Altınbaş Üniversitesi’nin gelenekselleşen Çarşamba Buluşmaları, yeni eğitim döneminde internet üzerinden devam ediyor. Altınbaş Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Ahmet Kasım Han, Dr. Öğretim Üyesi Akif Bahadır Kaynak ve Emekli Tuğgeneral Dr. Özgür Tör’ün katılımıyla gerçekleşen Siyaset ve Uluslararası İlişkiler Söyleşileri’nde “Karabağ Savaşı sonrası değişen Kafkaslar ve Türkiye” konusu ele alındı.
"Zamanın ruhu da Azerbaycan'dan yanaydı"
Azerbaycan’ın Dağlık Karabağ’da büyük bir zafer kazandığını vurgulayan Prof. Dr. Ahmet Kasım Han, "1992 yılından beri işgal altında tutulan Azerbaycan yurdu, toprakları özgürlüğüne kavuştu” dedi. Prof. Dr. Han, "zamanın ruhunun" da Azerbaycan zaferine olanak tanıdığını belirterek şunları söyledi:
"Rusya Ermenistan yönetiminden memnun değildi ve orada bir değişiklik arzu ediyordu. Bu arada Azerbaycan’ın Türkiye üzerinden doğal gaz sevk ettiği TANAP boru hattı ile dünya ekonomisine ağırlığını koyması da Rusya için vazgeçilmez bir ülke haline gelmesini sağladı."
Türkiye ve Azerbaycan’ın bu süreçte diplomasiyi de çok iyi kullandığını vurgulayan Prof. Dr. Ahmet Kasım Han, İsrail’in de kendisine has nedenlerle Bakü’yü desteklediğini ifade etti. Zafer sonrasında Türkiye’nin bölgede etkinliğinin artacağını belirten Prof. Dr. Ahmet Kasım Han, eski Genelkurmay Başkanı ve Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar’ın da lisansüstü tezinin Kafkasya üzerine olduğuna dikkat çekerek, Ankara’da Kafkasya’yı çok iyi bilen yöneticiler olduğunu kaydetti. Azerbaycan’ın Türkiye ve İsrail’den aldığı İHA ve SİHA’ların savaştaki etkinliğine de vurgu yapan Prof. Dr. Ahmet Kasım Han, şu değerlendirmeyi yaptı:
"Bölgemizde meydana gelen bugünün çatışmalarında insansız hava araçları çok etkili. Bunlar literatürde savaşa benzeyen çatışmalar olarak tanımlanıyor. Ama geleneksel harp, devletler için hâlâ en büyük tehdit. Türkiye’nin insansız hava araçlarındaki kapasitesi diğer imkan ve kabiliyetler yerine değil onlara ek, tamamlayıcı olarak değerlendirilmeli.”
"Hem diplomatik hem askeri başarı"
Altınbaş Üniversitesi Dr. Öğretim Üyesi Akif Bahadır Kaynak da Azerbaycan’ın hem diplomatik hem de askeri bir başarı kazandığını belirterek, "Aliyev yönetimi Türkiye ve İsrail’den aldığı İHA, SİHA gibi askeri teknolojilerle bu mücadeleye çok iyi hazırlandı. Azerbaycan, Ermenistan’da Paşinyan yönetiminin Rusya’yla ilişkilerindeki sorunları da çok iyi kullandı" dedi.
Dağlık Karabağ’da 30 yıldır süregelen sorunu çözmek için kurulan Minsk Grubu’nun hiçbir şey yapmadığını da vurgulayan Dr. Akif Bahadır Kaynak, "Bölgede Rusya’nın da tatmin edileceği bir çözümün bulunması gerekiyordu. Öyle de oldu, Rusya kendisi açısından bazı güvenceler aldı. Dağlık Karabağ ve Laçin Koridorunda askeri güçlerini tutacak" dedi.
Türkiye’nin Azerbaycan üzerindeki etkisini artırdığını da belirten Dr. Kaynak, "İki ülke arasındaki ilişkilerin önümüzdeki dönemde daha da gelişmesini bekleyebiliriz" yorumu yaptı.
Öte yandan Ermenistan’ın savaşı kaybettiğini ama Dağlık Karabağ’ın büyük bölümünü Azerbaycan’a vererek sırtındaki kamburdan kurtulduğunu belirten Dr. Akif Bahadır Kaynak, "İşgalin sona ermesi Ermenistan’ın çevresindeki ülkelerle ilişkilerinin normalleşmesini sağlayacaktır. Ermenistan’ı refaha kavuşturacak şey, Türkiye’yle ilişkilerini normalleştirmesidir" diye konuştu.
"Azerbaycan hakkını uluslararası hukukla değil güçle aldı"
Emekli Tuğgeneral Dr. Özgür Tör ise Ermenistan’da "Turuncu Devrim"le iktidara gelen Nikol Paşinyan yönetiminin Azerbaycan topraklarına taarruz başlattığını belirterek, “Ancak şunu hesaplayamadılar: Azerbaycan ordusu kuruluşundan beri Türk Silahlı Kuvvetleri’yle eşgüdüm halinde çok iyi eğitim almıştı ve çok iyi silahlanmıştı” ifadelerini kullandı.
Dağlık Karabağ sorununu çözmek için kurulan Minsk Grubu’nun 28-30 yıldır büyük bir başarısızlık gösterdiğini belirten Dr. Tör şöyle devam etti:
"Azerbaycan hakkını sonuçta uluslararası hukukla değil güçle aldı. Bu harekât tamamlanmış değil ama Azerbaycan işgal altındaki topraklarını alarak zafer kazandı” diye konuştu. Dağlık Karabağ ve çevresindeki 7 reyona artık 1,5 milyon Azerbaycan vatandaşının geri dönebileceğini belirten Emekli Tuğgeneral Dr. Özgür Tör şunları söyledi: “Azerbaycan’ın kazanması Türkiye’nin de kazanması anlamına geliyor. Türkiye açısından ekonomik ve kültürel kazanımı, Orta Asya’daki Türk cumhuriyetlerine ulaşmasını sağlayacak koridorun açılması olabilir."
Dağlık Karabağ’daki mücadelede hava kuvvetlerinin çok az kullanıldığını, SİHA’lar ve İHA’ların ön planda olduğunu belirten Emekli Tuğgeneral Dr. Özgür Tör, "İnsansız hava araçları çok önemli ama tek başına yeterli değil. Geleneksel savaşlarda sadece insansız hava araçlarıyla hareket edemeyiz" değerlendirmesinde bulundu.
Emekli Tuğgeneral Dr. Özgür Tör, Türkiye’nin son yıllarda savunma sanayinde büyük ilerleme kaydettiğini de vurgulayarak, "Jet uçaklarının, gemilerin motorlarını da yapmaya başladığımızda önemli bir eşik geçilmiş olacak" dedi.