Birinci, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Kovid-19'a karşı geliştirilen BioNTech aşısının bir flakonunda 6 doz olduğunu ve birçok ülkede bu dozların tamamının aşılamada kullanılamadığını söyledi.
Zayiata uğrayan aşı miktarının dünyada milyonlarla ifade edildiğini aktaran Birinci, Türkiye'nin ise sağlık personeline yönelik eğitim sayesinde aşılamada büyük başarı elde ettiğini vurguladı.
Türkiye'nin bu başarısında, geliştirilen bilişim modellerinin etkili olduğunun altını çizen Şuayip Birinci, "Dünyada en az aşı zayiatı veren ülke haline geldik. Bizimle karşılaştırılabilecek bir ülke yok. Diğer ülkelerde bu oran bizim bin katımız falan. O kadar düşük oranda zayiatımız var. Zayiata uğrayan topu topu 80 bin aşı. Düşünün 120 milyona yakın aşı yapmışsınız, bu kadar zayiat veriyorsunuz." ifadelerini kullandı.
- Türkiye, aşının ana vatanının bile önünde
Flakonu açılıp sulandırıldıktan sonra 6 saat içinde kullanılması gereken BioNTech aşısında, bu süre içinde kullanılmayan dozlar zayi oluyor. Zayiat oranları bakımından Türkiye'nin, BioNTech aşısının geliştirildiği Almanya'nın bile önünde olduğuna işaret eden Birinci, şöyle konuştu:
"Aşı zayiatında onlar (Almanya) çok daha yüksek seviyede. Ama bu, onların zayiatı anormal anlamına gelmiyor, anormal olan bizim bu kadar düşük zayiatla çalışmamız. Biz lojistiği çok etkin kullanmak için, yarına o aşıyla ilgili kaç randevu var, sistem onu görüyor. Diyelim ki 110 randevu var, 98 aşısı var, hemen ilgili aşının randevunun saatine kadar oraya gidiyor. Böylece lojistikte çok az bir aşı bırakarak bütün aşının etkin bir şekilde vatandaşa ulaşmasını sağladık, en ücra köşedeki bir aile hekimine dahi... O sebeple aşı süreci çok iyi yönetildi ama bunlar altyapıyla yapılacak şeyler. Nitelikli altyapı kurarsanız bunları başarabilirsiniz."
Aşıyı yapacak personele yönelik eğitim modüllerinden de bahseden Birinci, geliştirilen uygulamalarla personele aşıyı nasıl yapmaları gerektiğinin videolarla da anlatıldığını vurguladı.
Eğitim videolarının sonunda sağlık personelinin sınava tabi tutulduğunu da belirten Birinci, "Sınavdan 100 alamazsa cep telefonuna bir eğitim videosu gönderiliyor. Çünkü siz aşıyı getirmişsiniz. Depoda saklayıp, 'taşradaki insanlarımızı eğiteyim' diyemezsiniz. O soruları doğru cevaplayamadığı zaman o kişi zaten uygulamayı kullanıp aşıyı tanımlayamıyor. Kendi sistemini dahi açamıyor. Böylece bütün insanların eğitilmesini sağladık." diye konuştu.
- "Aşı randevu sadakati oranı yüzde 95'in üzerinde"
Sağlık Bakan Yardımcısı Şuayip Birinci, aşı zayiatının az olmasında vatandaşların aşı randevularına zamanında gelmelerinin de etkisi olduğunu kaydetti.
Türkiye'de aşı randevu sadakati oranının yüzde 95'in üzerinde olduğunu belirten Birinci, sözlerini, "Keşke diğer polikliniklere başvururken de aynı sadakat oranını kullansak. İnşallah bu süreç, bu konuda da bilinçlenme oluşturur. Gelmeyen vatandaşların yerine randevu alamamış, hastalığı daha da ilerleyebilecek diğer vatandaşlar randevu alma şansına sahip olurlar." diye tamamladı.AA