Kobani Olayları veya 6-7 Ekim Olayları biliyorsunuz, Türkiye’de bir terör kalkışmasının yaşandığı günlerdi. PKK’lı terörist Selahattin Demirtaş’ın HDP Eşbaşkanlığı yaptığı dönem "Şu anda toplantı halinde olan HDP MYK'dan halklarımıza acil çağrı" notuyla paylaşılan "Kobani'de durum son derece kritiktir. IŞİD saldırılarını ve AKP iktidarının Kobani'ye ambargo tutumunu protesto etmek üzere halklarımızı sokağa çıkmaya ve sokağa çıkmış olanlara destek vermeye çağırıyoruz" çağrısıyla Türkiye genelinde terör eylemleri başlamış, PKK’lı teröristler; Türkiye’nin birçok yerinde öldürme, yaralama, yağmalama, yakma, yıkma eylemlerini gerçekleştirmişti.
“Biz PKK'yı silahlı halk hareketi olarak tanımlıyoruz. 1990'dan bu yana kurulmuş hiçbir partimiz PKK'yı terör örgütü olarak tanımlamadı” düşüncesinde olan PKK’lı Selahattin Demirtaş’ın sokağa çağırdığı PKK’lılar, etrafa çiçekler atarak protesto yapacak hali yok ya! 52 kişi hayatını kaybetmiş, 682 kişi yaralanmış, birçok ilde ortalık savaş yerine dönmüş ama PKK’lı şerefsizleri savunan şerefsizlere bakarsanız bu demokratik bir eylemmiş…
Bu olayların başlamasıyla Diyarbakır'da ihtiyaç sahiplerine Kurban Bayramı'nda et dağıtmak isteyen Yasin Börü ile arkadaşlarına; PKK’lı teröristlerin silah, taş, sopa ve kesici aletle saldırması sonucu Yasin Börü ve arkadaşlarının sığındıkları binanın üçüncü katında linç edilmeleri ve binadan atılan gençlerin cesedine dahi işkence edilmesi hali var ki, o olay bile başlı başına Kobani davasında HDP’li yöneticilerin tamamının azmettirici olarak ceza almasını gerektiriyor. Kobani davasında yargılanan HD(P)KK’lılar ceza aldı ama inanın o cezalar hepsine neredeyse ödül gibi olmuştur. Kimi de büyük ödül alarak beraat etmiştir. Fakat CHP-DEM odaklı siyasiler, yazar ve yorumcular; bu PKK’lı sözde siyasetçilerin bir gün dahi ceza almaması gerektiğini salya-sümük anlatmaya çalışıyorlar. Terör örgütü PKK’nın siyasi partisinin başında bulunacaksın, PKK’lıları sokağa çıkmaya çağıracaksın, bu kadar insan ölecek ve yaralanacak; bu terörü desteklemek olmayacak ve bu terör olaylarından ceza alanları hararetle savunacaksınız öyle mi?
MHP Lideri Sayın Devlet Bahçeli’nin, “Terörist Demirtaş’ın ve 6-8 Ekim olaylarını azmettiren diğer bölücülerin ceza almasına hukuksuzluk demek, itiraz etmek, karşı gelmek devlete ve millete en ağır hakaret olup bunun yumuşama ortamına zarar verdiğini ileri sürmek art niyetlilik, terör seviciliği ve ikiyüzlülüktür." şeklindeki sözleri bu çarpık zihniyetin durumu özetlemektedir.
Olay bir terör olayı; ölümler, yaralanmalar, yakıp yıkmalar var ama olayın muhatapları, “Barış, demokrasi” sıfatıyla savunuluyor. Tüm bu olaylar gösteriyor ki, Türkiye gerçekten bir vatan haini enflasyonu yaşamaktadır. Terör örgütleri, teröristler, katiller, ülkemizi bölmeye çalışanlar, milletimize acılar yaşatanlar; demokrasi, özgürlük naraları atılarak savunulmaktadır.
Mesela bu terör olaylarında sembol haline geldiği için onun üzerinden örnek veriyorum. PKK’lı Demirtaş size göre terörist olmamayı hak edecek ne yapmıştır? Biz terörist olmayı hak ettiği eylemler ve söylemlerini belgesiyle ortaya koyuyoruz. Sizin lügatinizde terörist tanımı nedir? “Küçük Öcalan” olmak için her haltı yemiş birini savunmak PKK propagandasını yapma suçuna girmiyor mu? Türkiye’de ne de çok PKK’lı sever varmış…
YILDIRAY ÇİÇEK / TÜRKGÜN