Türk Eğitim Sen ve Uluslararası Avrasya Eğitim Sendikaları Birliği (UAESEB), “Ziya Gökalp’in Vefatının 100. Yılı Anısına” 5. Uluslararası Türk Dünyası Eğitim Bilimleri ve Sosyal Bilimler Kongresi’ni 21-24 Kasım 2024 tarihleri arasında Antalya’da gerçekleştirdi. Kongrede, 47 ülkeden 1.574 bilim insanı ve eğitimci bir araya geldi.
Kongrede; Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Sadık Gardiyanoğlu, UAESEB Üyesi Kuruluşların Genel Başkanları ve Temsilcileri, Dekanlar, Genel Merkez Yöneticileri ve çok sayıda katılımcı da hazır bulundu.
KAPSAMLI PANELLER VE EĞİTİM SEMİNERLERİ
Kongreye, 47 ülkeden 1.574 bilim insanı ve eğitimci katıldı.
“Ziya Gökalp”, “Gazi Mustafa Kemal Atatürk”, “Gaspralı İsmail Bey”, “Ahmed Cevad”, “Aliye İzzet Begoviç”, “Mahdumkulu”, “Dede Korkut”, “Rauf Denktaş”, “Hoca Ahmet Yesevi”, “Erol Güngör”, “Dr. Sadık Ahmet”, “Cengiz Aytmatov”, “Prof. Dr. Hanefi Bostan” adına düzenlenen oturumlarda 1.119 bildiri sunuldu. Eş zamanlı olarak “Türkiye Yüzyılına Stratejik Bakış” Paneli, Cumhuriyetin İkinci Yüzyılına Doğru Türk Eğitim Sistemi” Forum’u düzenlendi. “Nitelikli Dergilerde Yayın: Bu Fikir Nereden Çıktı?” eğitim semineri yapıldı.
Kongrede, yüz yüze olarak 13 oturum, 11 farklı salonda eş zamanlı, çevrim içi ise 10 salonda 13 paralel oturumla toplam 196 etkinlik yapıldı. Kongrenin oturum salonlarına, Türk devletlerinin başkentleri ve tarihi yerlerinin isimleri verildi. Oturumlar, Türk tarihinin zirve şahsiyetlerine ithaf edilirken her bir etkinlik, şehit öğretmenlerimiz ve kahramanlarımız anısına düzenlendi.
Türk Devletleri Teşkilatı, bu birlikteliği daha da güçlendirmek için eğitimden ekonomiye, kültürden teknolojiye pek çok alanda köprüler kurarak devletlerimiz arasındaki siyasi, ekonomik ve kültürel yakınlaşmayı koordine etmektedir.
Kongrenin açılış konuşmasını yapan Türk Eğitim Sen Genel Başkanı Talip Geylan, Türk Dünyası Eğitim Bilimleri ve Sosyal Bilimler Kongresinin Türk bilim hayatına ve insanlığa hayırlar getirmesini temennisinde bulundu.
“TDT’NİN VİZYONU GELECEĞİ İNŞA EDİYOR”
Türk Dünyası’nın, farklı coğrafyalarda yaşamış olsa da ortak tarih, dil ve kültür mirasına sahip kandaş, soydaş, kardeş ve akraba bireylerden oluştuğunu söyleyen Geylan, “Bugün burada, bu mirasın ışığında toplanmış bulunuyoruz. Türk Dünyası’nın günümüzdeki durumu, ortak tarih ve kültürel değerlerin ışığında, geçmişin izlerini geleceğe taşıyan bir bağ niteliğindedir. Türk Devletleri Teşkilatı, bu birlikteliği daha da güçlendirmek için eğitimden ekonomiye, kültürden teknolojiye pek çok alanda köprüler kurarak devletlerimiz arasındaki siyasi, ekonomik ve kültürel yakınlaşmayı koordine etmektedir. Türk Devletleri Teşkilatı’nın vizyonu, insani değerlerin hâkim olduğu bir geleceği inşa etmektir. Macaristan’ın ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin gözlemci üye olarak katılımı, bu teşkilatın uluslararası boyutunu genişletirken, Kıbrıs Türklerinin, Doğu Türkistan Türklerini de inşallah haklı davasının dünya çapında duyurulmasına katkı sağlayacaktır. Teşkilat, barış ve istikrarın teminatı olarak bölgesel sorunlara karşı ortak bir duruş sergilemekte ve bu duruşu Karabağ zaferi gibi somut başarılarla pekiştirmektedir. Türk Dünyası’nın bu birlikteliği, kendi sınırlarını aşan bir güç haline gelmiş, küresel dengeler etkin bir potansiyele ulaşmıştır.” şeklinde konuştu.
TÜRK DÜNYASI İÇİN ORTAK ALFABE ÇAĞRISI
Ortak alfabe, sadece dil birliğini sağlamakla kalmayacak, aynı zamanda eğitimden kültüre, ticaretten teknolojiye kadar pek çok alanda daha yakın iş birliklerine zemin hazırlayacaktır.
Ortak alfabe ile ilgili de önemli açıklamalar yapan Genel Başkan Geylan, ortak alfabenin, sadece dil birliğini, aynı zamanda eğitimden kültüre, ticaretten teknolojiye kadar pek çok alanda daha yakın iş birliklerine zemin hazırlayacağını söyledi.
Genel Başkan Geylan, “Türk Devletleri Teşkilatı’nın attığı adımlar, diasporada yaşayan Türkler dahil Türk milletinin fertleri arasındaki siyasi, ekonomik ve kültürel yakınlaşmayı artırmış, ortak bir alfabe üzerinde ittifak etme kararı, iletişimimizi daha da güçlendirmiştir. Ortak alfabe, sadece dil birliğini sağlamakla kalmayacak, aynı zamanda eğitimden kültüre, ticaretten teknolojiye kadar pek çok alanda daha yakın iş birliklerine zemin hazırlayacaktır. Türk Eğitim-Sen ve UAESEB olarak bu süreci destekliyor, gelecek nesillere daha güçlü bir bağ kurmalarını sağlayacak bir miras bırakmak için çalışıyoruz.” diye konuştu.