MHK işleri yüzüne gözüne bulaştırdı
Her maçtan sonra hakem konuşmak, hakem eleştirmek artık moda olmaktan çıktı, bir klasik haline geldi. Merkez Hakem Kurulunun sebepsiz, nedensiz, hukuksuz, dayanaksız ve adaletsiz hakem kıyımları, mevcut hakemlerin de dengesini bozdu. Tüm hakemlerimizin maça çıktıkların[1]da yüz ifadelerine baktığımızda, bu tedirginliği ve moralsizliği okumamak mümkün değil. Kulüplerden gelen tepki rüzgarlarına göre yön değişti[1]ren MHK, daha 7’nci haftada her şeyi yüzüne gözüne bulaştırdı.
GÖZLEMCİ NİYE DEĞİŞİR?
Bir gözlemci düşünün, eski FIFA hakemi. Süper Lig hakemleri de dahil olmak üzere MHK’nin tüm eğitimlerini o yapıyor, yaptırıyor. Geçmişte yönettiği bazı takımların maçlarında ciddi problemler yaşanmış. Bir müddet camia dışında kalmış kendini ve adını unutturmaya çalışmış, sonrasında ‘güvercin adımla’ basamakları tırmanarak Süper Lig gözlemciliği ve Süper Lig hakemlerinin eğitimciliğine kadar tekrar geri dönmüş. Problem yaşadığı camialardan birinin maçına tekrar atanınca ortalık ayağa kalkmış ve gözlemci “sonradan oluşan özel durum” nedeniyle görevden alınmış. Şimdi görevden alanlarda, alınan da sus pus. Dut yemiş bülbül gibiler maşallah. Diyelim ki MHK’yı zaten kulüpler yönetiyor. Peki ya görevden alınan gözlemci kardeşim, senin niye hiç sesin çıkmıyor. Kendin ve camian adına bir duruş göstersene. Dilini mi yuttun? Yoksa yutturdular mı?
KURAL UYGULANMIYOR
Sesi yüksek çıkan, rüzgarı kuvvetli estiren kulübün etkisinde kalarak, hakemliği yönetemeyen MHK yüzünden hakemler de bildikleri kuralı uygulayamıyorlar. “Böyle penaltı veren hakem bu stada gelemez” diyen teknik adamı herkes duyuyor, hakemler duymuyor. Orta çizginin dibine laptop koyup pozisyon dersi vermeye kalkan teknik adam, kural kitabında hareketinin karşılığının net kırmızı kart olduğu yazılmasına rağmen sarıyla geçiştiriliyor. Ma[1]çında çok büyük hatalar yapsa da bazı isimlere ertesi hafta yine maç veriliyor. Kafasına göre penaltıları vermiyor, bazen de uyduruyor. Bazıları da anlamsız bir şekilde evinde oturtturuluyor. Öncelikle camia iyi yönetilmeli ki, camianın bireyleri de sahada özgüvenle düdük çalsın.
PLAJ FUTBOLU ŞOKU
Plaj futbolu Milli Takımımız bugün İspanya’da başlayacak olan FIFA plaj futbolu dünya şampiyonası için hazırlıklarını tamamlamıştı. Teknik kadro, oyuncular hatta bazı oyuncuların aileleri bile gidiş hazırlıklarını tamamlamış son kamp için haber bekliyorlardı. Ama federasyonumuz kamuoyuna hiçbir açıklama yapmadan FIFA’ya bir yazı yazarak bu turnuvadan çekildiğini, katılmaya[1]cağımızı bildirdi. Şaşkınlık içerisinde kalan FIFA yetkilileri grupları ve maç programı dahi belirlenen turnuvada bizim içinde bulunduğumuz D grubunu 3 takımla oynatmak zorunda kaldı. FIFA tüm üye ülkelere plaj futbolu, kadın futbolu ve futsal için ek bütçe desteği veriyor. Çekilme kararımız üzerine yardımın kesileceği gibi geçmiş yardımlarında geri istenebileceği konuşuluyor. Federasyonumuzun FIFA ilişkileri sorumlusu olan yönetim kurulu üyesi Sayın Ceyhun Kazancı’ya bu konuda FIFA’nın mutlaka soruları olacaktır. Dünya Kupası’nda mücadele etme heyecanı yaşayan sporcularımız ve ailelerinin yaşadıkları hayal kırıklığı da cabası. Organizasyona günler kala alınan bu kararın, mutlaka bir gerekçesi olmalı. Federasyonda bunu kamuoyu ile paylaşmalı.