Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı Dolmabahçe Ofisi’nde ekonomist ve akademisyenlerle bir araya geldiği toplantıda konuştu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıklamalarından öne çıkan başlıklar:
Ülke olarak İzmir İktisat Kongresinden beri ekonomide bizi hedefimize ulaştıracak bir yön tayin etmenin gayreti içindeyiz. Dönemin ruhuna uygun araçlar ve yöntemlerle başlatıtğımız tüm hamleler maalesef bir kısım küresel, bir kısmı kendi iç dinamiklerimize bağlı sebepler dolayısıyla yarım kalmıştır. Hep söylediğim gibi 1923 İktisat Kongresi kararlarının ömrü, 1929 Büyük Buhranı’na kadar sürmüştür. Rahmetli Menderes ve Özal’ın başlattığı atılımların akıbeti de hepinizin malumu.
"Yaklaşık 20 yıllık kesintisiz bir kalkınma süreci yaşamıştır"
Türkiye ilk defa bizim hükümetlerimiz döneminde yaklaşık 20 yıllık kesintisiz bir kalkınma süreci yaşamıştır. Bu sayede asıl büyük ekonomik hamlemizi yapabilmemiz için gerekli olan altyapıyı önemli ölçüde tamamlamayı başardık. Tabii burada bir konuyu özellikle vurgulamak istiyorum. Hatırlarsanız Mayıs 2013 faizi 4,5'e kadar indirdiğimiz dönemdir. Enflasyon yine o dönemde 6,51… Buraya kadar düştü. Arkadan patlayan malum Taksim Gezi olayları oldu. Çünkü bizim bu manevramızı hazmedemeyen güçler bu adımı attılar ve bununla orada adeta bir duvara çarpma olayı oldu.
"IMF’le olan işimizi bitirdik"
Burada tabii bir konu daha var. Biz göreve geldiğimizde IMF'e olan borç 23,5 milyar dolardı. Biz bu IMF'e olan borcumuzu yine Mayıs 2013’te son taksiti ödeyerek IMF’le olan işimizi bitirdik. Şu anda IMF’e borcumuz olmadığı gibi, IMF’le herhangi bir kontağımız da yok. Ama ana muhalefet, yanında birileriyle birlikte otellerin arka kapılarında malum bazı çalışmaları IMF’le yaptılar. Ana muhalefetin sözcüsü eski hazineci midir nedir o da o kulislerin içerisinde bizzat bulundu. Bunlar bize de zaman zaman IMF’i tavsiye edenler. Biz IMF’le bağları kopardıktan sonra kendileri ana muhalefet, yavru muhalefet beraber bankaların veya otellerin arka kapılarında veya kulislerinde kendilerine göre bazı çalışmaları yürüttüler.
Bizim bu adımları atarken ilginç olan şey, Başbakanlığım döneminde Nisan 2013 Merkez Bankamızın rezervi, 135,243 milyar dolardı. Sonra tabii bir iniş yaşandı ve en düşük nokta ise Eylül 2020, 83,517 milyar dolar. Ondan sonra tekrar toparlanma dönemine geçtik. Bu toparlanmayla beraber de şu anda geldiğimiz nokta, bugün itibarıyla 115 milyar doların üzerindeyiz ki bu aradaki gidişle çok daha iyi bir konuma gelecek.
Dolardaki artış sırasında fiyatları hangi hızla ve hangi oranla yükseltiyorlarsa aynı şekilde şimdi de geri indirmelerini özellikle bekliyoruz.
