Bu açıklamalar on yıllarca akademi çevrelerinde kabul görse de sonraki çalışmalar durumun bundan ibaret olmadığını gösterdi. Avrupa'nın bataklık insanlarının hüzünlü kaderleri, şiirlere, hikayelere ve romanlara ilham verdi. Teknolojinin gelişmesiyle birlikte cansız bedenler üzerinde ayrıntılı çalışmalar yapılmaya başladı. 3D teknolojilerin gelişimiyle modellenen bedenler üzerinde yapılan ayrıntılı ölçümlerin yanı sıra, DNA ve radyokarbon analizlerinin her geçen gün gelişmesiyle bedenler üzerindeki sır perdesi de yavaş yavaş aralanmaya başladı ve bu insanların yaşamları ve ölümlerinin sanıldığı kadar basit olmadığı ortaya çıktı. Bu yıl başlayan çalışmalarda, öldürülen kişilerin yoğun bir şiddet sonucunda can verdiği ortaya çıktı. Antiquity'de yayımlanan çalışmada 57 kişinin ölüm nedenini kesin olarak belirlendi: Bunların 45'i aşırı şiddet sonucu, altısı intihar sonucu, dördü de boğularak ölmüştü. Yeni araştırmalar, Danimarka'da asılarak öldürülen Tollund Adamı'nın aşırı şiddet eylemi sonucunda öldüğünü doğrulamış oldu. Diğer cesetlerdeki yaralanmaların, bataklık sularında yaşanan baskı ya da kazı sırasında meydana gelen hasarlar nedeniyle ölüm sonrası oluştuğu anlaşıldı. Teknoloji ilerledikçe, bilim insanları bu bataklık cesetlerinden daha fazla veri topluyor ve asırlık sırlar tek tek ortaya dökülüyor. Ancak cevaplar arttıkça peşinden gelen pek çok yeni soru, bataklık cesetleriyle ilgili yeni bulguların keşfedileceğini düşünmemize neden oluyor.
Yorumlar
*
Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *
Türkiye'ye gelip gördüler, gözlerine inanamadılar!
#Yaşam / 09 Kasım 2024
Nevzat ile Arif arasında bir tartışma! Narin cinayeti davasında yeni detaylar!
#Gündem / 09 Kasım 2024