ABD-İran geriliminin yükseldiği bugünlerde her iki ülke yöneticileri tarafından yapılan açıklamalarda savaş olasılığı pek dillendirilmese de atılan adımlar ve bölgedeki sıcak gelişmeler bu ihtimali görmezden gelmeyi zorlaştırıyor.
Reformistlere yakınlığıyla bilinen İranlı siyaset uzmanı Rıza Alicani, ABD ile İran arasındaki gerginliğin küçük ölçekte ve kısa sürecek bir savaşa dönebileceğini söyledi.
AA muhabirine konuşan Alicani, ABD Başkanı Donald Trump'ın söylenenin aksine İran'da yönetim değişikliğinin peşinde olmadığını, ekonomik yaptırımlarla Tahran yönetimini nükleer faaliyetlerini durdurmaya ve bölgeden el çekmeye zorladığını ifade etti.
"Müzakere olmazsa sınırlı savaş"
Alicani, "ABD, İran'ın bölgedeki etkisini azaltmaya yönelik baskılarına devam edecektir. Tahran yönetimi müzakereye yanaşmazsa ABD, İran'ın nükleer tesislerini ve askeri üslerini vuracağı küçük ölçekte hava saldırısı düzenleyebilir." dedi.
Trump'ın ilk olarak İran'ı ekonomik yönden zayıflatmak peşinde olduğunu dile getiren Alicani, şöyle devam etti:
"Trump İran'da yönetim değişikliği istemiyor. Böyle bir girişimde bulunması pahalıya mal olacaktır. İran'ı ekonomik yaptırımlarla zayıflatmak, böylece Tahran yönetiminin halkın geçimini sağlamada zorlanmasını ve bölgedeki uzantılarına maddi desteğini kesmesini hedefliyor. Gerçi Tahran yönetimi azalan maddi varlığını dahi ilk planda ülke dışındaki uzantılarını beslemek için kullanacak olsa bile bu durum çok da sürdürülebilir değildir."
"Hamaney geri adım atacaktır" iddiası
İran lideri Ali Hamaney'in müzakereye yanaşmayacağıyla ilgili açıklamalarını değerlendiren Alicani, "Hamaney, müzakereye karşı olduğuna dair açıklamalar yapsa da şartlar müzakereyi zorunlu kılacak ve İran liderini geri adım atmaya zorlayacaktır." ifadelerini kullandı.
Bu gibi sert çıkışlardan sonra geri adım atıldığını hatırlatan Alicani, "İran-Irak Savaşı'nda ateşkes esnasında devrim lideri Ayetullah Humeyni savaşı bitirmeyle ilgili 'Baldıran zehiri içtim', Hamaney, nükleer anlaşmada masaya oturma döneminde 'yumuşak kahramanlık' ifadesini kullanmıştı. ABD, bölgede askeri Şii varlığı yerine, kültürel Şii varlığını kabul ediyor. İran yönetimi de kültürel Şii varlığına razı olursa anlaşma kolay olacaktır."diye konuştu.
Alicani, olası bir savaş durumunda İran'da halkın devletin yanında durmasıyla ilgili tereddütlere ilişkin, "İran'da halk, yönetimin dış politikalarından rahatsız. Halk, Şii yayılmacılığının ülkeye bir fayda sağlamadığını düşünüyor. Tahran yönetimi ABD karşısında müzakere masasına güçlü bir şekilde oturmak istiyorsa ülke içi barışı sağlamalı, yönetimle halk arasındaki uçurumu kapatmalıdır." açıklamasında bulundu.
"ABD, DMO üslerini 'terör noktaları' olarak vurabilecektir"
İranlı uluslararası ilişkiler uzmanı Dr. Davud Hermidas Bavend ise Arman gazetesine yaptığı değerlendirmede, ABD'nin Devrim Muhafızları Ordusunu (DMO) terör listesine alarak söz konusu unsurları vurma olasılığının arttığını söyledi.
Bavend, "ABD, DMO'yu terör listesine aldı. Böylece İran aleyhine gerçekleştireceği tüm saldırılarını meşru hale getirmiş oldu. Irak ve Suriye gibi bölgedeki DMO üslerini 'terör noktaları' olarak vurabilecektir." dedi.
ABD'nin uluslararası kanunlara aykırı olsa bile herhangi bir ülkenin askeri gücünü terörist ilan edip müdahale etmeyi kendisi için mümkün gördüğünü dile getiren Bavend, "İran'ın karşılık vermesi durumunda ABD, bölgeye gönderdiği savaş uçak gemisiyle ağır cevaplar verebilir." ifadelerini kullandı.
Tahran yönetiminin ABD'nin eline bahane vermemek adına bu ülkenin askeri unsurlarına saldırmaktan uzak duracağı öngörüsünde bulunan Bavend, "İran'ın bölgedeki uzantılarının ABD hedeflerine yönelik saldırılarını Washington yönetimi, İran saldırısı olarak değerlendirilecektir." dedi.
"İran, ABD'nin elindeki kartları boşa çıkarmalıdır"
Bavend, Başkan Trump'ın İran aleyhine adımlarını ABD'de 2020 yılında gerçekleşecek başkanlık seçimleri için yatırım olarak değerlendirdi.
"Tahran yönetimi ABD'nin baskıları karşısında ne gibi adımlar atacaktır?"sorusu üzerine Bavend, şunları söyledi:
"İran, söz konusu baskılardan kurtulmak için ABD'nin elindeki kartları boşa çıkarmalıdır. Tahran yönetimi, dünya kamuoyunu Washington yönetiminin uluslararası kanunlara aykırı davrandığı konusunda ikna etmeli, siyasi mahkumları serbest bırakarak ABD’nin insan hakları kartını elinden almalıdır."