Türkgün Magazin Ünlü isim hayatını kaybetti

Ünlü isim hayatını kaybetti

Geçtiğimiz gün yoğun bakıma alınan usta yönetmen Yavuz Özkan, hayata gözlerini yumdu. Özkan 24 Mayıs Cuma günü toprağa verilecek.

Bugüne kadar Maden, Filim Bitti, Yengeç Sepeti, Bir Kadının Anatomisi, Hayal Kurma Oyunları gibi eserlerin de aralarında olduğu 44 filmi yöneten Yavuz Özkan, dün yoğun bakıma kaldırıldı. Özkan, bir süredir Cerrahpaşa Tıp Fakültesi'nde tedavi görüyordu. Özkan, bugün hayata gözlerini yumdu.

YAVUZ ÖZKAN KİMDİR?

Yavuz Özkan, 1962 - 1965 arasında Kütahya'daki bir madende işçi olarak çalıştıktan sonra 1966'da dergi yayıncılığına başladı. Hikâyeler yazmaya başlayan Yavuz Özkan, Kocaeli Tiyatrosu'nun kurucuları arasında yer aldı.

1970'te kısa filmler çekerek yönetmenliğe başlayan Yavuz Özkan, 10 yıl boyunca Türk sineması adına önemli filmler ürettikten sonra 1980'de Paris'e gitti. Fransız Televizyonu için 'Sevgiliye Mektuplar' ile 'Son Savaşçı' adlı TV dizilerini senaryosunu yazan ve yöneten Özkan, Philippe Nuil'in yönettiği 'Suyun Altındaki Ağaç'ta oyuncu olarak kamera karşısına geçti. 1987'de Türkiye'ye dönen Yavuz Özkan, iki arkadaşıyla birlikte TÜRSAK'ı (Türkiye Sinema ve Audiovisuel Vakfı) kurdu.

1995'de Z -1 Film Atölyesi'ni kuran Yavuz Özkan, sinemacılar, akademisyenler, felsefeciler, edebiyatçılar ve iletişimcilerden oluşan kadrosuyla parasız sinema eğitimi verdi. Yavuz Özkan, en son 2010'da senaryosunu da yazdığı 'İstanbul'da Aşk'ı yönetti.Yavuz Özkan'ın 'Yengeç Sepeti'nde başrolleri Sadri Alışık, Macide Tanır ve Derya Alabora paylaştı.

 

 

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *
Türkgün Sağlık Deprem sonrası kaygıyı azaltmanın yolu

Deprem sonrası kaygıyı azaltmanın yolu

İstanbul'da yaşanan son deprem, sadece fiziksel etkilerle değil, psikolojik travmalarla da gündeme geldi. Deprem sonrası birçok kişi, “hayalet deprem” algısı gibi ruhsal sorunlar yaşarken, nöroteknoloji alanındaki yenilikçi yöntemler, bu psikolojik etkilerle başa çıkmada umut veriyor.

MUHABİR: Sevda Yalçın

Geçtiğimiz günlerde İstanbul’da yaşanan deprem, Türkiye'nin deprem kuşağında yer almasının verdiği endişeyi bir kez daha gün yüzüne çıkardı. Fiziksel etkilerin yanı sıra, deprem sonrası yaşanan psikolojik sorunlar da büyük bir tehdit oluşturuyor. Özellikle "hayalet deprem" algısı, anksiyete ve panik atak gibi ruhsal sarsıntılar, depremzedelerin günlük yaşamını olumsuz etkiliyor. Ancak, nöroteknoloji alanındaki gelişmeler, bu zorlu süreci atlatmaya yönelik umut verici çözümler sunuyor.

Hayalet Deprem Algısı ve Beynin Alarm Durumu

Deprem sonrası yaşanan "hayalet deprem" algısı, aslında beyindeki bir alarm durumunun yansıması olarak açıklanıyor. Dr. Günet Eroğlu, bu durumu şöyle tanımlıyor: "Deprem anında, beynimizin hayatta kalma mekanizması devreye girer. Sarsıntı geçtikten sonra bile, beyin potansiyel bir tehlike arayışıyla çevreyi tarar. Dengeyi kontrol eden beyindeki aşırı aktivite, gerçekte olmayan sallanma hissi yaratır."

Nörogeribildirim: Deprem Sonrası Kaygıyı Yönetmek İçin Yeni Bir Yöntem

Nöroteknoloji alanında son yıllarda önemli ilerlemeler kaydedildi. Nörogeribildirim (NGB), bireyin beyin dalgalarını izleyerek, bu aktiviteyi bilinçli bir şekilde düzenlemeyi öğrenmesine olanak tanır. Dr. Eroğlu, NGB’nin deprem sonrası yaşanan stres, kaygı ve "hayalet deprem" hissinin yönetilmesinde etkili olduğunu vurguluyor. "NGB, beynin sakinleşmesini destekleyen frekansları güçlendirir, otonom sinir sistemini dengelemeye yardımcı olur ve yanıltıcı sallanma hissini azaltır."

Deprem Psikolojisi: Travmanın Etkileri ve Bilimsel Çözümler

Depremin fiziksel zararlarının yanı sıra, ruhsal etkileri de uzun süre devam edebilir. Deprem sonrası yaşanan anksiyete, stres ve travmalar, bireylerin psikolojik sağlığını tehdit eder. Nöroteknoloji ve nörogeribildirim gibi bilimsel temelli yaklaşımlar, bu psikolojik sorunlarla başa çıkmanın güçlü araçları olarak öne çıkıyor. Dr. Eroğlu, "Bireylerin psikolojik sağlamlıklarını artırmak ve travmanın uzun vadeli etkilerini azaltmak için bu yenilikçi yöntemlerin önemi büyük," diyor.

Deprem Sonrası Psikolojik Hazırlık: Nöroteknoloji ve Yenilikçi Yöntemler

Türkiye, deprem kuşağında yer alan bir ülke olarak, deprem sonrası psikolojik hazırlık konusunda adımlar atmak zorunda. Nöroteknoloji ve nörogeribildirim gibi gelişmiş teknolojiler, bireylerin psikolojik iyileşme süreçlerini hızlandırabilir ve travmanın etkilerini minimize edebilir. Bu tür bilimsel temelli yaklaşımlar, gelecekte deprem psikolojisi için önemli bir araç olacak.

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *