Bu yeni sistemde tüketici görünümlü dolandırıcı, elindeki ürünü paraya çevirmek isteyen gerçek tüketiciyi dolandırıyor. Bu dolandırıcılık çeşidinde, kullanmadığı ürünü satmak isteyen kişi, e-Ticaret sitelerine üye olup ikinci el ürünü yüklüyor. Dolandırıcı şahıs, mümkün olan en pahalı ürünü satın almak istiyor, parasını ödüyor ve ürün satıcı tarafından kargoya veriliyor. Buraya kadar her şey normal. Sipariş ettiği ürünü alan kötü niyetli kişi, yani dolandırıcı ‘Ben bunu beğenmedim’ diyerek iade talebinde bulunuyor. Aracı durumdaki e-Ticaret sitesi talebi alıyor, kötü niyetli kişi iade sırasında aldığı ürünü değil, bir paçavrayı pakete koyup kargoya veriyor. Kendi ürününün geri geldiğini zanneden satıcı kişi de paketi açtığında bir bez parçasıyla karşılaşıyor. Tabii bu sırada ürünü teslim almış göründüğü için alıcı gibi davranan dolandırıcının parası hesaba iade ediliyor. Böylece dolandırıcı kişi hem parasını alıp hem ürüne sahip olurken, satıcı ise bu alışverişte sadece ‘kaybeden’ taraf oluyor. Sahibinden.com, Trendyol, Dolap, Gardrops, Letgo gibi tanınmış şirketler de bu tür dolandırıcılıklara karşı iki tarafın da hakkını koruyacak sistem üzerinde çalışma yapacaklarını ifade ediyor.
KARGO ŞİRKETİ DE SORUMLU OLMALI
Bu örnekte kötü niyetli olan taraf, müşteri görünümünde. Ancak yine iade halinde ‘Bu benim gönderdiğim ürün değil’ iddiasında bulunabilir, hatta kargo paketinin içine kendisi bir bez parçası koyarak fotoğraf ya da video çekebilir. Bir başka deyişle alan da satan da dolandırıcı olabilir. Tüketici hakları savunucusu uzmanlar “Bu alışverişte iki tarafı da koruyan sistem şart. Burada yapılacak en doğru şey kargo şirketini sisteme dahil etmek. Kargo şirketi, teslim aldığı ürünü fotoğraf ya da bir kodla alacak ve teslim edecek” diyerek bir yöntem önerisinde bulunuyor.