Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Sekreter Yardımcısı ve İzmir Milletvekili Tamer Osmanağaoğlu’nun MHP Bornova İlçe Başkanlığı Olağan Kongresinde konuşma yaptı. Osmanağaoğlu konuşmasında “Devlet Bahçeli’nin çağrısı; var olduğunu iddia ettikleri ilkelerini şöhrete kurban verenlere değil duyguları bir şekilde suiistimal edilen Türk milletinin her bir onurlu ferdinedir.” ifadelerini kullandı.
MHP’li Tamer Osmanağaoğlu’nun konuşmasının tamamı:
Sayın İl Başkanım, Ülkü Ocakları İl Başkanım, Kıymetli İlçe Başkanlarım, Saygıdeğer Delegelerimiz hepinizi saygı ve muhabbetle selamlıyorum. Sözlerimin başında Liderimiz Sayın Devlet Bahçeli’nin kongremizi gerçekleştiren siz değerli ülküdaşlarımıza selamlarını ve muhabbetlerini bir kez daha arz etmek isterim.
Kıymetli Dava Arkadaşlarım; Şüphe yok ki; demokrasiyi özümsemiş, demokrasiyle milliyetçiliği birbirinden ayrı tutmayan ve Milliyetçi Hareket Partisi’nin 54 yıllık siyasi serüveninde eşine az rastlanan bir duruşun adresi olan kongrelerimiz hem partimiz, hem ülkemiz, hem de Milliyetçi Ülkücü Hareketi geleceğin mimarı olarak gören Türk milleti için büyük anlam ve önem ifade etmektedir.
“TÜRK ASRI” VİZYONUNUN SAHİBİ, CUMHURİYETİN 100. YILINI DAHA DA ANLAMLI KILAN ÜLKÜLERİN ADRESİ
“Türk Asrı” vizyonunun sahibi, Cumhuriyetin 100. Yılını daha da anlamlı kılan ülkülerin adresi, Cumhuriyet’imizin yeni yüzyılının banisi Milliyetçi Hareket Partisi kadrolarının her bir mensubunun bu anlam ve önemin kıymetinin farkında olduğunu görmek mutluluk vericidir.
Tükenmeyen coşkularımızın, azalmayan heyecanımızın ve bitmeyecek vatan aşkımızın kaynağı Liderimiz Sayın Devlet Bahçeli’den aldığımız ilham; hiçbir maddi gücün satın alamayacağı, bedeli; yeri geldiğinde kanla, zamanı geldiğinde ise canla ödenen tecrübe membaı tarihimizden edindiğimiz feraset, milli hasletlerimizin temelini oluşturmaktadır.
Elbette bu mücevhere sahip çıkmak boynumuzun borcu, elbette Allah’ın Türk milletine lütfu mukaddesatımızı başımızın tacı yapmak asli görevimizdir.
Biliyoruz ki geleceğin harcı; dağılmayla değil toplanmayla atılmıştır.
Biliyoruz ki ülkülerimize varabilmenin şartı; dargınlıklardan değil kucaklaşmalardır.
Biliyoruz ki bu toraklarda kıyamete kadar var olabilmenin yegâne koşulu; kavga ve husumet değil barışmak, sevmek ve uzlaşabilmektir.
Ekmeğimizi paylaştığımız, suyumuzu paylaştığımız, özlemlerimizi paylaştığımız, acılarımızı ve sevinçlerimizi paylaştığımız kim varsa; bu kucaklaşmanın tarafı, bu milletin bir ferdi, sevgimizin muhatabıdır.
DEVLET BAHÇELİ’NİN TÜRK MİLLETİNE KARŞI OLAN SORUMLULUK BİLİNCİ, KENDİSİNE HAYRAN BIRAKAN ÖRNEK BİR DURUŞU VARDIR
Bu yüzden açık bir şekilde ifade etmek isterim ki;
“Önce ülkem ve milletim” kaidesini hiçbir zaman terk etmeyen, Millet ve devlet çıkarını her şeyin önünde tutan, Kendilerinin tabiriyle “sırtında hançerlenmedik yer kalmamasına” rağmen Fahr-i Âlem’in çağrısını emir telakki edip “birlikte rahmet vardır” diyen Genel Başkanımız Sayın Devlet Bahçeli’nin Türk milletine karşı olan sorumluluk bilinci, takdire ihtiyacı olmasa da kendisine hayran bırakan örnek bir duruş olarak önümüzde durmaktadır.
Bu minvalde huzurlarınızda bir hususa dikkatlerinizi çekmek istiyorum:
Siyasi üslubunda her zaman bir incelik bulunan, fikirlerini her zaman net ve derin anlam barındıran mesajlarla veren Genel Başkanımız Sayın Devlet Bahçeli geçtiğimiz günlerde bir çağrıda bulunmuş, biraz önce de ifade ettiğim gibi “birlikte rahmet vardır” emrine riayet ederek tarihi çağrısını yinelemiştir.
DEVLET BAHÇELİ’NİN ÇAĞRISI; ZEVKİ VE HIRSI İDEALLERİNE TERCİH EDENLERE DEĞİL
Ne var ki;
Övgü ve saygıdan kaçınıp, menzili utanç ve rezillik olan tavır sahibi bazı muhterisler bu çağrıyı üzerlerine alınmış, yanlış anlamış, olmayan siyasi karakterlerinin gereğini yaparak milletimiz nezdinde yine sınıfta kalmıştır.
Bilinmelidir ki Liderimiz Sayın Devlet Bahçeli’nin çağrısı; var olduğunu iddia ettikleri ilkelerini şöhrete kurban verenlere değil duyguları bir şekilde suiistimal edilen Türk milletinin her bir onurlu ferdinedir.
Genel Başkanımız Sayın Devlet Bahçeli’nin çağrısı; zevki ve hırsı ideallerine tercih eden, histerik tavırlar sergileyen yüzsüzlere değil tarihi boyunca “bilge aklın” çağrısına kulak vermenin kıymetini bilen Türk milletinedir.
Türk Dünyasının Bilge Lideri, Liderimiz Sayın Devlet Bahçeli’nin çağrısı; milletini tıpış tıpış oy vermeye mecbur bırakabileceğini zannedenlere değil, ferasetiyle, muhakeme gücüyle, her zaman doğruyu bulan büyük Türk milletinedir.
Kaldı ki; Milletimizin benimsemediği, dayatılmasına rağmen ısrarla reddettiği ve bundan sonra kararlı bir şekilde reddedeceği, bu toraklara yabancı karakterleri değil davet etmek bu karaktersizleri hasım görmemek dahi bizler için züldür. Çünkü biz biliyoruz ki; kötülerin rezilliği yiğit ve bilge şahsiyetlerin abideleştiği gönüllerde asla ve asla yer bulamayacaktır.
TÜRK MİLLETİNİN BU MÜPTEZELLERDEN EN UFAK BİR BEKLENTİSİ DE YOKTUR
Kıymetli Dava Arkadaşlarım; Şu husus gözden kaçırılmamalıdır. Attığı tek bir adımla cömertliği sahte olanların maskelerini indiren, iyi gibi görünürken zararlı olduklarını gizlemeyenlerin gerçek kişiliklerini ifşa eden, hakikati aramak yerine haz peşinde koşanların kimliklerini açık eden Liderimiz Sayın Devlet Bahçeli’nin öngörülerindeki haklılığı bir kez daha ortaya çıkmıştır.
İyinin kendisinin bir fikir değil doğa meselesi olduğu, bir karakter meselesi olduğu bir kez daha ortaya çıkmıştır. Onuru erdemlerde aramak yerine kusurlarıyla utanç verici ilişkilerin peşinde koşanların Türk milletine vereceği hiçbir şey yoktur. Ve hakikat şudur ki Türk milletinin de bu müptezellerden en ufak bir beklentisi de yoktur. Attıkları her adımda partisinin veya kendi zümrelerinin çıkarını gözetenlerin iyi olmaktan ziyade kurnaz oldukları milletimizin gözünden kaçmamaktadır. Bu sebepledir ki; Milliyetçi Hareket Partisi’nin siyasetinin kaynağı kana kana içtiğimiz tarihi ve tarihi şahsiyetleridir.
MİLLİYETÇİ HAREKET PARTİSİ TÜRK MİLLETİNİN KIYMETLİSİ, İNSANLIK ALEMİNİN UMUT KAYNAĞI FİKİRLERİN MEMBAIDIR.
Yufka yüreklilerle çetin yolların aşılamayacağını söylerken; Hoca Ahmet Yesevi’nin “Yol boyunca kül olmadan, yar nezdinde kul olunmaz” sözünden ilham almadığımızı kim inkar edebilir?
Zorluklara birlikte katlanma irademizi sergilerken; Hünkar Hacı Bektaş-ı Velinin “Murada ermek, sabır iledir.” öğüdüne kulak vermediğimizi kim söyleyebilir?
Milletimizin huzuru ve refahı için yapılan her fedakârlığı ibadet olarak görürken ”Bizim canımıza gelsin senin bedenine gelen ağrı.” diyerek asırlar öncesinden mesaj veren Mevlana Hazretlerinin mesajına kayıtsız kalacağımızı kim düşünebilir?
Onlar aynaya baktıklarında yüzlerini görürler, biz ise aynaya baktığımızda özü görmeyi murat ederiz.
O sebeple gönül rahatlığıyla söyleyebilirim ki; Milliyetçi Hareket Partisi özdür. Milliyetçi Hareket Partisi Türk milletinin kıymetlisi, insanlık aleminin umut kaynağı fikirlerin membaıdır.
Ne mutlu ki bugün bu salonda ortaya çıkan irade bu umut kaynağına sahip çıkan birlik ruhunun tezahürüdür. Ne mutlu ki bugün bu salonda ortaya koyulan duruş bu kıymete sahip çıkma kararlılığının yansımasıdır. Bu duygu ve düşüncelerle; hepinizi bir kez daha saygıyla selamlıyor, sabırla dinlediğiniz için teşekkür ediyor, kongremizin hayırlara vesile olmasını diliyor, hepinizi Allah’a emanet ediyorum.