Yıldıray Çiçek / TÜRKGÜN
Gece sanatçılarla ilgili iç sayfa yazımı yazarken sosyal medyada birinin tepki gösterdiği bir sosyal medya paylaşımına denk geldim. Tepki gösterilen yer ise “Kazdağları İstanbul Dayanışması” adı altında çevreci, doğacı gözüken bir oluşum… Tepki gösterilen bu oluşumun sayfasına girip paylaşımlarına baktım.
“Kazdağları İstanbul Dayanışması” adı altında faaliyet gösteren oluşumun “Savaşa Hayır” etiketiyle, Türk ordusunun geçtiğimiz gece Irak’taki PKK kamplarını ağır bombardımana tutmasına yönelik “Türkiye Mahmur, Şengal ve Derik’e hava saldırısı düzenledi. Çok sayıda yaralı ve can kaybı var. Savaşlar en büyük ekolojik yıkımları beraberinde getirir! Bu vahşete, insanlık dramına, ekolojik kırıma sessiz kalanlardan olmayacağız, olmayalım!“ tepki mesajlarını gördüm.
Bu mesaj çok net gösteriyor ki, “Kazdağları” dayanışması değil, “Kandildağları” dayanışması bu… PKK’yı bu derece açıktan savunmak ve korumaya çalışmak gerçekten büyük cesaret.
Bu paylaşımlarına karşı ben de “Terör örgütü PKK” Ateşin Çocukları” sıfatını kullanarak orman yaktığında, asker ve polis şehit ettiğinde, masum insanları öldürdüğünde gösterdiğiniz tepkiye bir örneğiniz var mı? Ekoloji sizin gibi yaratıkları kabul ediyor mu? PKK’lılar ile sizin gibi yaratıkların ortak noktası ne?” tepkisini gösterdim. PKK’ya karşı yapılmış bir operasyona bu derece karşı çıkan birileri PKK terörünü eleştirebilir mi?
Doğa, çevre, tabiat, ekoloji masalları anlatıyorlar ama PKK’nın yaktığı ormanlara yönelik bir tane tepki gösteremediler. Israrla göstermelerini istedim. Ama nafile çaba olarak kaldı bu.
Oysa PKK “Kürt ile barışmayan Kaz dağlarını kaybeder” diye Türkiye’yi tehdit etmişti. Ve Kazdağları’nda da yangın çıkarmışlardı.
“Kazdağları” adını doğa, çevre, tabiat, ekoloji maskesiyle kullanan bunlar buradaki tehdit ve yangın ilişkisinde bile PKK’ya tepki gösterememiştir.
Orman yakan bir terör örgütüne sahip çıkan sözde doğacı, çevreci oluşum olabilir mi?
Türkiye’de böyle bir oluşum kurup, Irak’taki PKK kamplarını savunacak, Türk ordusuna “vahşet” yapıyor imasında bulunacak bir oluşum olsa olsa Kandil artığıdır. Türk ordusunun operasyonuna dayanamayıp çevreci maskesini birden çıkarıp, anında kanlı maskeyi takan bu “Kandildağları” oluşumu mercek altına alınmalıdır. Türk ordusunun terör örgütüne yönelik operasyonunu vahşet ve ekolojik yıkım olarak gösteren bu oluşum Türk Tabipleri Birliği gibi, Mimarlar Odası vb. maskeli bir yapıdır. Özü PKK ama maskesi sağlık, mimar, çevre olan bu oluşumlara artık Türk devleti gereken neşteri vurmalıdır.
Bu ihanetin zehirli sarmaşık gibi Türkiye’yi sarmaması için teşhisi yapılmış tedavi metoduna geçilmelidir. Bunların terör örgütü PKK’ya hizmetleri hukuk çerçevesinde bertaraf edilmelidir.
Türkiye’nin artık bu maskeli ihanet şebekelerini kaldıracak sabrı kalmamıştır.