Ticaret Bakanlığı, geçen yıl tüketicilerin karşılaştığı işlemlerle ilgili olarak 283 bin 131 firmada gerçekleştirdiği denetimlerin ardından toplamda 4 milyar 377 milyon lira idari para cezası kesti.
2024 yılı boyunca tüketici mağduriyetlerinin önlenmesine öncelik veren Bakanlık, denetimlerini yoğunlaştırarak, finansal işlemlerden mesafeli sözleşmelere kadar geniş bir yelpazede incelemeler yaptı. Bu kapsamda, tüketicilerin ekonomik çıkarlarını ve güvenliklerini koruma amacıyla önemli adımlar atıldı.
Tüketicilerin korunmasını güçlendirmek adına 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun’da değişiklikler yapıldı. Alınan önlemlerden biri, aldatıcı ve yanıltıcı reklamlarla daha etkin mücadele edebilmek için Reklam Kurulu'na erişim engeli yetkisi tanınması oldu. Ayrıca, satıştan kaçınma durumlarına ve satış sonrası hizmetlere ilişkin cezaların daha caydırıcı hale getirilmesi amacıyla ceza miktarları yükseltildi.
Yapılan düzenlemeler arasında, “tüketicilere kredi sözleşmelerini dijital platformlarda yapma imkanı sunulması” da bulunuyor. Öte yandan, aldatıcı reklamlarla ilgili cezaların artırılmasını mümkün kılmak amacıyla Reklam Kuruluna cezaları 10 katına kadar çıkarma yetkisi verildi. Bunun yanı sıra, Reklam Kurulu cezalarının uzlaşma kapsamına alınmasıyla yargının iş yükünün hafifletilmesi ve kamu alacaklarının daha hızlı tahsil edilmesi sağlandı.
Türkiye’de 550 milyon dolarlık ekonomik büyüklüğe sahip ve çoğunluğu kadınlardan oluşan 2 milyondan fazla kişinin faaliyet gösterdiği doğrudan satış sektörü de yeni düzenlemelere tabi tutuldu. Bu sektörü düzenleyerek, Türkiye Avrupa Birliği ülkelerinden önce bu alanda özel bir düzenleme gerçekleştiren ülke konumuna geldi.
Fiyat Etiketi Yönetmeliği’nde yeni düzenlemeler yapıldı.
Lokanta, restoran, kafe, pastane gibi yiyecek ve içecek hizmeti sunan işletmelere yönelik önemli bir değişiklik getirildi. Bu kapsamda, tarife ve fiyat listelerinin iş yerinin giriş kapısının önüne, hizmet verilen masaların üzerine veya tüketicilerin kolayca görebileceği ve okuyabileceği yerlere yerleştirilmesi zorunlu hale geldi. Düzenlemenin amacı, tüketicilerin doğru ve zamanında bilgilendirilmesini sağlamak olarak belirtildi.
Mesafeli satışlara ilişkin iade işlemlerindeki kargo ücretleriyle ilgili düzenlemelerin yürürlüğe girişi ise bir yıl ertelendi. Buna göre, cayma hakkının kullanılabileceği mal ve hizmetlere yönelik sınırlamalar ve iade masraflarının sözleşmeyle tüketici tarafından karşılanabileceğine ilişkin hükümler, 1 Ocak 2026 tarihinde yürürlüğe girecek.
Yenilenmiş ürünler için yeni düzenlemeler devrede
Yenilenmiş Ürünlerin Satışı Hakkında Yönetmelik’te yapılan değişikliklerle, bu ürünlerin ülke genelinde daha yaygın hale gelmesi için önemli adımlar atıldı.
Yenileme merkezlerine, yalnızca kendi şubelerinde değil, aynı zamanda TSE hizmet yeterlilik belgesine sahip ticari işletmeler üzerinden yenileme faaliyeti yürütme imkanı sağlandı. Bu değişiklik, yenileme faaliyetlerinin daha geniş bir alana yayılmasını amaçlıyor.
Ayrıca, mevzuata aykırı işlem yapan yenileme merkezlerinin yetki belgelerinin askıya alınmasını öngören bir düzenleme de getirildi. Cep telefonu gibi elektronik kimlik bilgisi taşıyan kullanılmış ürünlerin ise, bakanlık tarafından oluşturulacak bir sisteme kaydedilmesi zorunlu hale getirildi.
İş Yeri Dışında Kurulan Sözleşmeler Yönetmeliği'nde yapılan değişikliklerle, "kapıdan satış" olarak bilinen yöntemle yapılan işlemler tüketiciler için daha güvenli hale getirildi. Bu kapsamda, iş yeri dışında kurulan sözleşmelerde cayma hakkının kullanımı kolaylaştırıldı. Satıcı ve sağlayıcıların yetki belgesi başvuruları ile iptalleri daha sıkı kurallara bağlandı.