Hatay Afet Koordinasyon Merkezinde konuşan, İçişleri Bakan Yardımcısı İsmail Çataklı, İP'in İskenderun'da kurduğu sahra hastanesinin başhekimi Hasan Sami Özvarinli'nin "Hatay'da salgın var" iddiasına yanıt verdi. Kent genelinde yaşam alanlarının tamamına su verilerek şok klorlama işlemlerinin düzenli olarak yapıldığını, 3 bin 159 WC, bin 434 duş konteynerin kurulduğunu belirten Çataklı, gıda güvenliği ve hijyenin sağlanması amacıyla icap eden tüm çalışmaların da titizlikle yerine getirildiğini söyledi. Çataklı, Hatay il düzeyinde vaka sayıları geçen yıla benzer düzeyde olduğunu vurgulayarak, salgın durumunun asla söz konusu olmadığını, iddiaların gerçek dışı ve provokasyon amaçlı olduğunu ifade etti.
"BİR SALGIN ASLA SÖZ KONUSU DEĞİLDİR, İDDİALAR GERÇEK DIŞI VE PROVOKASYON AMAÇLIDIR"
Hasan Sam Özvarinli'nin iddialarının gerçek dışı olduğunu söyleyen Çataklı, "Maalesef bir siyasi parti destekli, sağlık alanında yalan üzerinde yalan haber üzerinden bir provokasyon ile karşı karşıyayız. Biz böyle büyük bir afet karşısında insanlarımıza herkesin yardım etmesi için tüm çağrılarımızı yaparken ve onlara destek verirken ne yazık ki Hatay ilinde büyük bir salgın olduğuna dair, bizce hekimliğinin de sorgulanması gereken bir kişi tarafından, yalan ve provokasyon amaçlı bir açıklamada bulunulmuştur. Konuya ilişkin olarak Hatay Valiliğimizce yazılı bir açıklamada yapılmıştır. Hatay genelinde yaşam alanlarının tamamına su veriliyor, şok klorlama işlemleri düzenli olarak yapılıyor. İlave olarak enkaz alanlarının yoğun olduğu yerlerde de suya erişimin kolaylaştırılabilmesi amacıyla 408 çeşmenin yapımı tamamlandı ve insanlarımız buralardan istifade edebiliyor. Yine bugüne kadar 616 TIR, ki bu yaklaşık 15 milyon litre ediyor, su dağıtımını da gerçekleştirdik ve bir taraftan buna devam ediyoruz. Önümüzdeki dönemde de doğabilecek ihtiyaç için gerekli planlamalar yapıldı. Bu kapsamda da bir sıkıntımız gözükmüyor. Hatay genelindeki çadır kent ve konteyner kentlere 3 bin 159 WC, bin 434 duş konteyneri kuruldu. Bunların temizliği de düzenli olarak 163 personel eliyle yapılıyor. Birçok belediyemiz de bu çalışmalara destek veriyor. Ayrıca çadır kent ve alanlarında bin 241 çamaşır makinası ve 840 kurutma makinesi kuruldu ve buralarda kalan afetzedelerimiz çamaşır yıkama ihtiyaçlarını giderebiliyorlar. Ki bu sayılara sivil toplum kuruluşları eliyle getirilen kurulan çamaşır makina kurutma makinaları dahil değil. Onları da eklediğiniz zaman daha büyük bir sayıya ulaşıyoruz. Yine Hatay genelinde 80 araç ve 237 personel ile ilaçlama ve dezenfeksiyon çalışmaları da devam ediyor. Gıda güvenliği ve hijyenin sağlanması amacıyla icap eden tüm çalışmalarda titizlikle yerine getiriliyor. Hem Sağlık Bakanlığımız eliyle, hem Tarım Bakanlığımız eliyle. Uzman ekiplerce şahit numuneler düzen olarak alınıyor. Bu numuneler frigolu araçlarda 3 gün boyunca muhafaza ediliyor. Gerek kamu kuruluşlarımızın, gerek belediyelerimizin, gerek sivil toplum kuruluşlarımızın, gerekse gönüllülerimizin özverili olarak yürüttüğü gece gündüz demeden, aralıksız yürüttüğü bu çalışmalar sayesinde Hatay il düzeyinde vaka sayıları geçen yıla benzer düzeydedir ve bir salgın kesinlikle söz konusu değildir. Bir artış söz konusu değildir. Bir salgın asla söz konusu değildir. Bölgede büyük bir salgın olduğuna dair iddialar gerçek dışı ve yalandır, provokasyon amaçlıdır" dedi.
"DÜNYANIN HER YERİNDEN İNSANLAR ULAŞMAYI BAŞARMIŞTIR, ANKARA'DAKİLERİN NASIL ULAŞAMADIKLARINI BİLMİYORUZ"
İsmail Çataklı, Mansur Yavaş'ın AFAD'a ulaşamadığı yönündeki açıklamasına ilişkin ise, "Afetin olmasıyla birlikte deprem anının hemen akabinde 4'üncü seviye ilan ettik ve uluslararası yardım çağrısında bulunduk. Bununla da kalmadık, 81 il valiliğimize yazılar gönderdik. Tüm itfaiye, STK, gönüllülerin ivedi bölgeye sevk edilmesi sonra tek tek herkesi de aradık. Bunun sonucunda deprem bölgesinde hiçbir ayrım gözetmeksizin, tüm belediyelerimiz ki bu sayı 800'ün üzerindedir, 636'sı ulusal, 181'i uluslararası sivil toplum kuruluşlarımız, on binlerce gönüllümüz afet bölgelerine ulaşmıştır. Dünyanın her yerinden insanlar ulaşmayı başarmıştır, Ankara'dakilerin nasıl ulaşamadıklarını bilmiyoruz. Canla başla çalıştılar ve halen de çalışmaya devam ediyorlar. Bir can bile kurtarabilmek için mücadele edilen yerde siyaset düşünmekten çok daha önemli işler var ve biz bunun mücadelesini veriyoruz. Bir an önce asrın felaketindeki yaraların sarılması, insanlarımızın güvenli ve huzurlu hayatlarına yeniden dönebilmesi için hiçbir ayrım gözetmeksizin bütün paydaşlarla yoğun bir çalışma yürütüyoruz. Bu yaşananları siyasete alet etmek, siyasete çekmeye çalışmak ve siyasi malzeme haline getirmek ne kadar doğru? Bunu hem kamuoyunun takdirine bırakıyoruz hem de Allah'a havale ediyoruz. Allah ıslah etsin diyoruz" ifadelerini kullandı. İHA