Mohamed, Somali'ye ve ülkesi ile Türkiye arasındaki ilişkilere dair değerlendirmede bulundu.
Türkiye ile Somali arasındaki ilişkilerin Osmanlı Devleti dönemine kadar uzanan derin köklere sahip olduğunu belirten Mohamed, 16. yüzyıldan itibaren, bu ilişkilerin ticaret ve Osmanlı'nın Somali ile çevresindeki bölgelere sağladığı destekle özellikle güçlendiğini dile getirdi.
Mohamed, Somali'nin bağımsızlığından 20 yıl sonra 1980'de Ankara'da ilk büyükelçiliğini açtığını ve ardından 1987'de Cumhurbaşkanı Siad Barre'nin Türkiye'ye resmi ziyarette bulunduğu hatırlattı.
Ülkesinin tarih boyunca yaşadığı zorluklara değinen Mohamed, 2011'de Somali'nin yüzyıllardır karşılaştığı en kötü kuraklıklardan birinde, Türkiye'nin yardım elini uzattığını anımsattı.
Bu bağlamda Mohamed, Somali Cumhurbaşkanı Hasan Şeyh Mahmud tarafından Türkiye'ye büyükelçi olarak atanmanın kendisi için büyük bir onur olduğunu söyledi.
2011'de Erdoğan'ın ziyareti ilişkilerdeki dönüm noktası oldu
2011'de o dönem başbakanlık görevini yürüten Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Somali'ye yaptığı tarihi ziyaretin Türkiye-Somali ilişkilerinde dönüm noktası olduğunu vurgulayan Mohamed, bu ziyarette, kısa vadeli planlardan ziyade uzun vadeli yapısal stratejileri önceliklendiren, Somali devletinin hem sivil hem de askeri kapasitesinin yeniden inşasını içeren yeni mekanizmalar kurulduğunu anlattı.
Mohamed, bu ziyaretle iki ülke arasında kalıcı bir bağ kurulduğunu, Somali-Türkiye ilişkilerinin önemli ölçüde güçlendiğini ve Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Somali'de en çok takdir edilen küresel devlet adamı haline geldiğini kaydetti.
Bu dönemde Türkiye'nin Somali'nin sorunlarına, Türk devlet kurumları ve sivil toplum kuruluşlarının dahil edildiği yeni bir yaklaşımla çözümler getirmeye başladığını söyleyen Mohamed, ilk aşamada insani yardım çalışmalarının Somalililerin öncelikli yaralarının iyileştirmesine yardımcı olduğunu dile getirdi.
Söz konusu bu çabaların devlet inşa sürecini hızlandırdığını ve Türkiye'nin bu sürecin her aşamasında Somali'ye destek verdiğini, Somali'nin toparlanmasında diğer bir kilit unsurun da askeri kapasitenin yeniden inşası olduğunu belirten Mohamed, "Türkiye bu konuda öncü rol oynadı. TURKSOM Askeri Eğitim Üssü kuruldu. Binlerce Somalili genç burada askeri eğitim aldı. Bu eğitimli ve donanımlı askerler, bugün terörle mücadelede ön saflarda yer almakta ve vatanlarını savunma görevlerini yerine getirmektedir" ifadelerini kullandı.
Mohamed, ayrıca 2011'den bu yana, binlerce Somalili öğrencinin Yurtdışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkanlığı (YTB) aracılığıyla ya da kendi imkanlarıyla Türkiye'de eğitim gördüğünü, bu öğrencilerin daha sonra ülkelerine dönerek yeniden yapılanma sürecine katkıda bulunduğunu ve bugün Türkiye mezunlarını Somali'de her sektörde görmenin mümkün olduğunu anlattı.
"Türkiye, artık Somali'nin en önemli siyasi, askeri ve ekonomik müttefiki"
Mohamed, Somali'nin Türkiye ile ilişkilerinin tüm Somalililer için partiler üstü bir mesele olduğunu vurgulayarak, "Türkiye, artık Somali'nin en önemli siyasi, askeri ve ekonomik müttefikidir. Bu ittifakın en önemli göstergesi ise yakın zamanda imzaladığımız Savunma ve Ekonomik İşbirliği Çerçeve Anlaşmasıdır." diye konuştu.
Bu tarihi anlaşmanın Türk ve Somalili halklar arasında yeni bir dönemin başlangıcı olduğuna işaret eden Mohamed, anlaşmanın uygulanmasıyla, ekonomik ve askeri ilişkilerin derinleşeceğini, karşılıklı saygı ve güven temelinde yeni bir seviyeye taşınacağını belirtti.
Mohamed, özellikle Türkiye'nin, Somali Deniz Kuvvetleri'nin yeniden yapılandırılması ve eğitimi konusunda vereceği desteğin çok önemli olduğunu, bu desteğin Somali'nin sularındaki kontrolü yeniden kazanmasına ve korsanlık ile kaçak balıkçılık dahil yasa dışı faaliyetlerle etkin bir şekilde başa çıkmasına yardımcı olacağını aktardı.
Türkiye'nin askeri ve sivil teknik desteğinin sadece Somali'nin istikrarına ve ekonomik refahına katkıda bulunmakla kalmayacağına dikkati çeken Mohamed, aynı zamanda bölgenin güvenliği ve refahını da destekleyeceğini söyledi.
Mohamed, Somali'nin jeopolitik konumunun küresel güvenlik ve ticaret için kritik öneme sahip olduğunu kaydederek, "Türkiye'nin desteği dünya barışı ve refahı üzerinde olumlu bir etki yaratacaktır" dedi.
Birleşmiş Milletlerin silah ambargosunun kaldırılmasının bölgesel güvenlik ve istikrarı destekleyen büyük bir gelişme olduğunu dile getiren Mohamed, Somali'nin artık hem ülke içinde hem de uluslararası arenada daha aktif ve etkili bir rol oynadığına işaret etti.
Türkiye ile Somali arasındaki ekonomik ilişkiler
Mohamed, Hint Okyanusu ve Aden Körfezi ile çevrili stratejik konumunun Somali'yi Doğu ve Orta Afrika'ya açılan bir kapı haline getirdiğini, güçlü sanayisi ve büyüyen ekonomisiyle Türkiye'nin Somali ile güçlü ilişkilerinin diğer ülkelerle ticaret için de fırsat oluşturacağını söyledi.
Somalililerin Türkiye'ye karşı olumlu bir algıya sahip olduğunu vurgulayan Mohamed, "Hem Somali hem de Türk halkı ortak bir tarih ve kültürel bağları paylaşmaktadır. Somali'yi temsil eden bir büyükelçi olarak, bu fırsatları her iki halkın yararına somut gerçekliklere dönüştürmeye kararlıyım" dedi.
Mohamed, Türkiye ile Somali arasındaki ekonomik ilişkilerin son yıllarda önemli ölçüde büyüdüğünü ve 2011'den bu yana Türkiye'nin Somali'nin en önemli ticaret ve kalkınma ortaklarından biri haline geldiğini dile getirdi.
Türkiye'nin Mogadişu Havalimanı ve Limanı'nın yeniden inşası gibi büyük altyapı projelerine yatırım yaptığını ve ikisinin de Türk şirketlerce yönetildiğini hatırlatan Mohamed, Türk şirketlerin inşaat, toptan satış ve imalat sektörlerinde de oldukça aktif olduğuna dikkati çekti.
Mohamed, Somalililer için ürün tedarik zincirlerinde akla gelen ilk ülkenin Türkiye olduğunu ve Somalili iş insanlarının mal ve hizmet ihtiyaçları için sıklıkla Türkiye'ye başvurduğunu anlattı.
Somali'nin Türk yatırımcılar için çeşitli fırsatlar sunduğunu belirten Mohamed, yeni imzalanan Savunma ve Ekonomik İşbirliği Çerçeve Anlaşması'nın daha fazla fırsat getirmesinin beklendiğine değindi.
Büyükelçi Mohamed, zengin tarım arazilerinin Türk çiftçilerin ve teknoloji transferinin desteğiyle daha verimli hale gelebileceğini ve böylece ülkenin gıda güvenliğini artırarak sürdürülebilir kalkınmasına katkıda bulunulacağını ifade etti.
"Türkiye'nin (Gazze'de) bu vahşeti sona erdirmek için gösterdiği çabaları takdir ediyoruz"
Mohamed, Gazze'de büyük bir insani trajedi yaşandığını anımsatarak, İsrail'in saldırılarının başladığı andan itibaren Somali'nin bu vahşeti ve trajediyi sona erdirmek için uluslararası düzeyde aktif olarak çalıştığını söyledi.
BM ve İslam İşbirliği Teşkilatı aracılığıyla, Gazze'de kaybedilen masum hayatlar için seslerini yükselttiklerini belirten Mohamed, "Çok sınırlı imkanlarla yaşayan Somali halkı ekmeğini Gazze'deki kardeşleriyle paylaşma isteğini; kendi imkanları çapında kampanyalar düzenleyerek, para toplayarak gösteriyor. Bu da Filistin halkıyla olan dayanışmamızın derinliğini anlamak açısından önemlidir. Türkiye'nin bu vahşeti sona erdirmek için gösterdiği çabaları takdir ediyoruz ve elimizden gelen tüm desteği sağlamaya çalışıyoruz." değerlendirmesinde bulundu.
Türk kültürüne ve tarihine derin ilgi
Çeşitli nedenlerle uzun yıllardır Türkiye'ye seyahat ettiğini, Türk kültürüne derin bir ilgi duyduğunu ve Türk mutfağının sayısız lezzetli yemekle dolu olduğunu anlatan Büyükelçi, Türkiye'nin her bölgesinin kendine özgü gelenekleri olduğunu ve Türk halkının misafirperverliğinin kendisini her zaman derinden etkilediğini belirtti.
Türkiye'nin hangi şehrine giderse gitsin, her zaman yakın ilgi ve alaka gördüğünü ifade eden Mohamed, "Dünyanın başka yerlerinde nadiren rastlayacağınız şekilde, tanıştıkları anda size çay veya kahve ikram etmek ve sohbet etmek isteyen insanlarla karşılaşmak gerçekten özel bir durum. Türk halkının misafirperverliği bana kendimi evimde gibi hissettiriyor" dedi.
Mohamed, dünya tarihine ve özellikle de Türk tarihine ilgisi olduğuna değinerek, Türkiye'de yaşamanın onun için büyük bir fırsat olduğunu ve dünya tarihi açısından öneme sahip birçok tarihi yeri ziyaret etme imkanı bulacağını dile getirdi.
Türkiye'nin coğrafyasına da derin bir hayranlık duyduğunu söyleyen Mohamed, "Trabzon'un yemyeşil yaylalarından, Nevşehir'in büyüleyici peri bacalarına ve Antalya'nın masmavi sularına kadar Türkiye'nin her köşesi benzersiz bir güzellik sunuyor" ifadesini kullandı.
Büyükelçi Fathudin Ali Mohamed, futbola derin bir tutkusu olduğunu ve Türkiye'deki favori futbol takımının Trabzonspor olduğunu sözlerine ekledi.