Cumhur İttifakı ve Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemiyle Türkiye’nin milli çıkarları ve hedefleri doğrultusunda iddialı ve güçlü bir şekilde ilerlediğini söyleyen MHP Grup Başkanvekili Erkan Akçay, “Türkiye, Cumhur İttifakı ve Cumhurbaşkanlığı Hükümet sistemiyle milli savunmada, bilişimde, enerjide, teknolojide, sağlıkta ve daha birçok alanda büyük bir atağa geçmiştir. Türkiye, dünyanın siyasi, sosyal ve ekonomik açıdan iflasın eşiğine sürüklendiği pandemi sürecinde; Irak ve Suriye’nin kuzeyinde, Mavi Vatan’da, Libya’da, Karabağ’da ve dünyanın pek çok noktasında meşru haklarının mücadelesini başarıyla vermektedir. Terör örgütleriyle etkili bir şekilde mücadele edilmektedir. Cumhur İttifakı ve Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’yle Türkiye’nin kaybolan yıllarını telafi, kaybolan yılların telafi etmekte; 2023, 2051,2071 hedeflerine doğru, kararlı ve emin adımlarla ilerlemektedir. ”dedi.
Milli çıkarlarımıza sahip çıkmamızın bedelini siyasi ve ekonomik operasyonlarla ödetmeye çalışıyorlar.
Küresel güçler tarafından Türkiye’ye yönelik siyasi ve ekonomik operasyonlar yapıldığını söyleyen MHP’li Akçay, “Milli çıkarlarımıza sahip çıktığımız için küresel güçler tarafından ülkemize yönelik kuşatmalar ve ekonomik saldırılar yapılmaktadır. Küresel güçler Türkiye’nin büyümesini, güçlenmesini istemiyorlar. Türkiye’nin 2023 hedeflerini kesintiye uğratmak istiyorlar. Terörle, darbe girişimleriyle, iç savaş senaryolarıyla, siyasi ve ekonomik operasyonlarla, rejim tartışmalarıyla Türkiye’nin önünü kesmek istiyorlar. Bu saldırılar milli çıkarlarına sahip çıkan Türkiye’ye diz çöktürme çabasıdır.” dedi.
Ekonomik sorunların çözüm adresi Milliyetçi Hareket Partisi’dir, Cumhur İttifakı’dır.
Ekonomik sorunlara değinen MHP’li Akçay,“ Salgının etkisiyle tüm dünyada kamu maliyeleri bozulmuş, bütçe açıkları, borçluluk, işsizlik ve enflasyon oranlarında yüksek artış olmuş, gelir eşitsizliği ve yoksulluk artmıştır. Covid-19 nedeniyle tüm dünyada enerji girdilerinde ve emtia fiyatlarında olağan dışı artışlar yaşanmıştır. Lojistik ve tedarik zincirlerindeki aksaklıklar olmuştur. Rusya ile Ukrayna arasında yaşanan savaş dünya genelinde petrol ve doğalgaz fiyatlarında büyük artışlara neden olmuştur. Bu da enflasyona yol açmıştır. Yüksek enflasyon, sadece Türkiye’de değil dünya genelinde önemli bir sorundur. Bütün bunlara rağmen hükümet vatandaşlarımızın pandemiden, ekonomik krizden en az etkilenmesi için tedbirler alınmaya devam edilmektedir. Sanayi ve tarım üretmekte, ticaret işlemektedir. Hiçbir fabrika işçi çıkarmamıştır. Aksine istihdam artmaya devam etmektedir. Doların yükselmesi ve fahiş fiyat artışları tamamen psikolojik algı operasyonlarıdır. Milli çıkarlarımıza sahip çıkmamızın acısını döviz artışıyla ödetmeye çalışıyorlar. Terörle mücadelemizin rövanşını döviz kuru üzerinden almaya çalışıyorlar. Tüm bu olumsuzluklara rağmen Türkiye, 2021 yılında yüzde 11 büyümüştür. Bu büyüme oranıyla G-20, OECD ve AB ülkeleri arasında en yüksek büyüme sağlayan ülke olmuştur. İnsanlarımızın ekonomik sıkıntılarını biliyoruz, artan döviz kurlarından, fahiş fiyat artışlarından yakınmaların farkındayız. Ancak takip edilen politikalar doğrudur, yakında her şey düzelecektir. Vatandaşlarımızdan tek isteğimiz biraz sabretmeleridir. Bugünler geçecek, milli ve yerli üretim ekonomisiyle bu sorunlar aşılacaktır. Temelsiz fiyat artışlarının durdurulması, hayat pahalılığının düşürülmesi için zillet ittifakının hiçbir çözüm önerisi yoktur. Türkiye ekonomisinin yapısal zaafları vardır. Ancak çözümsüz değildir. Çözümün adresi bellidir. Bunu yapacak olan da Milliyetçi Hareket Partisi’dir, Cumhur İttifakı’dır. ” dedi.
Zillet ittifakı Türkiye düşmanlarının taşeronluğunu yapıyor.
Zillet ittifakının küresel güçlerin taşeronluğunu yaptığını söyleyen MHP’li Akçay, “ Milli çıkarlarımıza sahip çıktığımız için küresel güçler tarafından ülkemize yönelik kuşatmalar ve ekonomik saldırılar yapılmaktadır. Küresel güçler dışarıdan saldırırken, yerli işbirlikçileri de içeriden saldırmaktadır. Cumhur İttifakı küresel güçlerin siyasal kuşatma ve ekonomik operasyonlarıyla mücadele ediyor. Zillet ittifakı ise terör örgütleriyle işbirliği yapıyor. Küresel güçlerin taşeronluğunu yaparak milli meselelerimize muhalefet ediyor. Tam anlamıyla beşinci kol faaliyeti yürütüyor. Cumhur İttifakının temel noktası Türkiye’nin birliği, beraberliği, milli çıkarları ve bekasıdır. Zillet ittifakının ortak noktası ise Türkiye düşmanlığıdır. Cumhur İttifakı Türkiye’nin milli çıkarlarına sahip çıkıyor. Kıbrıs’da, Mavi Vatan’da Libya’da, Karabağ’da ve dünyanın daha birçok bölgesinde Türkiye’nin milli çıkarları için mücadele ediyor. Zillet ittifakı ise milli çıkarlarımıza muhalefet ediyor. Cumhur İttifakı, pkk terör örgütü ve işbirlikçileriyle mücadele ediyor. Zillet ittifakı ise pkk terör örgütünün siyasi kolu HDP ile işbirliği yapıyor. Türkiye’nin Suriye ve Irak’ın kuzeyindeki terör örgütlerine karşı düzenlediği operasyonlara karşı çıkıyor. Cumhur İttifakı, fetö terör örgütü ile mücadele ediyor. Zillet ittifakı, fetö terör örgütüyle işbirliği yapıyor. Fetöcü hainlere sahip çıkıyor.” dedi.
Bugünkü CHP, Atatürk’ün CHP’si değildir.
Kılıçdaroğlu’nun genel başkan olmasıyla CHP’de büyük bir değişim ve dönüşüm yaşandığını söyleyen MHP Grup Başkanvekili Erkan Akçay, “Atatürk’ün kurduğu Cumhuriyet Halk Fırkası, Türkiye Cumhuriyeti’ni kurmuştur. Türkiye’nin birlik ve bekasından, milli çıkarlarından asla taviz vermemiştir. Mandacılığa karşı çıkarak Türkiye’nin bağımsızlığı için yedi düvelle savaşmıştır. Bugünkü CHP, Atatürk’ün kurduğu Cumhuriyet Halk Fırkası ile taban tabana zıttır. Kılıçdaroğlu Atatürkçüleri tasfiye etmiş, HDP’lileri, pkk sempatizanların, fetöcü hainleri ve Atatürk düşmanlarını CHP’nin kritik noktalarına getirmiştir. Kılıçdaroğlu’nun CHP’si terör örgütleri ve Türkiye düşmanlarıyla işbirliği yapmakta, milli çıkarlarımıza karşı çıkmaktadır. Kılıçdaroğlu 20 Haziran 2014’te bir televizyon programında “Atatürk'ün CHP'si ile bugünkü CHP arasında dünya kadar fark var." diyerek bunu itiraf etmiştir.” dedi.
CHP; terör destekçileri, Atatürk ve Türkiye düşmanları tarafından işgal edilmiştir.
Kılıçdaroğlu’nun CHP’si, Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucu değerlerine savaş açmıştır. Anayasa’nın ilk üç maddesinin değiştirilmesi gerektiğini ve Anayasa’dan “Türk” kelimesinin çıkarılması gerektiğini söyleyen Kılıçdaroğlu bu konuda HDP, İP ve SP ile gizli anayasa çalışması yapmıştır. Kılıçdaroğlu’nun CHP’si; Türkiye düşmanları ve terör örgütleriyle işbirliği yapıyor, Türkiye’nin milli çıkarlarına muhalefet ediyor, Türkiye düşmanlarının taşeronluğunu yapıyor, Mandacı zihniyetle yabancı başkentlerden iktidar dileniyor. Kılıçdaroğlu; Atatürk’e küfür edenleri, odasındaki Atatürk resmini indirip çöpe atanları, terör destekçilerini milletvekili hatta genel başkan yardımcısı yapıyor. Atatürk’ün annesine küfreden teröristleri ölüm yıl dönümünde rahmetle ananları grup başkanvekili yapıyor. “Dersim katliamının sorumlusu CHP’dir. Atatürk de olaylardan haberdardı. Devlet özür dilemelidir.” diyenleri milletvekilli, hatta genel başkan yardımcısı yapıyor. Türkiye’yi sözde Ermeni soykırımıyla suçlayanları milletvekili, genel başkan yardımcısı, il başkanı yapıyor. Türk ordusuna “katil, satılmış”, Türk askerine “lejyoner” diyenleri milletvekili, grup başkanvekili yapıyor. “Suriye’ye savaş açsak Esad’ı tutarım.” diyenleri, “Türkiye ile İran karşı karşıya gelirse İran'ın safında olurum” diyenleri milletvekili yapıyor. Kılıçdaroğlu, teröristlerle basın toplantısı düzenleyen, teröristlerin cenazelerine gidenleri milletvekili hatta grup başkanvekili yapıyor. Bugünkü CHP, İmralı Canisi Öcalan’ın taleplerini Kanun ve TBMM İçtüzük Teklifi olarak veriyor. Görüldüğü üzere bugünkü CHP yönetimi ile Atatürk’ün kurduğu Cumhuriyet Halk Fırkası arasında hiçbir bağ kalmamıştır. Bu günkü CHP, terör destekçileri, Atatürk ve Türkiye düşmanları tarafından işgal edilmiştir.” dedi.
Salihli’deki toplantıya MHP Grup Başkanvekili Erkan Akçay ile birlikte MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin Başdanışmanı 25. ve 26. Dönem Osmaniye Milletvekili Ruhi Ersoy, MHP Manisa İl Başkanı Murat Öner, MYK Üyesi Mehmet Ödevli, Salihli MHP İlçe Başkanı Mehmet Akın, Salihli Belediye Başkanı Zeki Kayda’nın konuşma yaptığı toplantıya ilçe başkanları, sivil toplum örgütlerinin temsilcileri, muhtarlar, basın mensupları, partililer büyük ilgi gösterdi.