Yıldıray Çiçek / TÜRKGÜN
Geçtiğimiz günlerde, Türkiye’nin en kısa ama çok güldüren komedi sahnesi vizyona girdi. Başrolde Kemal Kılıçdaroğlu, yardımcı rollerde de menfaat kıraathanesinden seçilmiş figüranlar vardı. 20 saniyelik bu film, dünyada da kendi dalında bir yarışmaya girse inanın en büyük komedi ödülünü alır. Filmdeki replik ses “Bozkurt Kemal, Bozkurt Kemal, Bozkurt Kemal” idi. Ne diyelim son yıllarda hiç böyle gülmemiştik, bizi kısa bir filmle saatlerce güldürdünüz. “Bozkurt Kemal” sloganı o kadar komik oluyordu ki, sloganı atan da, orada sloganı duyanlar da şaşkınlık yansıtan bir sırıtma sergiliyorlardı.
Kemal Kılıçdaroğlu’ndan “Bozkurt Kemal” yaratan siyaset düzenbazları daha kimlerden neler yaratmaz ki…
Kılıçdaroğlu bu yaştan sonra siyaset soytarılarının elinde kendini niçin oyuncak ediyorsun?
Neysen, niye o olma yolunda omurgalı durmuyorsun?
CHP Genel Başkanı olduğun günden bugüne her eylemin, söylemin Türk milliyetçilerinin, Ülkücülerin düşünce ve fikirlerinin tamamen zıddına, vatana ihanet olacak boyutta iken “Bozkurt Kemal” nedir yahu?
Terör örgütü PKK’nın siyasi uzantı HDP ile 2015 yılından itibaren çok açık iş birliği ve ittifak yaparken, PKK’lılara dokunulduğunda “Evladına” dokunulmuş gibi davranırken “Ben de Ülkücüyüm, ben de milliyetçiyim”, “Ben çok iyi Ülkücüyüm, ben çok iyi milliyetçiyim” konuşmalarını yaparak kendini niçin bu kadar düşürüyorsun Kemal Kılıçdaroğlu?
Türkiye’nin bir tane milli davasında ülke menfaatleri için duruş gösteremeyen, hep düşman safından seslenen Kemal Kılıçdaroğlu’na “Bozkurt Kemal” diye bağırmak inanın itlikten başka bir şey değildir.
Sözleri merhum Dilaver Cebeci’ye ait olan ve sanatçımız Atilla Yılmaz’ın seslendirdiği “Çağrı” isimli eserde ne diyor? İtten kurda fayda gelmez/ Gelir mi bozkurt, gelir mi?
Hatırlayın, FETÖ AKP iktidarıyla iç içe olduğu günlerde FETÖ “Bağımsız Ülkücüler” adı altında yapılar kurmuş, bunları da AKP iktidarı içinde kendi menfaatleri için kullanmıştı. Bu kullanışı da en yoğun 12 Eylül 2010 referandumu döneminde ve Kürt açılımı yapıldığı günlerde göstermişti. FETÖ AK Parti bünyesinden ayrılıp CHP’ye yanaştığı günden itibaren de aynı taktiği CHP içinde gösteriyor. “Ülkücüler CHP’ye destek veriyor” propagandaları da, “Bozkurt Kemal” soytarılıkları da hep böyle bir planlı tiyatrodur. PKK ve FETÖ’ye çok yakın bir politika uygulayan Kemal Kılıçdaroğlu ara sıra “Ben de Ülkücüyüm, ben de milliyetçiyim” diyerek bunları yemlemektedir.
“Bu ülkede Kürt sorunu var, bunu meşru gördüğümüz HDP ile çözeceğiz” diyen, HDP ile anayasa taslakları hazırlayan, “Türkiye’yi Demirtaş ile birlikte inşa edeceğiz” diyen, “HDP ile görüşüyoruz, tarihin bize yüklediği misyon var” diyen, Türk ordusunun terör örgütlerine yönelik operasyonlarına takoz olmaya çalışan Kemal Kılıçdaroğlu’na “Ülkücü-Milliyetçi” kimliği kullanarak destek veren kim varsa katıksız haysiyetsiz ve alçaktır. Bu haysiyetsiz adamlar, “Ben CHP’nin bu politikalarını çok beğeniyorum. Benim bundan sonra tek kimliğim CHP’lilik” dese CHP içinde bile adam yerine konulmayacağını bildiği için hâlâ MHP ve Ülkücülük kimliğini kullanıyorlar. FETÖ görev bölgesi olarak CHP’yi ve ittifak ortaklarını işaretlediği için bunlar buralarda kuyruk sallayarak geziyorlar. Kemal Kılıçdaroğlu bir gün “Selahattin Demirtaş’ı cezaevinde en çok CHP’li milletvekilleri ziyaret etti” demişti. Kılıçdaroğlu’nda zerre kadar adamlık varsa ondan bir isteğimiz var, yanına “Biz Ülkücüyüz, biz milliyetçiyiz” diyen kim varsa bunların tamamını terörist Demirtaş’a ziyarete göndermesini istiyoruz. Hadi Bozkurt Kemal, sana bu sloganları layık görenleri Mansur aktarmalı Ekrem’in otobüsleriyle Demirtaş’ın yanına gönder. Bu embesiller terörist Demirtaş’a bile “Bozkurt Demirtaş” sloganları da atacaktır.
Ah Bozkurt Kemal ah…
Sen ve yardımcı figüranların olmasa biz neye güleceğiz?
Komedyen Cem Yılmaz, Şahan Gökbakar artık CHP adına siyaset yapıyor, sen ise CHP adına komedi filmi çeviriyorsun…
“Bozkurt Kemal…”
Ne güldürdünüz be…