Türkgün Gündem Son bir haftada 14 terörist etkisiz hale getirildi

Son bir haftada 14 terörist etkisiz hale getirildi

Milli Savunma Bakanlığı (MSB), son bir haftada 14, 1 Ocak'tan bugüne kadar Irak ve Suriye'nin kuzeyinde toplam 537 terörist etkisiz hale getirildiğini bildirdi.

Milli Savunma Bakanlığı (MSB), son bir haftada 14, 1 Ocak'tan bugüne kadar Irak ve Suriye'nin kuzeyinde toplam 537 terörist etkisiz hale getirildiğini bildirdi.

MUHABİR: Eylül Şahin

Milli Savunma Bakanlığı (MSB) Basın ve Halkla İlişkiler Müşaviri ve Bakanlık Sözcüsü Tuğamiral Zeki Aktürk, düzenlediği haftalık basın bilgilendirme toplantısında önemli açıklamalarda bulundu. Türk Silahlı Kuvvetleri’nin (TSK) ülke güvenliğini tehdit eden unsurlara karşı kesintisiz operasyonlarını sürdürdüğünü vurgulayan Aktürk, terörle mücadele, hudut güvenliği, uluslararası iş birlikleri ve savunma sanayi alanında yaşanan son gelişmelere ilişkin bilgiler verdi.

Terörle Mücadele: 537 Terörist Etkisiz Hale Getirildi

Türkiye’nin terör tehdidini kalıcı olarak ortadan kaldırma iradesini vurgulayan Tuğamiral Aktürk, “PKK/KCK-PYD/YPG, DEAŞ ve FETÖ başta olmak üzere tüm terör örgütlerine karşı operasyonlarımız kesintisiz sürüyor. Son bir haftada 14 terörist etkisiz hale getirilirken, yılbaşından bu yana Irak ve Suriye’nin kuzeyinde etkisiz hale getirilen terörist sayısı 537’ye ulaştı” dedi.

Terör örgütü mensuplarının artan şekilde teslim olmaya başladığını da belirten Aktürk, geçen hafta 3 PKK’lı teröristin güvenlik güçlerine teslim olduğunu açıkladı. "Ölüme terk edilen teröristlerin örgütten kaçışları hızlandı. Güvenlik güçlerimizin baskıları ve kararlı mücadelesi devam ettikçe örgüt içindeki çözülme de hızlanıyor" ifadelerini kullandı.

Pençe-Kilit Operasyonu kapsamında Irak’ın kuzeyinde yürütülen faaliyetlere de değinen Aktürk, “Terör yuvaları bir bir imha ediliyor. Bölgede tespit edilen mağaralarda çok sayıda silah, mühimmat ve yaşam malzemesi ele geçirildi” diye konuştu.

Hudut Güvenliği: 17 Bin 315 Kişinin Geçişi Engellendi

Türkiye’nin sınır güvenliğini sağlamak amacıyla alınan tedbirlerin sonuç verdiğini belirten Aktürk, “Son bir haftada yasa dışı yollarla sınırlarımızdan geçmeye çalışan 77 kişi yakalandı. Bunlardan 3’ünün terör örgütü mensubu olduğu tespit edildi. 1 Ocak’tan bu yana ise yakalanan kişi sayısı bin 163’e ulaştı” dedi.

Ayrıca, sadece son bir haftada 2 bin 290 kişinin sınırdan geçiş girişiminin engellendiğini açıklayan Aktürk, yıl başından bu yana bu sayının 17 bin 315’e ulaştığını belirtti.

Bakan Güler’den Saha İncelemeleri

Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler’in saha ziyaretlerine devam ettiğini belirten Aktürk, Bakan Güler’in geçtiğimiz günlerde Şırnak’taki 23. Piyade Tümen Komutanlığı’nda incelemelerde bulunduğunu aktardı. "Bakanımız, TSK komuta kademesi ve sınır ötesindeki birlik komutanlarının katılımıyla video telekonferans toplantısı gerçekleştirdi. Bu toplantılarda operasyonların detayları ve güvenlik önlemleri ele alındı" dedi.

Gazze'deki Türk-Filistin Dostluk Hastanesi Bombalandı

İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırılarına da değinen Aktürk, “İsrail’in, ülkemiz tarafından Gazze’de inşa edilen ve kanser hastalarının tedavi edildiği Türk-Filistin Dostluk Hastanesi’ni bombalayarak yıkması insani değerlerle bağdaşmamaktadır” ifadelerini kullandı.

Türkiye’nin önceliğinin Gazze’de yıkımın durdurulması ve kalıcı ateşkesin sağlanması olduğunu belirten Aktürk, uluslararası topluma İsrail’in hukuk tanımayan saldırılarına karşı somut ve caydırıcı tedbirler alma çağrısında bulundu.

Uluslararası Tatbikatlar ve Görevler Devam Ediyor

Türk Silahlı Kuvvetleri’nin uluslararası iş birlikleri kapsamında çeşitli tatbikatlara katılım sağladığını belirten Aktürk, “TSK, uluslararası alanda etkinliğini artırmak, personelinin yetkinliğini geliştirmek ve dost-müttefik ülkelerle koordinasyonu güçlendirmek amacıyla birçok tatbikat ve eğitim faaliyetine katılmaya devam ediyor” dedi.

Bu kapsamda:

Green Flag (ABD): Yakın hava desteği görevlerine yönelik eğitim

Sea Shield (Romanya-Batı Karadeniz): Deniz unsurlarının iş birliğini artırma

Ramstein Flag (Hollanda, Almanya, Birleşik Krallık): Karma hava harekâtı eğitimi

Seven Stars (Kuzey Makedonya): Barışı destekleme ve insani yardım tatbikatı

Ayrıca Kosova’daki Türk Taburunun, 1 Nisan 2025’te Çok Uluslu Tabura görevini devredeceği bilgisini paylaştı.

Savunma Sanayi: Yerli ve Milli Sistemler Envantere Giriyor

Türk savunma sanayisinin gelişimiyle birlikte TSK’nın envanterinin sürekli yenilendiğini ifade eden Aktürk, “Kara Kuvvetleri Komutanlığı için muhtelif miktarda Sarp Kuleli Geliştirilmiş Zırhlı Personel Taşıyıcı’nın muayene ve kabul faaliyetleri tamamlandı” dedi.

Ayrıca ROKETSAN tarafından geliştirilen Levent Yakın Hava Savunma Sistemi’nin test faaliyetinin Sinop’ta başarıyla gerçekleştirildiğini belirtti.

MSÜ ve Uzman Erbaş Alımları Sürüyor

Aktürk, askeri öğrenci ve personel alımlarına ilişkin de açıklamalarda bulundu. “2025 yılı Milli Savunma Üniversitesi Harp Okulları ve Astsubay Meslek Yüksekokulları aday tercih işlemleri 18 Nisan’a kadar sürecek. Ayrıca Kara, Deniz ve Hava Kuvvetleri Komutanlıklarına 2025 yılı 2. dönem uzman erbaş temini için başvurular devam ediyor” dedi.

Türk Silahlı Kuvvetleri’nin milli güvenliği koruma konusundaki kararlılığını vurgulayan Aktürk, operasyonların hız kesmeden devam edeceğini belirterek, "Türkiye'nin huzur ve güvenliğini tehdit eden hiçbir unsurun yaşamasına izin vermeyeceğiz" dedi.

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *
Türkgün Gündem MHP Lideri Devlet Bahçeli'den CHP'ye sert tepki! "Milli Eğitim Bakanımız yalnız değildir"

MHP Lideri Devlet Bahçeli'den CHP'ye sert tepki! "Milli Eğitim Bakanımız yalnız değildir"

MHP Lideri Devlet Bahçeli sosyal medya hesabından açıklamalarda bulundu.

MHP Lideri Devlet Bahçeli sosyal medya hesabından açıklamalarda bulundu.

KAYNAK: Haber Merkezi

MHP Lideri Devlet Bahçeli'nin açıklamaları;

Akıl, insana bir tarafta asıl amacının ne olduğunu diğer tarafta da o amaca nasıl ulaşılacağını öğretip gösterir. Mühim öncelik müessir bir akla sahip olmak ve onu fonksiyonel olarak kullanabilmektedir. Aklı karışık olanların fikir, fiil ve eylemleri tutarsızdır. Bu tutarsızlığın ardı ve akıbeti ahlak ve etik ihlallerine, mana ve muhteva ilkesizliklerine, bundan da ötesi karanlık ve kuralsız siyasal ilkelliklere ortam açacaktır.

Türkiye’mizin ortak akıl ve ortak yaşama azmi uzun süredir tehdit altındadır. Toplumsal düzen ve siyasi istikrar ile rejim ve yeni hükümet sistemi yalan, iftira ve ihanet karışımından mülhem tahrip ve tahrik akınına maruzdur. Tarihimizin muzaffer ve muhteşem dönemlerinde Allah’ın bir lütfu olarak tebarüz eden devlet ile milletin aynı hedefe kilitlenme gerçeği yeni yüzyılda müstahkem şekilde tesirini gösterince dış bağlantılı bozguncu mihraklar, ihanete teşne bunalım mimarları telaşa kapılmışlardır. Sosyal barışımızı, siyasi huzurumuzu, iç asayiş ve güvenlik yapımızı dinamitlemek isteyen fırsat düşkünü fitne/fesat markası çevrelerin ziyadesiyle hareket ve heves içinde oldukları gözlemlenmektedir.

CHP Genel Başkanı’yla birlikte yanında ve yöresinde hizalanan edep ve erdem muhalifi menfaatperest yoldaşları demokrasinin imkan ve iradesini hiçe saymaktadır. Sokak kuytularında ikbal arayışına girişmişlerdir. Ayaklanma ve isyan çağrıları subliminal mesajlara iliştirilmiştir. Üniversite gençliğinin kışkırtılmasından sonra küçük gruplardan müteşekkil lise öğrencilerinin ajite edilip okul önlerinde protesto nöbetine sokulması, milli eğitim sistemi içinde rutin ve mutat bir uygulamanın manipülasyonundan medet umulması suçtur, sorumsuzluktur; dahası insaf, izan ve vicdan yokluğudur.

Milli Eğitim Bakanımız yalnız değildir, CHP Genel Başkanı’nın iğrenç sözleri bumerang gibi kendisine dönmüş ve şahsıyla örtüşmüştür.

Öğrencilerimizin velileri evlatlarına sahip çıkmalıdır. Okuyan-okumayan her çocuğumuz çok değerlidir. Onların geleceği Türk milletinin geleceğidir. 12-24 yaş kuşağındaki evlatlarımızın istismar ve israfına göz yummak aynı zamanda istiklalimizi ve istikbalimizi riske atmaktır. Anneler-babalar CHP’nin kara kampanyasına itibar etmeyerek çocuklarının heba ve heder olmalarına engel olmalı, set çekmeli, duvar örmelidir.

CHP’nin sokak provaları, yasa dışı sol ve marjinal grupların alçak provokasyonları çocuklarımızı değirmen taşı gibi öğütme, geleceklerini mahvetme esasına dayalıdır. Güya demokratik hak arama iddiasıyla yapılan haksız ve hukuksuz protesto gösterilerinin varacağı yer kaybolmuş ve pişmanlıklara hapsolmuş bir hayattır.

Hiçbir evladımızdan vazgeçemeyiz. Onların her biri göz nuru, gönül surumuzdur. Öğrencinin yeri okuldur, sınıftır, kütüphanedir, aile sıcaklığıdır, laboratuvardır, çağın gereği olan kavram, kuram ve bilgilerle donanmaktır.

Üstelik sosyal medyada halkımızı yanıltıcı ve kuşkuları yoğunlaştırıcı iddiaları ahlaksızca paylaşanlar, ileri geri spekülasyon yapanlar, CHP’ye kayyum atanacak tantanası koparanlar içimize kadar yuvalanmış şeytanlardır.

Bir kaşık suda fırtına çıkaranların niyeti halis ve hakkaniyetli değildir. CHP’ye kayyum hem doğru değil hem de mümkün değildir. Zira CHP zaten fiili vesayet ve kayyum yönetimiyle kendi kendini yiyip bitiren canlı bir organizmaya dönüşmüştür. Mağduriyet pozlarına aldanacak hiç kimse yoktur. Herkes ne konuştuğunu, ne söylediğini bilmek ve bunun ahlaki idrakine ermek mecburiyetindedir.

Türk ve Türkiye Yüzyılını lekelemeye, milli birlik ve kardeşlik duygularımızı linç etmeye kalkanlar elbette hukuken ve siyaseten sorumluluktan kurtulamayacaktır. Türkiye’mizin imaj ve prestijiyle maksadı muğlak ve muallak taktikler kapsamında oynayanlar eninde sonunda çuvallayacaktır. Türk milleti yegâne güvencimizdir. Türkiye Cumhuriyet’i kıyamete kadar var olacaktır. Tam tersi istikamette çırpınan ve uğraşan kim veya kimler varsa onların alayıyla hem bu dünyada hem de Ruzi Mahşer’de hesaplaşmamız kaçınılmazdır.

Ayrıca TBMM Başkanvekili ve DEM Parti İstanbul Milletvekili Sayın Sırrı Süreyya Önder’e acil şifalar diliyorum. Sırrı Bey, Allah’ın yardımı, doktorlarımızın desteği ve kendi direnciyle inşallah bu zor günleri atlatacaktır. Terörsüz Türkiye hedefinde inanıyorum ki daha yapacağımız pek çok şey vardır.

Sırrı Bey’in sağlık durumundan dolayı TBMM Genel Kurulu çalışmalarına ara verilmesi Danışma Kurulu’nda kararlaştırılmış ve sadece parti grup başkanvekillerinin geçmiş olsun mesajlarından sonra birleşim kapatılmıştır.

Ancak böylesi hassas bir günde bile CHP korsanvari bir oldubittiyle kriz çıkarmıştır. Birleşimi yöneten CHP’li Meclis Başkanvekili yasa, anayasa ve içtüzüğe aykırı şekilde Can Atalay hakkında Anayasa Mahkemesi tarafından verilen kararı CHP’li Katip Üye’ye okutmuştur. Siyasi terbiye ve teamül karşıtı bu davranış en hafif tabirle sinsilik, kötü niyetlilik, densizlik, işgüzarlık ve kabalıktır. CHP işte budur.

CHP’li Meclis Başkanvekili ve CHP’li Katip Üye derhal istifa etmelidir. Oturdukları makamın ağırlığını taşıyamayacak kadar yetersiz, kifayetsiz ve maalesef muhterislerdir. Milletvekilliği düşürülen bir şahsı arkalama çabası boşuna bir gayrettir. Yetki aşımından kaynaklı işlem yok hükmündedir.

CHP, millet iradesine hakaret etmiş, TBMM’nin saygınlığına gölge düşürmüş, görevi kötüye kullanmış, gizli gündemle arkadan dolanmış, tedavi altında bulunan Sırrı Bey’e de büyük bir haksızlık yapmıştır.

CHP ve yönetimi bitmiş bir hikayenin siyaset ayağıdır. Bu zihniyetten hayır gelmesi pirenin deveyle güreş tutmaya cüret etmesi kadar absürt ve deli saçması bir beklentidir.

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *