YILDIRAY ÇİÇEK / TÜRKGÜN
Önemli olayların yaşandığı vakitlerde bazen bir söz, bir davranış, bir sembol olayların seyrini değiştirme açısından veyahut toplumun bilinçlenmesi, algısını açması açısından etkili olmaktadır. MHP Lideri Sayın Devlet Bahçeli’de, milli davalarda ve toplumsal olaylarda eylemleri ve söylemleriyle olayların seyrini hep değiştiren ve etkileyen bir lider olmuştur.
Geçmişte bunun birçok örneği vardır.
Ermeni ve Rumların hak iddia ettiği bir dönemde, Sultan Alparslan’ın 1071’de fethettiği ve oradaki katedrali camiye çevirdikten sonra Cuma Namazını kıldığı yer olan Ani Harabelerine giderek Fethiye Camii’nde büyük bir cemaatle cuma namazı kılması…
Barzani yönetimindeki peşmerge çetelerinin, Türkmenler üzerinde baskı ve zulümlerini artırdığı 2012 yılında Kerkük’e gitme kararı alması…
Yine Barzani’nin bağımsızlık referandumu yapmaya kalkıp Türkmen topraklarını gasp etmeye çalıştığı 2017 yılında “En az 5 bin ülkücü gönüllü, başta Kerkük olmak üzere, Türkmenlerin yaşadığı Türk kentlerindeki varlık, birlik ve dirlik mücadelesine katılmak üzere hazır beklemektedir. Kararımız kesin, duruşumuz net, sözümüz senettir.” açıklaması yaparak dostlara güven, düşmana korku olması...
Türk Ordusu’nun Zeytin Dalı Operasyonu’nu engellemeye çalışanların arttığı bir dönem “Gerekirse ben de bozkurt gibi en önde Afrin'e giderim, seve seve canımı feda ederim.” açıklamasını yaparak hem hükümetin terörle mücadele kararlılığını desteklemesi hem de mücadele eden Türk Ordusuna moral vermesi…
Çözüm sürecinin geveze Başbakanı Ahmet Davutoğlu’nun “Buyurun gidin bu söylediklerinizi Tunceli’de söyleyin cesaretiniz ve yüreğiniz varsa” sözünden sonra Tunceli’ye giderek “1937-38’de Tunceli’de baş gösterenler isyandır. Bu isyana karışanlar da devrin bölücü teröristleridir.” diyerek haykırması…
Vereceğimiz örnek elbette çok ama geçtiğimiz günlerde yayınlanan “Kıbrıs Türk’tür” temalı videosu ile Türkiye ve dünyada gündem olmuştur.
Birleşmiş Milletler Barış Gücü’nün, Kıbrıs’ta Yeşil Hat üzerindeki Pile Köyü’ne ulaşımı kolaylaştırmak için hazırlanan yol projesine engel çıkarma küstahlığına “Türkiye, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti ile güçlü dayanışmasını sonuna kadar sürdürecek, dostluk ve kardeşlik köprülerini titizlikle koruyacaktır. “İçerikli bir yazılı açıklama yaptıktan sonra, MHP’nin sosyal medya sayfasından yayınlandığı “Kıbrıs Türk’tür” başlıklı video yayınlaması tüm dikkatleri KKTC’deki gelişmelere odaklamıştır.
MHP Lideri Sayın Devlet Bahçeli'nin, fonda Zeki Müren'in "Ağlama sevdam" şarkısıyla, elinde tespihle, ayağında çizmeyle makam odasında tur atarken çekilen ve video başlığına “Kıbrıs Türk’tür” cümlesini eklemesinden sonra yayınlanan bu videonun sembolleri ve anlam içeriği gündemde fırtına etkisi yaratmıştır. Makam odasındaki “Çizmeli Atatürk heykeli” de aziz bir ruhun yaşamasının milli sembolü olarak yerini almıştı.
Atatürk demişken… Onun düşmanlara verdiği “Çizmeli” mesajları nasıl unutulur ki? Mustafa Kemal Atatürk'ün 1934'te, Antalya'nın kendilerine verilmesini isteyen İtalyan Büyükelçisi'nden müsaade isteyip mareşal kıyafetini ve çizmesini giyip geri geldikten sonra, "Buyurun, şimdi sizi dinliyorum" demesi ve daha sonra Hatay meselesinde Atatürk'ün, Fransız Büyükelçi ile Hatay konusunu görüşürken de "Bana çizmelerimi yeniden giydirmeyin." ifadesini kullanması da tarihe 'Hatay için gerekirse yeniden savaşırım' mesajı olarak kaydedilmişti.
MHP Lideri Devlet Bahçeli’nin çizmeli “Kıbrıs Türk’tür” mesajı da bu ruhun yaşatılmasıdır.
Tarihte Kıbrıs ambargosunu protesto etmek için, NATO'ya madalyalarını iade eden, Kore gazilerine kendi imkânlarıyla, üzerinde Bozkurt olan Kore Harp Madalyası hediye eden Zeki Müren’in eserinden bir parçanın kullanılması da bir hatırlatmanın fazileti olmuştur. Türk milleti için, Ülkücüler için Kıbrıs bir sevdadır. “Ağlama Sevdam” içinde de nice mesajlar barınmaktadır.