TOLGA POLAT / TÜRKGÜN
Geçtiğimiz hafta ajanslara düşen ‘100 bin liraya çoban bulamıyoruz’ serzenişini görünce merak edip habere tıkladım. Şunlar yazıyordu:
Elazığ’da 100 bin lira maaş ile çalışacak çoban bulunamıyor. Hayvancılığın bitme noktasında olduğu ifade edilirken yetiştiriciler, mera ve çalışan eleman istediklerini dile getirdi.
İnsanın yok artık diyesi geliyor değil mi? Yıllardır değişmeyen başlıklarla güncellenen ‹çoban meselesi’ni işin uzmanına sordum. Anlatılanları dinledikten sonra, bir mesleğin, enflasyona nasıl etki ettiğini de yorumlama fırsatım doğdu. Nihat Çelik, Türkiye Koyun Keçi Yetiştiricileri Merkez Birliği Genel Başkanı. Sorunun merkezinde bir isim. Öncelikle sonda söyleyeceğimi başta söylemeliyim, ‘100 bin lira alan çoban yok!’
Türkiye Koyun Keçi Yetiştiricileri Merkez Birliği Genel Başkanı Nihat Çelik
‘100 BİN LİRA MAAŞ HABERLERİ YALAN’ DEDİ, GERÇEĞİ AÇIKLADI
Nihat Çelik, çobanlık mesleğini küçükbaş hayvancılığın sürdürülebilir olmasında en önemli yapı taşlarından biri olarak görüyor ve şunları ifade ediyor: “İşletmelerimiz çoban bulma veya çalıştırma konusunda büyük sıkıntılar yaşıyor. Son 2 yıldır da çoban sorununun etkisiyle küçükbaş hayvan sayımızda azalmalar görüldü.”
Çelik, haberlerde çıkan 70 bin, 100 bin lira maaşla çoban bulunamadığı söylentilerine de karşı çıkarak, şu açıklamalarda bulundu:
“Zaman zaman medyada çoban bulunamaması neden gösterilerek çoban maaşlarıyla ilgili çok farklı rakamlar ortaya atılmaktadır. Geçtiğimiz günlerde de 100 bin lira maaşla çalışacak çoban bulunmadığı yönünde haberler çıktı. Bu rakam abartılı bir şekilde ortaya atılan bir rakamdır. Aslı astarı olmayan rakamları dillendirerek sektörümüze zarar veriyorlar. Bu işin doğrusu, 25 ile 35 bin lira arasında değişiklik gösteren rakamlardır.
Birkaç yıl öncesine gittiğimizde çoban maaşları asgari ücretin altındaydı veya asgari ücretle aynı orandaydı. Ancak şimdi çoban bulma ve çalıştırma sorununun had safhaya ulaşmış olması nedeniyle bugün çoban maaşları 35 bin liraya kadar çıkabilmektedir. Bazı işletmelerimizin sahipleri çoban çalıştırırken maaşlarının yanında günlük yemek ve kıyafet gibi ihtiyaçlarını da karşılayabilmektedir”.
‘HERKES ÇOBAN OLAMAZ’
Çoban deyip geçmeyin. Zor şartlarda icra edilen bir meslek. Zira çobanların ne yazı var ne kışı. Ne hafta sonu tatili var ne de bayramı... Yılın her günü sürüsünün başında; merada, dağda, bayırda sürekli vahşi hayvanların saldırısı veya yıldırım düşmesi, fırtına gibi tabiat olaylarına karşı kendisini ve sürüsünü korumak gibi zorluklarla karşı karşıyalar. Dolayısıyla mesleğin herkes tarafından yapılamayacağını söylüyor Nihat Çelik.
24 SAAT MESAİDELER
Çelik, çobanların işi için, sadece sürüsünü meraya götürüp getirmek olmadığını belirterek günlük rutin işlerinden de bahsetti:
Gün ağarırken koyunlar harekete hazırlandığından çobanların da işlerinin başında olmaları gerekir. Sabah 3-5 saatlik otlatmadan sonra çoban, sürüsünü bir gölgeliğe çeker. Sürü dinlenirken çoban da yemek yer ve dinlenir. Öğleden sonra sürü yeniden harekete geçirilir ve meranın uygun bölgelerine götürülür. Akşam karanlığına kadar sürüyü otlatır. Çoban sürüsünü yabani hayvanlardan koruduğu kadar, ekili alanlara zarar vermemeye ve başka sürülere karıştırmamaya da dikkat eder. Gece ağıla dönülmüyorsa geceyi geçirecek yeri seçer ve orada kalırlar. Sürü, gece dinlenmeye geçince çobanın da günlük işi bitmiş olur. Günlük işlerin yanında genel anlamda da çobanlar koyunların doğumlarından kırkılmalarına ve kuyruk kesimine kadar yapılması gereken birçok işte etkin bir şekilde rol alır.
‘BEN DE GAZETELERDEN ÖĞRENDİM’
Çobanların sorunlarına çözüm getirmek için çalıştıklarını kaydeden Nihat Çelik, «Hazırladığımız raporları öncelikle Tarım ve Orman Bakanlığımız ile paylaşıyoruz. Ben 200 binin üzerindeki küçükbaş hayvan yetiştiricisinin temsilcisi, Türkiye Koyun Keçi Yetiştiricileri Merkez Birliği Genel Başkanı olarak 100 bin liraya çoban bulunamıyor haberini gazetelerden öğreniyorum.
Bu manada görüşlerimize başvurduğunuzdan ve bilgiyi doğru adresten alıp gazetenize yansıttığınız için şahsınızda TÜRKGÜN gazetesine çok teşekkür ediyorum” diye konuştu.
‘EVLENME ÇAĞINDA ÇOBANLARA KIZ VERMEDİLER’
Bir mesleğin yok olması için, o mesleğe ilginin azalması gerekir. Çobanlık gibi bir mesleğin yok oluş noktasına gelme nedenini sorduğumda, insanların da büyük sorumsuzluğunun olduğunu öğrendim. Nihat Çelik, bitkisel ve hayvansal üretimde yer alan çiftçilerin ve yetiştiricilerin yaş ortalamasının 60 olduğu bilgisini veriyor. Gençlerin bu mesleklerden uzak durmasını ise, «Köylerde bu işleri devam ettiren gençlerimiz ise dedesinden, babasından gördüğünce devam ettirmek istiyorlar. Kazanç sağladıkları için değil tüten ocaklarını söndürmemek için üretmeye devam ediyorlar. Türkiye’de köyden kente olan göçün artmasına paralel olarak kırsalda genç nüfus sayısında hızlı bir azalma yaşanmaktadır. Kırsalda kalan gençler de zor ve zahmetli bir uğraş olan çobanlığa yeterince ilgi göstermemektedirler. Ayrıca evlenme çağına gelen erkeklere bazı yörelerde çoban olmaları nedeniyle kız vermemeleri de bu mesleğe olan ilgiyi oldukça azaltmaktadır” şeklinde açıkladı.
NE YAPMAK LAZIM?
Türkiye Koyun Keçi Yetiştiricileri Merkez Birliği Genel Başkanı Nihat Çelik, kırsalda hayatını sürdüren kişilerin çobanlık mesleğine yönelmeyişinde sosyal sorunların da büyük etkisi olduğunu belirtti. Çelik, “Çobanların özellikle özlük hakları ve sosyal güvenlik yönünden teşvik edilmesi sadece çobanlar için değil aynı zamanda Türkiye’nin koyun ve keçi yetiştiriciliğinin geleceği açısından da büyük önem taşımaktadır” dedi.
“Çobanlarımızın sosyal güvenlik şemsiyesi altına alınmaları sağlanmalı ve bu doğrultuda destekleme primleri ve sigortaları 5 ay değil 12 ay olmalıdır” ifadelerini kullanan Nihat Çelik, şunları söyledi: Bakanlığımız tarafından verilmekte olan çoban istihdam desteği 2023 yılındaki tarımsal desteklemeler kararnamesinde en az 100 baş küçükbaş hayvanı olan işletme esas alınarak yıllık 12 bin liradan 30 bin liraya çıkarılmıştır. Ancak bu destekten faydalanan çoban sayısı oldukça yetersizdir. Bugüne kadar yaklaşık 10 bin kişi bu destekten faydalanmıştır. Bu rakam da toplam çoban sayımızın yüzde % 5’i bile değildir. Sürü Yöneticisi adı altında açılan kursları tamamlayıp sertifika almaya hak kazanan işletme sahipleri veya çobanlar bu destekten faydalanabilmektedir. Çobanlık mesleği cazip hâle getirilmelidir. Çoban sorunu çözülmeden küçükbaş hayvancılığın sorunları çözülemez.