Anadolu Ajansı'nın (AA) elde ettiği Fransız kurumlarına ait belgelerdeki bilgiler, dünyanın en büyük çimento devi Fransız Lafarge'ın, DEAŞ ile ilişkisi hakkında Fransız iç, dış ve askeri istihbarat servislerini sürekli bilgilendirdiğini ve ilişkinin Fransa devletinin bilgisi dahilinde gerçekleştiğini gözler önüne serdi.
AA, hakkında Suriye'deki faaliyetlerini yürütmek için DEAŞ'a ödeme yaptığı gerekçesiyle insanlığa karşı suça iştirak suçlamasıyla soruşturma başlatılan Lafarge'ın Fransız devletinin bilgisi dahilinde bu ilişkiyi yürüttüğüne ilişkin belgelere ulaştı.
Lafarge'ın ilişki ağını, Suriye'deki terör örgüleriyle iş birliğini ve faaliyetlerini yürütebilmek için yaptığı görüşmelerini bölgeden haber almak için kullanan Fransız istihbarat ajanslarının, şirketi yaptıklarının suç olduğu konusunda uyarmadığı da belgelerde yer aldı.
AA'nın ulaştığı Fransız devletine ait belgelerde Lafarge şirketi ile Fransız istihbarat servisi arasındaki ilişkinin 22 Ocak 2014'te şirketin güvenlik müdürü Jean Claude Veillard'ın İçişleri Bakanlığı istihbaratına ait bir adrese gönderdiği e-postayla başladığı anlaşılıyor.
Şirket yetkilisi Veillard, mailinde Lafarge'ın Suriye'de halen aktif olduğunu ve çalışmalarının devam edebilmesi için “yerel aktörlerle” ilişki kurması gerektiğini belirtti. Güvenlik müdürü, istihbarat servisine, basında kendileri hakkında bazı olumsuz yayınlar yapıldığını belirterek, yöneticilerinin ve genel merkezin ne kadar risk altında olduğunu sordu.
Lafarge'a yanıt veren istihbarat servisi görevlisi bu durumu görüşecekleri bir tarihi kendisine bildirdi. Lafarge-terör örgütü ilişkilerinin skandal olarak Fransa gündemine gelmesi ve konunun mahkemeye yansımasının ardından 18 Kasım 2018’de AM 02 kod isimli istihbarat mensubu, mahkemede ifade verdi.
İfade tutanağına göre görevli, Lafarge’ın Suriye’deki bilgi kaynakları olduğunu kabul etti. İstihbaratçı, hakime Fransız gizli servislerinin Lafarge fabrikasından nasıl faydalandıklarını anlattı. Tutanaklarda istihbaratçı, 2012-2014 döneminde Lafarge tarafından Suriye’deki (Nusra Cephesi dahil) tüm silahlı gruplara çimento gönderildiğini söyleyerek DEAŞ’ı bunun dışında tutmadı. İstihbaratçı mahkemede, “Lafarge’ın çalışmalarına devam etmesini fırsat bilerek duruma tamamen fırsatçı şekilde yaklaştık.” dedi.
Lafarge Güvenlik Müdürü Veillard ile Fransız İçişleri Bakanlığı istihbaratı arasındaki e-posta trafiğinde 1 Eylül 2014’te yapılan yazışmalarda DEAŞ’a çimento gönderilmesi işinin ayrıntıları ele alındı. Fransız istihbaratının kullandığı, “DEAŞ’a giden çimentoyla ilgili daha fazla detay verebilir misiniz?” şeklindeki ifadesinden, Lafarge’ın söz konusu dönemde terör örgütüyle ilişkisinden Fransız devletinin haberdar olduğu açık şekilde görülüyor. AA’nın ulaştığı belgelerde, Lafarge ile Fransız iç, dış ve askeri istihbarat servisleri arasında yalnızca 2013 ve 2014 yılları arasında yapılan görüşmelerin 30’dan fazla olduğu dikkati çekiyor. DEAŞ'ın, temin ettiği çimentolarla ABD öncülüğündeki Koalisyon güçlerine karşı güçlü sığınaklar ve tüneller inşa ettiği biliniyor.
Lafarge’ın terör örgütlerine finansman sağlayarak insanlığa karşı suç işlemekle suçlandığı dönemde şirketin güvenlik müdürü Veillard, 30 Kasım 2017'de polise ifade verdi. AA’nın elde ettiği ifade tutanağına göre Veillard, ifadesi boyunca yaptığı her şeyden Fransız devlet ve istihbarat kurumlarını haberdar ettiğini kanıtlamaya çalıştı. İfade tutanağının eklerinde Lafarge güvenlik müdürünün sahadaki görüşme bilgileri, sahada gelişen şartlar ve aldığı duyumlara ilişkin belgeler yer aldı. Veillard’ın çatışmalar ve silahlı gruplar arasındaki askeri dengelere dair saha bilgilerini Fransız istihbaratına aktardığı anlaşıldı. Söz konusu notlardan birinin üzerinde Ekim 2013’te Veillard tarafından elle “Fransız dış istihbaratına (DGSE) gönderildi” yazılmış bir nota rastlandı.
Fransa’da 2016’da, Lafgarge’ın Suriye iç savaşında haraç vererek terör örgütü DEAŞ'ı finanse ettiği yönünde haberler yayımlandı. Fransız basınına göre, şirket Suriye'nin Çelebiye bölgesindeki faaliyetlerini devam ettirebilmek için DEAŞ’a haraç ödemenin dışında örgütten malzeme ve akaryakıt temin etti. Şirket 2017’de fabrikanın açık kalabilmesi için Suriye sahasındaki silahlı gruplara ödemeler yaptığını kabul ederken insanlığa karşı işlenen suçlara karşı ortak olmak suçlamalarına karşı çıktı.
Hakkında soruşturma başlatılan şirketin ikisi üst düzey olmak üzere 8 yöneticisine terörizmi finanse etmek, insanlığa karşı işlenen suçlarda iş birliği yapmak gibi suçlamalar yöneltildi.
Haziran 2018'de şirkete yöneltilen insanlığa karşı suçlara ortak olmak suçlaması, Kasım 2019'da düşürüldü.
Suçlamanın düşürülmesine tepki gösteren sivil toplum kuruluşları konuyu Fransız Yargıtayına taşıdı.
Fransız Yargıtayının bugün, Lafarge’ın DEAŞ’lı teröristleri finansmandan ötürü insanlığa karşı suça ortak olmakla suçlanabilmesinin önünü açacak ya da kapatacak bir karara varması bekleniyor.