Türkgün.com spor yazarları Tayfun Özsoy, Hakan Yaşar ve Ali Kunak; eleştirilen hakem ve VAR performanslarını, Morata’nın Okan Buruk’un sistemine nasıl ekleneceğini, Fenerbahçe’nin geri dönüşlerinin nasıl değerlendirilmesi gerektiği ve kümede kalma mücadelesi veren takımların performanslarıyla ilgili sorularımızı yanıtladı.
“VAR'a uzaydan da hakem getirsek zihniyetimiz değişmediği sürece fark etmez!”
TG-Spor: Süper Lig’de yabancı VAR sistemi ve hakem performansları tartışılmaya devam ediyor. Fenerbahçe - Ç. Rizespor ve Gaziantep FK - Galatasaray maçlarında yaşanan tartışmalı pozisyonlar gündemi meşgul etti. Hakemlerin genel performansını ve ligde ikinci yarıyla birlikte uygulanmaya başlayan yabancı VAR sistemini nasıl değerlendiriyorsunuz?

Tayfun Özsoy: VAR hakemi kararı alındığında, ortak düşüncemiz her şeyin düzeleceğine inanmanın yanlış olduğuydu. Aslında kabul edilmesi gerekenin hakemlerin, iyi, kötü, bilen ya da bilmeyen olarak değerlendirilmesi gerektiğiydi. Yerli ya da yabancı olması hakemin başarısını belirleyemezdi. İnanılan tek şey dışarıdan gelen hakemlerin önyargısının az olabileceğiydi. Süreçte anlaşıldı ki, hakemler ne karar verirlerse versinler, kararlar, camiaların kendilerine istediği ayrıcalığa bağlı bakışlarına göre değerlendiriliyor.
Hakan Yaşar: Yabancı VAR gelince hataların ve tartışmaların bitmeyeceği, futbol ikliminin değişmeyeceği zaten belliydi. Parayı bastırıp güven satın almayı denedik, o da 2 haftada patladı. Getirebildiğimiz VAR kalitesi de sorun olacaktı, oldu. Sonuçta uzaya çıkacak bir hakemlik kalitesi yok, malzeme aynı… Olaya belki de şöyle bakıp kabullenmek gerek… Futbolun yazılı oyun kuralları var ama hakemlik nihayetinde yorum işi. Kurallar sabit, pozisyonlar aynı sansak da farklı. Yabancınınki de bir yorum. Bunu pazar ve pazartesi maçlarında gördük. Pazar 1. Lig ayarında kartlar ve kararlar çıktı, kıyamet koptu. Pazartesi hakemi kart yorumunu Premier Lig seviyesine çıkarttı, gene kıyamet koptu. Faul ve temaslara geçen haftalardaki çekme, el yorumlarını da eklerseniz alın size dünyanın en standartsız ligi. Türkiye’de futbol oynandıkça, klişe tabirle her maçı Collinagiller yönetse, hakem tartışmaları bu yönetim ve futbol anlayışıyla bitmez.
Ali Kunak: Bizim VAR hakemlerinin performansı iyi değildi. Gelen yabancıların da Bizimkilerden pek farkı yok. Ama yerli yabancı fark etmiyor, kararı beğenmeyen herkes eleştiri yapıyor. Ya da bir başka deyişle verilen karar işine gelmezse o takımın camiası isyan bayrağını çekiyor. VAR'a uzaydan da hakem getirsek zihniyetimiz değişmediği sürece pek bir şey fark etmeyecektir.
“Şans değil, yılların birikimi!”
TG-Spor: Fenerbahçe, Göztepe maçında olduğu gibi Ç. Rizespor karşısında da geriye düşmesine rağmen galip gelmeyi başardı. Bu geri dönüşler, takımın mental gücünü ve şampiyonluk inancını mı gösteriyor, yoksa Fenerbahçe’nin oyununda ciddi zaaflar olduğunu ve bu sonuçlarda şans faktörünün ön planda olduğunu mu düşündürüyor?

Tayfun Özsoy: Büyük takımlar ya da büyük olduğunu düşündüğümüz takımlar maçlara her zaman 1-0 önde başlıyorlar. Bu nedenle bizlerin aslında geri dönüş dediğimiz vurgular o takımlar için çok zorlayıcı olmuyor. Hele ki şampiyonluk yarışına girildiği zaman, bu tür geri dönüşlerin daha çok olduğun gözlemliyoruz. Bu açıdan bakıldığında bunun maçlık bir şans olduğundan çok, geride kalan yılların birikimi olduğunu söylemek yanlış olmayacaktır.
Hakan Yaşar: Bu durum tamamen Fenerbahçe’nin mevcut kadro yapısıyla ilgili. Jose Mourinho da oyun anlayışıyla bunu tetikleyen adam. Eldeki oyuncu grubunun 90 dakika, tempolu, baskılı, dominant futbol oynaması imkansız. Fizikli ama ağır ve hantallar. Çabuk değiller, topu hızlandıramıyorlar. Oyun akmıyor. Ama yetenekli, tecrübeli bir grup var. “10 dakika hadi dişimiz sıkalım” dedikleri anlarda, seyircinin ittiği bölümlerde, En-Nesryi’nin fiziksel avantajını kullanabildiği anlarda geri dönüyorlar. Son 10 haftada Adana Demir maçı hariç 2 farklı skor yok. Bu tesadüf değil. Şans diyemeyiz ama bölüm bölüm beceri patlaması olarak adlandırabiliriz.
Ali Kunak: Fenerbahçe'nin geri dönüşünün kendi motivasyonu ya da şampiyonluk inancı ile ilgisi yok. İki takımı teraziye koysak, aradaki farktan terazi bozulur. Garip olan Fenerbahçe'nin geri dönmesi değil kendinden 10 kat daha zayıf olan rakibi karşısında uzun süre mağlup oynamasıdır
“Morata’yı hücum hattının her bölgesinde kullanabilirsiniz”
TG-Spor: Galatasaray, Ahmed Kutucu’nun ardından Alvaro Morata transferiyle hücum hattına yeni bir yıldız ekledi. Morata, Okan Buruk’un oyun sistemine nasıl uyum sağlar ve takıma ne gibi katkılar sunabilir?

Tayfun Özsoy: Süper Lig’in ve Avrupa Ligi’nin en çok pozisyona giren, en çok şut atan, en çok ceza alanına giren takımının, forvete takviye yapması aslında, boşa kürek çekmekten yorgunluğun bir ifadesi olarak da değerlendirilebilinir. Gerçekten sarı kırmızılılar ürettikleri pozisyonların yarısını değerlendirse çok farklı yerlere gidebilir. Ahmed Kutucu ve Alvaro Morata bitiricilik anlamında destek olsun diye takıma katıldı. Ne kadar yararlı olacağını ilerleyen maçlarda daha fazla göreceğiz.
Hakan Yaşar: Morata’yı hücum hattının her bölgesinde kullanabilirsiniz. Tek ve çift forvet, forvet arkası bağlantı oyuncusu, iç kanat forvet. Yani 3. bölgede sahayı enine dolaşır. Golü de hep koklar. Yalnız onu geri koşturamazsınız. Koşturursanız, yaş 32 ve verim alamazsınız. Zaten şu an hazır değil. Osimhen’in koşularıyla boşalttığı alanlara iyi girerse skor üretir. Okan Buruk, 3-4-1-2, 4-4-2, 4-3-1-2, 4-3-2-1 gibi oynattığı tüm sistemlerde ona yer bulur. Yani her sisteme uyar. Milan’da sezona forvet (Abraham) arkası başladı, tek forvet devam etti. Son 5 yılına bakarsak; Atletico’da Griezmann ve Depay’la, Juventus’ta Ronaldo ve Dybala ile çift forvet oynadı. Ama takıma katkı konusu tamamıyla mental durumuna bağlı. Gününde olduğunda zaten kimse onu tutamaz. Mental olarak çöktüğünde, ki kolay çöker, asıl çözüm bulunması gereken sorun o olacaktır. Onu memnun etmeden memnun olamazsınız.
Ali Kunak: Sezon başından beri İcardi-Osimhiem ikilisinden aynı anda faydalanmayı hedefleyen Okan Buruk İcardi'nin yokluğunu Morata ile kapatmak isteyecektir. Maya tutarsa Galatasaray'ın gol gücünde büyük artış görürüz. Ahmet Kutucu ise bu takım için faydalı olabileceğini Gaziantep'teki oyunu ve golü ile ispat etti.
“Aynı davranışları tekrarlayarak farklı sonuç beklemek…”
TG-Spor: Küme düşme hattında bulunan Kayserispor ve Bodrum FK’de teknik direktör ayrılıkları yaşanırken, Konyaspor ve Sivasspor gibi ekipler de düşme hattının hemen üzerinde istikrarsız bir performans sergiliyor. Süper Lig’deki kümede kalma mücadelesini nasıl değerlendiriyorsunuz?

Tayfun Özsoy: Ligde kalma konusunda Adana Demirspor, Atakaş Hatayspor, Sipay Bodrum FK’nin geleceğinin çok parlak olduğunu söylemeyiz. Bellona Kayserispor da yavaş yavaş bu sarmala doğru gidiyor. Aynı davranışları tekrarlayarak farklı sonuç beklemek ne yazık ki, bizim genel yapımızın bir uzantısı. Sezon sonuna kadar çok büyük değişimler olmazsa bu gruptan bir takımın kendisini kurtarması zor görünüyor
Hakan Yaşar: Öncelikle Türkiye’de hesabı hep teknik direktör öder, bu yazılı olmayan basit bir kuraldır. Bu aynı zamanda projesizliktir. Kayserispor Burak Yılmaz, Bodrum FK Volkan Demirel ile uzun soluklu proje yolculuklara başlamıştı, nefesleri yetmedi. Şimdi düşecek 4 takım arasında olmamak için yeni hocalarıyla birlikte bıçak sırtı süreçler yaşayacaklar. 4 dedik ama Adana Demirspor veda turunda, Hatayspor’da son çıkışı kaçırdı. Şu anki performanslara göre son 4 değişmez. Ancak daha 16 hafta var. Bodrumspor FK ve Kayserispor ateşin tam göbeğinde olsa da Sivasspor ve Konyaspor tehlikenin çok içinde ve Antalyaspor ile Gaziantep FK’yı da çembere almak lazım.
Ali Kunak: Sezon arasında yapılan teknik adam değişikliklerinin takıma faydalı olabilmesi için o takımda maddi sıkıntı olmaması gerekir. Her teknik adam değişikliği mutlaka bir taze kan etkisi yaratmaz. Ancak takımda maddi sıkıntı yok ise, kadronun yeterliliğinde de problem yok ise, kısacası tek problem teknik adam ise yeni teknik adam da doğru işler yaparsa sonuçları da doğru olur. Adana Demirspor un neredeyse düşmesi kesin. Diğer 2. takımın da Hatay olmaması sürpriz olur. Kalan iki takımda son haftalarda belli olur