Konuşmasında Azerbaycan Ordusunun 10 Kasım günü Karabağ’da kazandığı zafere dikkat çeken Osmanağaoğlu; “Şükürler olsun Karabağ işgalden kurtarıldı, böylece Büyük Türk dünyasına karşı işlenen insanlık suçu sonunda Azerbaycan’ın demir yumruğu ile cezalandırıldı. Bugün Azerbaycan Türkünün sevinci bizim sevincimiz, gururu bizim gururumuzdur. Azerbaycan Devlet Başkanı Sayın İlham Aliyev; Karabağ’ı işgalden kurtaran anlaşma için “Bu anlaşma bizim şanlı zaferimizdir” diyor.
Bizler Azerbaycan Türklüğünün bu şanlı zaferini aynı mutlulukla ve iftiharla yürekten kutluyoruz.” ifadelerini kullanarak şunları söyledi: “Azebaycan bizim vatanınızdır. Karabağ bizim öz torpağımızdır. Karabağ işgalden köy köy, kasaba kasaba kurtarılırken büyük milletimiz işte bu milli şuurla bu hadiseyi sahiplenmiş ve hareket etmiştir.
Karabağ’da yerleşim yerleri tek tek Türk Ordusu’nun çelik pençesine düşerken Azerbaycan bayrağı şanlı bayrağımızın yanında ellerimizde ve yüreğimizde dalgalanmıştır. Bu bayrakla kendi bayrağımız kadar gurur duyduk. Anadolu’dan “yanınızdayız” nidaları sadece Bakü’ye değil bütün dünyaya ulaştı. Tek yürek, tek ruh, tek beden olduğumuzu yedi cihana gösterdik.”
Birliğimiz ve Bütünlüğümüz Bizim En Güçlü Silahımızdır.
Konuşmasında birlik ve bütünlük vurgusu yapan Tamer Osmanağaoğlu “Vatandaşlarımızın Karabağ’ı kendi öz vatanı ve orada çarpışan orduyu kendi ordusu görmesini herkes doğru okumalı ve anlamalı. Türk dünyası birdir ve bütündür. Coğrafyasıyla, tarihiyle ve vatanıyla bu birliğin önünde kimse duramaz. Karabağ’ın işgalden kurtarılması, 30 yıl süren ayrılığın sona ermesi Türk’e kefen biçenlere ders olsun.” ifadelerini kullandı.
Osmanağaoğlu konuşmasında bugünkü Azerbaycan sınırlarının Kafkas İslam Ordusu tarafından çizildiğini de hatırlatarak “Şehitlerimizi rahmetle, şükranla yad ediyorum. Andığımız şehitler Karabağ toprağını kanlarıyla sulayarak o aziz yurdu yeniden vatan yapan Türk askerlerinden ibaret değiller. Bir asır önce Anadolu’dan giden Nuri Paşa komutasındaki Kafkas İslam Ordusu’nun o toprağa bıraktığı şehitlerimizi de rahmetle ve minnetle anıyorum.
Ve gururla hatırlamalıyız: Can Azerbaycan’ın bugünkü vatan sınırlarını çizenler o şehitlerimizdir. Bu ordunun askerlerinin Bakü alındıktan sonra ulaştıkları sınırlar, bugünkü Azerbaycan vatanının sınırları olmuştur. Azerbaycanlı kardeşlerimiz o şehitlerimizin mezarlarını kutsal bilip, Komünist dikta döneminde bile Gülistan halinde muhafaza etmişlerdir.
Bakü’nün Hazar’a bakan en güzel tepelerinden biri bugün Türk bayrağının altında yatan Kafkas İslam Ordusu mensuplarına aittir. Bıraktıkları miras da Karabağ’ın işgalden kurtarılması ile bölünmez bir vatan halinde bugün yeniden vücut bulmuştur. Artık huzur içinde uyusunlar.” dedi.