07 Kasım 2024
weather
9°
Twitter
Facebook
Instagram
Türkgün Gündem TBMM "23 Nisan" özel gündemiyle toplandı

TBMM "23 Nisan" özel gündemiyle toplandı

101'inci yaşında Türkiye Büyük Millet Meclisi 23 Nisan özel oturumuyla toplandı. Konuşmaların ortak vurgusu "milli irade" oldu. Meclis Başkanı Mustafa Şentop "Muhtıra ve darbe girişimleri esasen millet iradesini hedef alır" dedi.

8 Dakika
OKUNMA SÜRESİ
TBMM "23 Nisan" özel gündemiyle toplandı

TBMM Genel Kurulu, Meclis'in açılışının 101. yılı ile 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı dolayısıyla özel gündemle toplandı.

"Meclis iradesini hedef alan her türlü hukuk dışı müdahale milleti hedef almış demektir"

Açılış konuşmasını TBMM Başkanı Mustafa Şentop yaptı.

Şentop, günün anlam ve önemine vurgu yaparak, "Millet iradesini yok sayanlar, kesintiye uğratmak için fırsat kollayanlar, bugüne kadar en büyük zararı devletimize, milletimize vermişlerdir. Milli iradeye sahip çıkmak öncelikle TBMM'nin görevidir. Türkiye'nin bütünlüğüne kastetmedikçe, şiddeti bir yöntem olarak kabul edip, teşvik edip, desteklemedikçe, tahakkuku milletin refahı ve devletin bekası için elzem olan hedeflere ket vurmadıkça bütün siyasi farklılıkların bu çatı altında yer alması, demokratik zenginliğimizdir. 101 yıl önce Ankara'da toplanan TBMM, yokluğa mahkum edilmek istenen, vatanı işgal, ordusu terhis edilmiş bir milletin var olma mücadelesi mücessem hali ve karargahı olmuştur. Şu bilinmelidir; 100 yıl önce sefil ve haksız bir ihtiras uğruna vatanımıza tasallut etmeye yeltenenlere karşı milletimizin çelikleşen iradesi, lüzumu halinde aynı ile harekete geçecek dipdiri bir güç olarak varlığını sürdürmektedir" diye konuştu.

23 Nisan özel oturumunu Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay, kabine üyeleri ve Türk Silahlı Kuvvetleri'nin komuta kademesi şeref locasından izledi.

Meclis özel oturumuna MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli de katıldı.

"Demokrasiye sahip çıkmak görevimiz"

AK Parti adına Grup Başkanı Naci Bostancı konuştu.

AK Parti Grubu adına söz alan Grup Başkanı Naci Bostancı, 101 yıl önce Meclisin zor şartlar altında açıldığına dikkat çekerek, "101 yıl içinde bu Meclis tek parti dönemini, Terakkiperver ve Serbest Fırkaları gördü, çok partili hayata geçişe şahitlik etti, 60 ve 80 darbeleriyle kapatıldı, 71'de paranteze alındı, 28 Şubat'ta üzerine vesayetin gölgesi düşürüldü, 27 Nisanda istikamet verilmek istendi. Nihayet 15 Temmuzda mankurtlar, milletin, düşmana karşı kullanmaları için verdiği silahı millete karşı kullanıp, gazi Meclisi bombaladılar. Buna cüret edenleri önce doğrudan milletimizin sonra ise hukukun nasıl cezalandırdığını biliyoruz. Şunu unutmayalım; 101 yıllık tarihe buradaki siyasi temsillere çeşitli eleştirilerimiz olabilir; fakat nihai noktada bu bizim, hepimizin tarihidir. Kimsenin başka bir tarihi yok. Geçmiş ateşli siyasi polemiklerle değil, tarihin dingin ve derin, delillerle tahkim edilmiş aklının diliyle anlaşılmalıdır. Tarih için, geçmişin aynası, istikbalin tarağı derler" dedi.

Bostancı, demokrasiye sahip çıkmanın bir görev olduğunu vurgulayarak, "Demokrasinin düşmanı sadece faşizm ve totaliterlik değildir, en büyük düşman, gerçek olmayacak ölçüde ideal bir demokrasi karşılaştırması üzerinden mevcut demokrasiyi ölçüsüz şekilde eleştirmektir. 'Mükemmel' iyinin ve gerçeğin düşmanıdır derler. İktidar her rejimde; fakat muhalefet sadece demokrasilerde vardır muhakkak. Bunun değerini takdirde ise iktidar kadar muhalefete de görev düştüğünü unutmayalım. Bu 23 Nisan az sonra tarih olacak ve buradaki her söz geleceğe kaydını düşecektir" diye konuştu.

"Darbe heveslileri gece yarısı bildirileriyle kendini gösteriyor"

MHP adına ise Grup Başkan Vekili Erkan Akçay söz aldı.

15 temmuz darbe girişimini hatırlatı ve uyardı.

Akçay, ''Bu kutlu günde, aziz milletimizi ve muhterem heyetinizi Milliyetçi Hareket Partisi adına saygıyla selamlıyorum. TBMM 101 yıl önce memleketin dört bir yanından gelen kahramanların dualarıyla, azim ve iradesiyle açıldı. Hâkimiyetin kayıtsız şartsız millete ait olduğu bütün dünyaya ilan edildi.Onlar, Ulus’taki mütevazı binada, okullardan getirilen tahta sıralarda, isli gaz lambaları altında, bakkallardan toplanan kese kâğıtlarına yazılan tutanaklarda, Polatlı’dan gelen top sesleri içinde memleketin kaderine sahip çıktılar. Bu yüce meclis İstiklal Savaşımızı yöneten Gazi Meclistir. Gazi Meclis, bağımsızlığı karakter olarak benimseyen Türk Milleti’nin eseridir. Gazi Meclis; teslimiyet belgelerini yırtıp atan iradedir.'' ifadelerini kullandı.

MHP Grup Başkanvekili Erkan Akçay'ın açıklamaları şu şekilde;

''Asırlar boyunca cihanşümul devletler ve medeniyetler kurduk, üç kıtada saadetli asırlar yaşadık. Önümüze çıkan her engeli yıkıp, şer oyunlarını bozduk. Ancak, Türk Milleti, yaklaşık 200 yıl önce başlayan saldırılarla vatan kayıplarına, felaketlere, beka tehditlerine maruz kalmıştır.

Uzun savaş yıllarında; nüfusumuz erimiş, milletimiz yoksul ve bitap düşmüş, ekonomimiz çökertilmişti. 103 yıl evvel; İngiltere, Fransa, İtalya ve Yunanistan en kesif ordularıyla birleşerek ülkemizi işgal etmiş, ordumuz dağıtılmış, silahlarımıza el konulmuştu. Bir taraftan bütün kuvvetleriyle Anadolu’yu yangına çeviren işgalciler, diğer taraftan himaye dilenen bir kısım işbirlikçiler ve mandacılar…

Bu ağır şartlar altında; Hatay’da Kara Mehmet Çavuş, İzmir’de Hasan Tahsin, Ayvalık’ta Ali Çetinkaya, Maraş’ta Sütçü İmam, Antep’te Memik Ağa tarafından işgalcilere karşı atılan ilk kurşun, Kurtuluş Savaşının işaret fişekleri olmuştur.

Gazi Mustafa Kemal Atatürk, 19 Mayıs 1919’da Samsun’a “ilk adımı”nı atmış, bağımsızlık ve milli egemenliğin vatan sathına yayılması için kongreler düzenlenmiştir.

Bu doğrultuda;
22 Haziran 1919’da Amasya Genelgesi ile “Vatanın bütünlüğünün, milletin bağımsızlığının tehlikede olduğu, Milletin bağımsızlığını yine milletin azim ve kararının kurtaracağı ilan edildi.

23 Temmuz 1919 Erzurum Kongresinde “Milli sınırlar içinde vatan bir bütündür, parçalanamaz” haykırışı dünyaya duyuruldu.

24 Temmuz’da Balıkesir’de, 8 Ağustos’ta Nazilli’de, 16 Ağustos’ta Alaşehir’de toplanan kongrelerle Kuva-yı Milliye düzenli “İstiklal Ordusuna” dönüştü, cepheler kuruldu, Heyet-i Milliye milli hâkimiyet için teşkilatlandı.

4 Eylül 1919’da Sivas Kongresiyle “Manda ve himayenin kabul edilmeyeceği, milli iradenin bütün vatan topraklarında hâkim kılınacağı” kararı “Ya İstiklal Ya Ölüm!” parolasıyla ilan edildi.
İşgalci İngiliz kuvvetleri 16 Mart 1920’de İstanbul’u işgal etmiş, Meclis-i Mebusan basılarak, dağıtılmıştır. Bunun üzerine, Ankara’da, olağanüstü yetkilere sahip bir meclisin toplanması zaruri hale gelmiştir.

Türkiye Büyük Millet Meclisi 101 yıl önce memleketin dört bir yanından gelen kahramanların dualarıyla, azim ve iradesiyle açıldı.

Hâkimiyetin kayıtsız şartsız millete ait olduğu bütün dünyaya ilan edildi. Onlar, Ulus’taki mütevazı binada, okullardan getirilen tahta sıralarda, isli gaz lambaları altında, bakkallardan toplanan kese kâğıtlarına yazılan tutanaklarda, Polatlı’dan gelen top sesleri içinde memleketin kaderine sahip çıktılar.

Bu yüce meclis İstiklal Savaşımızı yöneten Gazi Meclistir.
Gazi Meclis, bağımsızlığı karakter olarak benimseyen Türk Milleti’nin eseridir.
Gazi Meclis; teslimiyet belgelerini yırtıp atan iradedir.

23 Nisan, Ergenekon’dan çıkıştır. Türk milletinin tam bağımsız ve medeni şekilde, birlik ve beraberlik içinde yaşama iradesidir. Etnik köken, dil, mezhep, yöre ayrımı yapmaksızın milli devlet ülküsünde birleştiğimiz gündür. 23 Nisan, Millet iradesinin devlet idaresine dönüştüğü gündür. 23 Nisan, cumhuriyete giden yolun kilometre taşıdır. 23 Nisan, Atatürk’ün çocuklarımıza armağan ettiği ve dünyada tüm çocuklara armağan edilen ilk tek bayramdır.

Büyük Millet Meclisi, bir taraftan işgalcilerle diğer taraftan ülkemizi kasıp kavuran verem, sıtma ve tifüs gibi salgın hastalıklarla da mücadele etmiştir. Tıpkı bugün Kovid-19 Salgınında olduğu gibi devlet-millet el ele topyekûn bir mücadele verilmiştir.

Türkiye Büyük Millet Meclisi; Türkiye Cumhuriyeti’nin hafızasıdır. Ülkemizin geleceği burada inşa edilmiş, kalkınma hamleleri bu çatı altında biçimlenmiş; demokrasi ve siyasi hayatımız bu sıralarda olgunlaşmıştır. Fakat; milli irade son 60 yılda çeşitli darbe ve vesayet girişimlerine de maruz kalmıştır.

15 Temmuz 2016’da FETÖ’cü hainler bu yüce çatıyı alçakça bombalamıştır. 101 yıl önce Polatlı’dan gelen top seslerine rağmen millet için çalışmaktan geri durmayan Meclisimiz, 15 Temmuz gecesi emperyal uşaklara hak ettikleri dersi vermiş ve yeniden gazi unvanı almıştır.
Ancak ve maalesef, darbeci ve vesayetçi zihniyet henüz yok olmamıştır.

Meclisimiz bugün de darbe ve vesayet heveslilerine, yabancılardan himaye ve iktidar dilenenlere karşı tedbirli olmak zorundadır. Bunlar hala en şeytani kılıkta, süslü maskelerle, bazen de gece yarısı bildirileriyle kendini gösterebilmektedir. Bu zihniyettekilere hatırlatırız ki; devlet ve millet uyumaz, emekliye de ayrılmaz!

Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin kuruluş felsefesine bağlı olarak, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nin vizyonuyla yasama faaliyetlerini yürütüyoruz.

Bu Sistem ile;

-Gazi Meclisimiz 101 yıllık tarihinde %95 gibi önemli bir oranla yüksek temsiliyete kavuşmuştur.

- 12 parti, 5 grup ve 10 bağımsız milletvekiliyle çoğulculuğa, temsilde adalete ve sandalye dağılımları itibarıyla uzlaşmacı bir yapıya sahiptir.

-Meclisimiz, kuvvetler ayrılığına sahip; güçlü, fonksiyonel ve daha demokratik bir yapıya kavuşmuştur.

Diğer yandan, yürütmede % 50’den fazla yüksek bir temsiliyet, milli iradenin güçlü bir şekilde tahkim edilmesini sağlamıştır. Türkiye, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi ile kayıp yıllarını telafi etmektedir. Kör dövüşleriyle, demagojilerle, müzmin ve bağnaz muhalefet anlayışıyla her şeye karşı çıkarak kaybedecek vaktimiz yoktur!

İstiklal Marşımız, Kurtuluş Savaşımızın destanı, milletimizin varoluş mücadelesinin çelikleşmiş ifadesidir.bİstiklal Marşımız Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin 12 Mart 1921 tarihli oturumunda coşkulu bir şekilde okunarak Milli Marş kabul edilmiştir. İstiklal Marşı’nın kabulünün 100. yılı olan 2021 yılı, bir kanunla “İstiklal Marşı Yılı” olarak belirlenmiştir.
Bu karar, meclisimizin 101. Yılının mehabetine ve ruhuna uygun bir anlam ifade etmektedir. Allah milletimize bir daha İstiklal Marşı yazdırmasın!

Bu vesileyle, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nı kutluyor, başta İstiklal mücadelemizin büyük önderi Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve kahraman silah arkadaşları olmak üzere aziz şehitlerimizi, Milli Mücadele kahramanlarımızı rahmetle, şükranla anıyorum.
Yüce Meclisi saygıyla selamlıyorum. Ne Mutlu Türküm Diyene!

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *
Sağlık Bakanı Koca'dan "23 Nisan" sürprizi

Sağlık Bakanı Koca'dan "23 Nisan" sürprizi