Yıldıray Çiçek / TÜRKGÜN
Türkiye’nin öncelikli en büyük meselelerinden birisi terörle mücadele, diğeri de ekonominin içinde bulunduğu mevcut durumdur. Türkiye Cumhuriyeti Irak, Suriye ve kendi sınırları içinde terörle mücadelesini sürdürüyor. Bu alanda her kesimin kabul ettiği gibi oldukça başarılı ve hız kesmeden kararlılık gösteriyor. Bu mücadelede elbette acılar yaşanmaya da devam ediyor.
Dün bu manada Irak’ın kuzeyinde 3 şehit verdik. Türkiye’nin büyük bir bütçesi terörle mücadeleye harcanıyor. Düşman, terör örgütleri ve uzantıları üzerinden Türkiye’yi bir türlü rahat bırakmıyor. Osmanlı’dan günümüze düşmanlar sürekli topraklarımız üzerinde planlar yapıyor. Günümüzde iki unsuru canlı tutuyorlar. Etnik fitne ve sürekli oluşturdukları ve diri tuttukları terör örgütleri bu iki unsurdur. Türk milleti ve devleti bu iki unsur karşısında asla yenilmedi. Etnik fitne tuzağına düşmüyor ve terörle mücadelede de her türlü fedakâr mücadeleyi yapıyor.
Burada en acı unsur ise etnik fitne ve terörle mücadele konusunda “Hırsız içeriden olursa, kapı kilit tutmaz.” Atasözüne uygun bir şekilde Türkiye’deki muhalefetin emperyalist güçlere ayakçılık yapması, terör örgütleri ve uzantılarıyla iş tutmasıdır. CHP ve yanına dizilen partilerin hali bu şekildedir. Bu partiler alçaklıkta sınır tanımıyor ve binlerce kişiyi PKK’lı teröristleri azmettirerek öldürtmüş, askerimizi, polisimizi şehit ettirmiş terörist Demirtaş’ı “Suçu nedir?” diye savunabiliyorlar. Ortada bu kadar somut olay varken bu soruyu sorabilmek için herhalde bir insanın kansız, soysuz olması gerekir değil mi?
Türkiye, içerideki bu ajan siyaseti yapanlara ve dışarıdan terör örgütlerini besleyenlere dikkat etmelidir.
Türkiye’nin en büyük meselelerinden biri de içinde bulunduğumuz ekonomik durumdur. Türkiye bu konuda da resmen ekonomik terör yaşamaktadır. Doların yükselmesine bağlı her gelişme, üretici ve tüketiciyi zor durumda bırakmıştır. Fiyatlardaki kontrol edilemeyen artışlar vatandaşımıza büyük külfet olmuş durumdadır. Hükümetin en büyük önceliği ekonomik alanda alacağı tedbirler, uygulamaya geçireceği çözüm paketleri olmalıdır. Hükümet bu konuda samimi bir şekilde hem uluslararası sermaye anlaşmaları yaparak, hem de içeride çeşitli önlemler alarak bu dar boğazdan çıkmaya çalışmaktadır.
Zaten bu dar boğazdan çıkıldığında Türkiye’nin terör dışında başka büyük bir meselesi kalmayacaktır.. Geçen gün bir televizyon programında CHP eski milletvekili Dursun Çiçek “Hükümet ekonomik sıkıntıları çözerse muhalefetin diyecek bir şeyi kalmaz” diyerek herkesin gördüğü gerçeği kabul etmiştir.
Türkiye’nin terörle mücadelesinde ve ekonomik mücadelesinde milli duruş desteği herkesin vazifesidir. Etrafımızdaki oyunları görelim.
