Çin'de dondurulmuş tavuk ve deniz ürünlerinde koronavirüse rastlanıldığı bilgisi geldiğini belirten ÇÜ Ziraat Fakültesi Gıda Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Işıl Var, koronavirüsün gıda yoluyla bulaşmadığını düşünerek rahat davranılmaması ve tedbir alınması konusunda tüketicileri uyardı.
"Gıdayla bulaşacak bir mutant çıkabilir"
Özellikle çiğ tüketilen sebze ve meyveler ile yarı pişmiş mamullerin koronavirüs dahil tüm mikroorganizmalar açısından tehlikeli olduğunun altını çizen Prof. Dr. Işıl Var, "Bugün Covid-19 gıda yoluyla bulaşmıyor dersek iki gün sonra bulaştığına dair bulgularla karşılaşabiliriz. Bunun haberleri Çin'den geldi.
Orada dondurulmuş tavuklarda ve deniz ürünlerinde koronavirüsle karşılaşılmış. Ancak o ürünle haşır neşir olan işçilerde herhangi bir koronavirüs bulaşısı ya da belirtisi görülmemiş.
Eğer o tavukla uğraşan işçi hijyen gerekliliğini yerine getirip elini yıkamışsa, dezenfekte etmişse niye koronavirüs kendisine geçsin zaten. Bu gıdada bulunmadığı anlamına gelmiyor. Bu açıdan baktığımızda hiç olmazsa tedbirimizi alalım diyorum. Çünkü diğer virüslerle karşılaştırınca neden olmasın diye akla bir soru işareti geliyor. Elbette özellikleri çok çok farklı ama eğer mutasyona uğruyorsa ve gıda yoluyla bulaşacak bir mutant çıkarsa bu nasılsa bulaşmıyordu deyip ayaklarımızı uzatmamalıyız" diye konuştu.
"Et ve sebzeleri iyi pişirip tüketin"
Konuyla ilgili geçen yıllarda görülen kuş gribi örneğini veren Prof. Dr. Var, bu virüsün sadece kuş sınıfında görüldüğünü ancak buna rağmen tavukların 80 derecelerde pişirilip tüketilmesi gerektiğinin önerildiğini hatırlattı. Var, "Kuş gribiyle de bir problem yaşanmıştı. Kuş ve o sınıfı temsil eden tüm hayvanlarda görüldü. Ama insana da bulaşabiliyor çünkü çabuk mutasyona uğruyor tehlikesinde 80 derecelerde tavuğu pişirmemiz ve o şekilde tüketmemiz önerilmişti. Olması gereken de o. Normal zamanlarda da zaten iyi pişmiş et ya da sebzede mikroorganizmaların birçoğunu bertaraf edebiliyoruz" dedi.
"Personel aracılığıyla bulaş olabilir"
Esas dikkat edilmesi gereken noktanın gıdaya sonradan personel aracılığı ile bir bulaşın söz konusu olabileceğini ifade eden ÇÜ Ziraat Fakültesi Gıda Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Işıl Var, şöyle konuştu:
"Gıda işletmelerinde çalışan ve ürünleri hazırlayan personelin hijyen gerekliliğini yerine getirmediğinde problem yaşanabilir. Burada devletin denetiminden çok otokontrolün yani tüketicinin kendisinin de dikkatli olması ve kendisine sunulan şeyi iyi değerlendirmesi gerekiyor. Sebze-meyve ve salatalar çok fazla tüketiliyor. İçerisine soğuk etler de konulunca oldukça doyurucu bir öğün oluyor. Ama o tür gıdalarda sadece Covid değil diğer bakteriyel enfeksiyonların da kol gezdiğini biliyoruz. Virüs zaten orada gıdanın üzerinde, ambalajın üzerinde, yüzeyin üzerinde duruyor. Siz ona dokunduğunuzda ya da yediğinizde hemen vücudunuza aldığınızda o zaten konakçısını bulmuşsa faaliyete başlıyor ve işte gelsin hastalıklar, enfeksiyonlar."
"20 saniye yetmeyebilir, sıcak suyla 3 kez yıkayın"
20 saniye el yıkama kuralının son derece önemli olduğunu ancak bu sürenin yetmeyeceği özellikle de gıda üreten yerlerinde çalışan personelin en az 3 kez el yıkaması gerektiğine dikkat çeken Prof. Dr. Işıl Var, "Eğer bir etle uğraşmışsanız yani çok ağır kirlerle boğuşuyorsanız 20 saniye değil sizin süreniz. Yıkayın, o kirli köpüğü akıtın ve tekrar tekrar yıkayın. Özellikle tuvaletten çıktıktan sonra bunu çok öneriyorum. Sıcak suyu özellikle gıda işletmelerinde olmazsa olmaz şeklinde görüyorum. Ilık su ile yıkadığınızda elinizdeki gözenekler açılıyor. Alt tarafta da mikroorganizmalar var. Onlar da su yüzüne çıkıyor. Bir daha yıkamazsanız onlar bu sefer yüzeyde kalıyor. O yüzden eğer sıcak suyla yıkanacaksa ki benim önerim öyle; ilk yıkamadan sonra kirin atılmasıyla sıcak suyla iki kez daha yıkadığınızda eliniz tertemiz olacaktır" diye konuştu.