Ürdünlü akademisyen Hamed Yusuf Nazzal, uzun yıllar yurt dışında yaşadıktan sonra doğduğu kent El-Mefrak'a dönerek doğayla uyumlu malzemelerden geleneksel mimariye uygun şekilde ev yaptı. Evin yapım aşamaları da görüntülendi. İşte o kareler...
Sosyal medya bu adamı konuştu! Ürdünlü akademisyen Hamed Yusuf Nazzal'ın uzun yıllar yurt dışında yaşadıktan sonra doğduğu kent El-Mefrak'a dönerek doğayla uyumlu malzemelerden geleneksel mimariye uygun şekilde yaptığı ev hem görsel hem de yapı yöntemi açısından büyük ilgi görüyor.
ABD'DE 11 YIL ÖĞRETMENLİK YAPTI
Nazzal, 1998'de İskoçya'nın Glasgow Üniversitesinde İngiliz edebiyatı alanında yüksek lisans eğitimini tamamladı ve ABD’de 11 yıl öğretmenlik yaptı.
Bir ABD dergisinde medya sorumlusu ve yazı işleri müdürü olarak da görev yapan Nazzal'ın, yayınlanmış 200'e yakın makalesi ve melez edebiyat konusunda birçok yayını bulunuyor.
2016'DA ÜLKESİNE DÖNDÜ
Birleşik Arap Emirlikleri'nde (BAE) 5 yıl tercümanlık yaptıktan sonra 2016'da ülkesine dönen Nazzal, kendisine akademik hayatından tamamen farklı bir yol çizdi.
EVİN YAPIMINDA ÇAMUR, ARPA SAMANI, KÜL VE KEÇİ KILI KULLANDI
Nazzal'ın çamur ve samandan yaptığı ev, bugünlerde "eskinin modern yorumunu" görmek isteyenlerin ilgiyle ziyaret ettiği bir yer haline geldi.
Ürdünlü akademisyen, 2009'da Mefrak'ın El-Fudeyn bölgesinde 35 bin dinara satın aldığı 750 metrekarelik arsada yapımına başladığı evin iskeletini 2 yılda tamamladı.
3 YIL DAHA ÇALIŞTI
200 metrekare alana sahip kubbe şeklindeki evini bitirmek ve hayalindeki mimariyi hayata geçirmek için 3 yıl daha çalışan Nazzal, 2021'de tamamlanan evin yapımında beton malzemeler yerine çamur, arpa samanı, kül ve keçi kılı kullandı.
Her birinin üzerinde kubbe olan beş odadan oluşan ve bazı durumlarda uzmanlara danışılarak inşa edilen evin odaları standart ölçülere dayanmıyor, bu nedenle yükseklikleri 3,5 ile 7,75 metre arasında değişiyor.
Nazzal'ın evi kısa sürede eski yapı yöntemini modern mimaride uygulamak isteyenlerin uğrak noktası haline geldi.
Akademik kariyerinden uzak bir konu olmasına rağmen Nazzal, ülke içinden ve dışından gelen birçok kişiye bu konudaki deneyimlerini paylaşıyor.
"KIŞIN SICAK, YAZIN SERİN, DÜŞÜK MALİYETLİ, SÜRDÜRÜLEBİLİR VE UZUN ÖMÜRLÜ BİR YAPI"
Nazzal, yaptığı açıklamada, "Evim, çamurdan yapılmış ilk modern yapı. Bu yapı yaşanabilirliğini, hem bedene hem de ruha uygunluğunu kanıtladı. Bu yapı ayrıca hava koşullarına uyum sağlayan, kışın sıcak, yazın serin, düşük maliyetli, sürdürülebilir ve uzun ömürlü olma özelliğine sahip." dedi.
İNŞA ETMENİN EN İYİ YOLU DOĞA İLE UYUM
Çamurdan yapılması sebebiyle duvarların nefes alan, genişleyen, büzüşen ve hava faktörlerine uyum sağlayan özellikte olduğuna işaret eden Nazzal, şunları kaydetti: "Bu fikir, bilimsel çalışma veya pratik deneyim olmadan ortaya çıktı ancak inşa etmenin en iyi yolunun doğa ile uyum olduğunu da kanıtladı."
Söz konusu evin basitliğine rağmen 40 bin Ürdün dinarına (yaklaşık 56 bin dolar) mâl olduğunu aktaran Nazzal, maliyetin yüksek olmasını ise çalışmanın deneyselliğine ve bazı hatalar yapmalarına bağladı.
Nazzal, bireysel çabayla yapılan bu evin eski inşaat tekniklerini merak edenler için turistik bir alana dönüştüğünü kaydetti.
Ürdünlü akademisyen ayrıca, binlerce yıl öncesinde de kullanılan toprak, saman, keçi kılı ve külden ibaret olan ve halkın büyük ilgisini gören bu yapıyı yetkililerin de dikkate almasını beklediğini söyledi.
TÜRK AİLE YAPTIĞI EVLE HAYRAN BIRAKTI!
Son yıllarda metropollerde artan daire ve kira fiyatları insanları farklı çözümler üretme yoluna itti. Sık sık kira vermekten bıkıp bir karavan içinde yaşayan ya da doğanın ortasında bir kulübeyi evine çeviren insanların haberleriyle karşılaşıyoruz.
Özellikle koronavirüs sürecinde bu tercihler arttı.
Bu kez Türk bir aile pek çoğumuzun isteyip de cesaret edemediği bir karar verdi. Hem kira vermemek hem de doğayla iç içe olmak isteyen aile çok düşük bir maliyetle doğanın ortasında ev yaptı.
O görüntüler sosyal medya üzerinden de paylaşıldı.
İşte kare kare o evin inşası...
Kaynak: Sabah