Yerli gözlemciler 'Koç' gibiler!
Hafta sonu yine hakem hataları konuşuldu. İki büyük kulübümüz hakem hataları üzerinden, sosyal medyada adeta savaştılar. Birçok kesim burada hakemi suçladı. Hakemin hataları vardı ama esas suçlu hakem değil, bu atamayı yapan MHK idi. Çağdaş Altay iyi bir hakem olacaktı. Tecrübe basamaklarını yeni yeni çıkıyordu. Yani hakemlikte gelişim dönemini yaşıyordu. Tecrübesi henüz şu anki lig ortamında Fenerbahçe-Alanyaspor maçını yönetebilecek düzeyde değildi. MHK bu atama ile büyük hata yapmış, hem ortalık birbirine girmiş, hem de Çağdaş Altay’ın hakemliğini ciddi sekteye uğratmıştır.
Hakem atamak sanattır
Algoritmanın tek hakem ataması yaptığı dönemde MHK’yı atamalardan eleştirmek haksızlık olurdu. Ama 4 haftadan beri hakemler, algoritmanın önerdiği 3 hakem içerisinden MHK tarafından atanıyor. 4 yıl önce, hatalı atama nedeniyle Tugay Kaan Numanoğlu ciddi problem yaşamıştı. Hakemliği bitme noktasına gelen Numanoğlu yeni yeni kendini toparlıyor. Örnekte görüldüğü gibi yanlış bir atama, bir hakemin 5 yılına mal oluyor. Çağdaş Altay da bu MHK yüzünden duraklama dönemine girdi. Umarım kısa sürede toparlar. Hakem atamak ayrı bir kabiliyettir. Hangi maçı, hangi hakemin yönetebileceğini, bir başka deyişle hangi hakemin, hangi maçı yönetebileceğini, ya da yönetemeyeceğini hissedebilmek bir sanattır. Gelişi güzel bir atama yapan MHK çıkan kargaşanın esas sorumlusudur.
İthal gözlemci dönemi
Birçok kulübümüz sık sık yabancı hakem talebinde bulunuyor. Aslında TFF’nin de gönlünde yabancı hakem getirme işi var. 2 yıldan beri yabancı hakem girişimleri yapılıyor, ama sonuca ulaşılamıyor. Federasyon, ceket bulamadık ama pantolon verelim misali “Yabancı hakem getiremedik ama yabancı gözlemci getirdik” dedi. Ve bunu Türk hakemliğinin kurtuluş reçetesi gibi sundu. Hakemliğimizin, gözlemcilik ile ilgili sorunları vardır. Ama sıraya dizersek, bu sorun ilk beşe girmez. Bu haftadan itibaren yerli gözlemcilerimizin vereceği notun etkisi yüzde 30’a iniyor. Maçlarda iki gözlemci olduğuna göre, kişi başı yüzde 15 eder. Bu, resmen gözlemcilerimizi itibarsızlaştırma operasyonudur. Peki bizim kelli felli gözlemcilerimiz ne yapıyor. Hiçbirinde ufacık bir tepki yok. Tepki gösterebilecek düzeyde olanlara da, sus payı olarak hakem koçu unvanı verildi. Hepsi “Yüzde 15’lik Koç” gibiler Maşallah!
Halil Umut nerede?
Hakemlikte yarın diye bir şey yok. Ne oldum dememeli. Ne olacağım demeli. 2 ay önce Türk hakemliğinin umudu Halil Umut, ortalarda görünmüyor. Yaşadığı talihsiz darp olayından sonra şimdi de sakatlıkla uğraşıyor. Haftaya gireceği mazeret koşusunda başarılı olmak zorunda. Yoksa Euro 2024 bile tehlikeye girer. UEFA’nın kondisyon testlerinde, bizde olduğu gibi hunilerin yeri ile oynamak gibi bir adet de yok. Başta TFF olmak üzere, hakemimizin eski Halil olması için tüm imkanlar seferber edilmeli. Uluslararası arenada geri kalmaması ve Euro 2024 içinde, gerekli tüm kulis faaliyetlerinin en üst düzeyden yapılması şart. Aman dikkat! Bor’un pazarını kaçırmayalım.