16 Kasım 2024
weather
13°
Twitter
Facebook
Instagram
Türkgün Gündem 'Yalan haber ve sahte içerik, dijital kitle imha silahıdır'

'Yalan haber ve sahte içerik, dijital kitle imha silahıdır'

Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun, "Yalan haber ve sahte içeriğin bir çeşit dijital kitle imha silahı olduğunu söylemek herhalde yanlış olmayacaktır. Organize yalana karşı ancak örgütlü ve koordineli şekilde mücadele edebiliriz" dedi.

6 Dakika
OKUNMA SÜRESİ
'Yalan haber ve sahte içerik, dijital kitle imha silahıdır'

Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığından yapılan açıklamaya göre Altun, İstanbul'da yedincisi düzenlenen TRT Geleceğin İletişimcileri Yarışması Ödül Töreni'ne onur konuğu olarak katıldı.

Altun, törende yaptığı konuşmaya, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın gençlere ve tüm yarışmacılara selamlarını ve başarı dileklerini ileterek başladı. Birbirinden yetenekli genç meslektaşlarıyla bir arada olmaktan büyük bir memnuniyet ve heyecan duyduğunu ifade eden Altun, TRT'nin öncülüğünde gelenekselleşerek devam eden bu yarışmanın gençler için yeni başarı kapıları açması temennisinde bulundu.

Fahrettin Altun, genç iletişimcilere teorik bilgilerini pratik çalışmalarla birleştirme imkanı sunan bu etkinliğe büyük bir önem verdiğini belirterek iletişim gibi kritik bir alanda özgün ve ufuk açıcı çalışmaları teşvik eden TRT Geleceğin İletişimcileri Yarışması'na katılan ve ödül kazanan gençleri tebrik etti.

"İletişim kanallarımızı ve enstrümanlarımızı çeşitlendiriyoruz, güçlendiriyoruz"
İletişimin tüm dünyada medyadan sanata, siyasetten diplomasiye, ekonomiden teknolojiye, eğitimden spora, bütün alanların merkezine yerleştiğini belirten Fahrettin Altun, iletişimin toplumları dönüştürücü rolünün yanında, uluslararası sistemi etkileme kabiliyetini her geçen gün biraz daha fazla gösterdiğini söyledi.

İletişimin artık tali değil asli bir alan olduğunu vurgulayan Altun, bu sebeple ülkelerin iletişim stratejilerini artık "grand strateji" ve ulusal yol haritalarının önemli bir parçası olarak gördüklerini söyledi.

Altun, Türkiye’nin Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın öncülüğünde bu yeni gerçekliği esas aldığını ve bu alanda öncü ülkeler arasında bulunduğunu belirterek, "Bu dönemde biz dış politika mefkuremizin bir devamı olarak iletişim kanallarımızı ve enstrümanlarımızı çeşitlendiriyoruz, güçlendiriyoruz. Amacımız, stratejik bir iletişim politikası geliştirerek, bu politikanın toplumumuza birlik, beraberlik ve huzur; bölgemize istikrar ve güvenlik; dünyamıza da barış ve adalet getirmesidir. Her zamanki iyi niyetimizle dünyaya bu yeni dönemde iletişimin ‘hayra vesile, şerre engel’ olması için beraber çalışma çağrısında bulunuyoruz." diye konuştu.

"Organize kötülüğe karşı hakikate sahip çıkacağız"
Bu ilkeler ve prensipler için hep beraber çalışırken, bu yolda karşılaşılabilecek tuzaklara karşı da uyanık olmak gerektiğini belirten Altun, "Bu tuzakların en tehlikelisi 'hakikat ötesi' olarak adlandırılan durumun, yani hakikatin önemsizleşmesinin bize yeni normal olarak sunulmasıdır." ifadesini kullandı.

Fahrettin Altun, şunları kaydetti:

"Toplumların ortak çabasıyla oluşturulan iletişim kanallarını yalandan, iftiradan, karalamalardan ve komplo teorilerinden korumak hepimizin ortak görevidir. Bu tip eylemlerin toplumun farklı katmanları arasındaki fay hatlarını harekete geçirici, ekonomileri istikrarsızlaştırıcı, toplum ile devlet arasında güven bunalımı oluşturucu, demokratik kurum ve kuruluşlara güveni azaltıcı etkisini son yıllarda farklı ülkeler yaşadı. Son zamanlarda özellikle sosyal medya marifetiyle büyüyen bu dalgaya karşı en büyük silahımız elbette hakikattir. Hakikat kalesi, medya operasyonlarına ve algı oyunlarına karşı en büyük sigortamızdır. Hakikat ötesinin enstrümanlarının toplumlarımızın üzerine boca etmeye çalıştığı karamsarlık ve güvensizlik hissinden ve organize kötülükten yine hakikate sahip çıkarak el birliğiyle korunacağız."

"Yalan haber ve sahte içerik, dijital kitle imha silahıdır"
Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun, sinemadan televizyona, radyodan gazeteye, internetten sosyal medyaya, her mecrada uçsuz bucaksız bir üretim alanı bulunduğuna işaret ederek, bu büyük alanın sağladığı fırsatları, yalnızca hakikati güçlendirmek için kullanmaya kararlı olduklarını ifade etti. Bu hedefleri hayata geçirmek için oldukça aktif bir çalışma içine girdiklerini anlatan Altun, hakikati ötelemek ve önemsizleştirmek isteyenlere karşı Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ortaya koyduğu irade ve liderlikle büyük bir mücadele başlattıklarını söyledi.

Fahrettin Altun, bu mücadelede geleceğin iletişimcilerine de önemli görev ve sorumluluklar düştüğünü belirterek "Sosyal medya merkezli siber dezenformasyonla mücadelenin yol ve yöntemlerini inşa etmek, iletişimciler için bugün olduğu gibi gelecekte de en hayati konuların başında yer alacak. Yalan haber ve sahte içeriğin bir çeşit 'dijital kitle imha silahı' olduğunu söylemek herhalde yanlış olmayacaktır. Organize yalana karşı ancak örgütlü ve koordineli şekilde mücadele edebiliriz." dedi.

"Yerli ve milli iletişim altyapısının gerekliliğini gördük"
Bu hafta dünya genelinde milyarlarca kullanıcısı olan iki sosyal medya platformu ve bir mesajlaşma uygulamasının aynı anda çökmesinin medya ve iletişim tarihi açısından son derece ilginç bir olay olduğunu belirten Altun, şunları söyledi:

"Kendisini devletlerden dahi güçlü gösteren bir uluslararası sosyal medya şirketinin acziyetini ve müşterilerinin kişisel verilerini koruyamadığını gördük. Bu hadise bile tek başına yerli ve milli iletişim altyapısının gerekliliğine ve ihtiyacına işaret etmektedir. Bu medya platformlarının sergilediği kayıtsızlığa, sorumsuzluğa ve hesap vermez tavra karşı en büyük panzehrimiz bu platformları kullanırken göstereceğimiz sorumlu ve temkinli tavır olacaktır. Meselenin ulusal güvenlikle ilgili boyutu için ise devletimizin farklı organları etkin bir çalışma içine girmiş durumdadır."

Türkiye’nin bugün sadece etkin bir bölgesel güç değil aynı zamanda küresel meseleler için söz söyleyen ve politikalar üreten bir ülke konumuna geldiğini belirten Altun, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın "Daha Adil Bir Dünya Mümkün" kitabının Türkiye’nin küresel güç olma mücadelesine ilişkin temel umdeleri ortaya koyduğunu ifade etti. Bu noktada genç iletişimcilerin de Türkiye’nin yeni küresel vizyonuna uygun şekilde tüm dünyaya hitap eden, tüm insanlığın hayrını gözeten projeler üreteceğinden kuşku duymadığını dile getiren Altun, "Hem kendimizin hem ülkemizin hem de tüm insanlığın geleceği için iletişimin tüm alanlarında etkin ve öncü olmak zorundayız." değerlendirmesinde bulundu.

"İletişimde çıtayı daha da yükseltecek gençler yetişiyor"
Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı olarak Türkiye’nin ulusal ve uluslararası iletişim alanında güçlü bir performans ortaya koyması için yoğun bir gayret gösterdiklerini belirten Fahrettin Altun, şöyle konuştu:

"Kamu diplomasisi ve halkla ilişkiler faaliyetlerinden pozitif iletişim kampanyalarına bütün çalışmalarımızda ülkemizin itibarını korumak ve yükseltmek amacıyla hareket ediyoruz. Bir yandan ülkemize karşı yürütülen kara propaganda ve yalan terörüne karşı her mecrada etkin bir şekilde mücadele ediyoruz, diğer yandan milli, tarihi ve kültürel değerlerimizi iletişim, sanat ve teknolojinin imkanlarını kullanarak yenilikçi projelerle anlatan çalışmalara imza atıyoruz. Tüm bu çalışmaları, kadromuzda yer verdiğimiz genç, dinamik ve yetenekli arkadaşlarımızla gerçekleştiriyoruz. Doğrusu, iletişimin tüm alanlarında çıtayı daha da yükseltecek gençlerin yetişmekte olduğunu görmek beni heyecanlandırıyor. Mahir ve erdemli gençlere kapımız her zaman açık; onlara kıymet veriyor, onları destekliyoruz. En doğru haberleri veren, en iyi filmleri çeken, en güzel tasarımları yapan gençler sadece bireysel kariyerini yükseltmeyecek, aynı zamanda ülkesine de kazandıracaktır. Ülkemizi el ele, omuz omuza hep birlikte hak ettiği yere taşıyacağız. Geleceğin parlak iletişimcilerinin, hakikat için yürüttüğümüz iletişim seferberliğine verecekleri katkıları sabırsızlıkla bekliyoruz."AA

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *
'Türkiye'ye güvenip yatırım yapan hiç kimse pişman olmaz'

'Türkiye'ye güvenip yatırım yapan hiç kimse pişman olmaz'