıları zorunlu olarak demokratik bir siyasal sisteme sahip olmaz” diyen Uçum, “Terörsüz Türkiye hedefi yakın zamanda hayata geçtikten sonra Üniter Türkiye Cumhuriyetini güçlendirecek daha kapsayıcı ve gelişkin bir demokrasi için ülkemizin çok ileri imkanlara kavuşacağına da şüphe yoktur” mesajı verdi.

Mehmet Uçum’un X hesabından paylaştığı mesajı şöyle:

“Devlet Şekilleri!

Ülkelerin devlet şeklini belirleyen ölçüt egemenlik ilkesidir. Egemenliğin aidiyetine göre devlet şekilleri cumhuriyet, teokrasi, monarşi, oligarşi, aristokrasi gibi sınıflandırmalara tabi tutulur.

Demokrasi ile devlet şekilleri arasında zorunlu bir bağ yoktur. Örneğin devlet şekli cumhuriyet olan ülkelerin siyasal sistemi zorunlu olarak demokrasi olmaz. Aynı şekilde her monarşi de mutlakiyet değildir. Monarşik demokrasiler (meşruti monarşiler veya meşrutiyetler) yaygın bir uygulamadır.

Demokrasi siyasal sistemlerin işleyiş ilkelerinden biri olduğu için devlet yapısı ve devlet şeklinden görece bağımsız bir tercihtir.

Bununla birlikte demokrasiyle en yüksek uyumu sağlayan devlet şeklinin cumhuriyet olduğu ileri sürülebilir. Tabi burada kast edilen egemenliğin kayıtsız şartsız millete ait olduğu milli egemenliğe dayanan cumhuriyettir.

Millete ait egemenliğin siyasal sistemi tamamen halk iradesine dayanan vesayetsiz demokrasi olursa, egemenliğin doğrudan halk tarafından kullanıldığı bir sentez gerçekleşir. Bu nedenle devlet şekli cumhuriyet, siyasal sistemi demokrasi olan ülkeler demokrasinin gelişiminde sistemsel olarak daha güçlü ve ilerleme imkanı olarak daha avantajlıdır.

Cumhuriyetle demokrasinin buluşması ve eksiksiz bütünleşmesi millet ve halk egemenliğini birleştirir. Egemenlik iradesi tekleşir. Milli egemenliğin halk tarafından kullanıldığı bir devlet düzeni gerçekleşir.

Halkın milli egemenliğe tek başına sahip olması durumunda üç temel irade seviyesi ortaya çıkar:

Birincisi, niteliği halkın genel iradesi olan ‘milli irade’.

İkincisi, niteliği halkın demokratik iradesi olan ‘seçmen iradesi’.

Üçüncüsü, niteliği halkın seçimler arası dönemlerde denetim iradesi olan ‘kamuoyu iradesi’.

Elbette halkın milli egemenliğe tek başına sahip olmasının şartları vardır. Bu şartların pozitif hukuk düzeni tarafından güvence altına alınması gerekir. Buna göre anayasal demokrasilerde en az şu şartlar sağlanmalıdır:

Milli egemenliğin birliği ve bütünlüğü korunmalıdır. Milli egemenliğin yanında bürokratik kurumsal egemenliğe doğrudan veya dolaylı yer verilmemelidir.

Kuvvetler ayrılığı kurumsal ayrılık olarak anlaşılmamalı milli egemenliğin fonksiyonları olarak görülmeli ve fonksiyonel ayrılık olarak düzenlenmelidir.

Demokratik irade üzerinde hiç bir vesayet makamı olmamalıdır.

Cumhuriyeti ve milletin birliğini temsil yetkisi halk tarafından doğrudan ve salt çoğunlukla seçilen başkanda olmalıdır. Halkın seçtiği başkana, doğrudan demokratik meşruiyet gereği, yürütme yetkisi ve görevi de verilmelidir. Bu nedenle demokratik cumhuriyete en uygun hükümet modeli başkanlıktır.

Ancak bu şartlarla halkın, milli egemenliğe tek başına sahip olduğu ve hiç bir güçle paylaşmadan kullandığı bir yurtsever ve ulusal demokrasi sistemsel eksik olmadan gerçekleşir.

Devlet Yapıları!

Bir ülkenin devlet yapısı merkez yerel ilişkisine göre belirlenir. Devlet yapılarının üniter, federal, konfederal gibi türleri vardır.

Devlet yapıları ile demokrasiler arasında zorunlu bir ilişkiden söz edilemez. Devlet yapılarında esas olan merkez ve yerel idareler arasındaki yetki paylaşımıdır. Bu yetki paylaşımı için siyasal sistemin demokrasiye göre işlemesi gerekmez. Otoriter ya da totaliter rejimlerde de merkez ve yerelin yetki paylaşımında farklı devlet yapıları görülmektedir. Yani federal veya bölgesel yönetimli devlet yapıları zorunlu olarak demokratik bir siyasal sisteme sahip olmaz. Veya otoriter yahut totaliter siyasal sistemler sadece üniter devlet yapılarında ortaya çıkmaz.

Türkiye seksen yıl önce demokrasiye geçmeye karar vererek devlet şekli ve devlet yapısıyla daha fazla uyum sağlayan bir siyasal sistem tercih etmiştir.

Terörsüz Türkiye hedefi yakın zamanda hayata geçtikten sonra Üniter Türkiye Cumhuriyetini güçlendirecek daha kapsayıcı ve gelişkin bir demokrasi için ülkemizin çok ileri imkanlara kavuşacağına da şüphe yoktur.”

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *