21 Eylül 2024
weather
23°
Twitter
Facebook
Instagram
Türkçe Düşün
İstanbul
HAFİF YAĞMUR
23°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
Türkgün Gündem Bilim Kurulu üyesinden flaş uyarı

Bilim Kurulu üyesinden flaş uyarı

Koronavirüs Bilim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Alper Şener, vaka sayılarındaki son tabloya dikkat çekerek yasakların yeniden gelebileceğine işaret etti.  

4 Dakika
OKUNMA SÜRESİ
Bilim Kurulu üyesinden flaş uyarı

Koronavirüs Bilim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Alper Şener, “Günlük 60 bin, 70 bin vaka sayılarına sıçrama olması durumunda ise yeniden kapanma, okulların kapanması gibi tabloları gündeme gelme durumu söz konusu olabilir” dedi.

İzmir Katip Çelebi Üniversitesi (İKÇÜ) Tıp Fakültesi Enfeksiyon Hastalıkları Anabilim Dalı Öğretim Üyesi ve Sağlık Bakanlığı Koronavirüs Bilim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Alper Şener, koronavirüs salgınında son dönemde Türkiye'de artan vaka sayılarını değerlendirdi. Prof. Dr. Şener, günlük 60 bin, 70 bin vaka sayları görüldüğü takdirde yeniden kapanmanın, okulların kapanması gibi tabloların gündeme gelme durumunun söz konusu olabileceğine dikkat çekti.

Covid-19 salgınında vakaların 25- 30 binli rakamlarda sabit kaldığı gibi bir görüntü oluştuğunu belirten Prof. Dr. Şener, "Bu sabit tablo pikler halinde karşımıza çıkmayacak gibi düşünmeyelim. Çünkü ne yazık ki, Türkiye'nin geneline baktığınızda aslında aşılanma neredeyse durdu. Aşılama hızımız iyice geriye doğru gitmeye başladı. Özellikle hasta grubu itibariyle baktığımızda 3'üncü dozunu olmaya gitmiyorlar. Genel anlamda baktığımızda aşılamaya karşı ayak direyen bir grup var. Bu ayak direyen grup ne yazık ki, 65 yaş üstünde değil. 65 yaşın altında olan bu grupların hastane ve yoğun bakıma yatış riskleri var. Hastalık yükü anlamında reel olarak ciddi bir popülasyon oluşturacak gibi görülüyor. Bu popülasyon ne gibi riskler oluşturuyor. Yakın vadede hastane ve yoğun bakıma yatış oranlarında, yatak doluluk oranlarında artış söz konusu olabilir. Günlük 30 bin vaka sayıları üstüne pikler ve sıçramalar görebiliriz. Daha önceki dönemlerde gördük. Günlük 60 bin, 70 bin vaka sayılarına sıçrama olması durumunda ise yeniden kapanma, okulların kapanması gibi tabloları gündeme gelme durumu söz konusu olabilir. Şu anda gündemimizde yok, ama bu hiçbir zaman gündemimize gelmeyecek, gündemimizden tamamen çıktı diyemeyeceğiz. Çünkü günlük 30 bin olgularda plato şeklinde devam ediyor. Bu platolarda sıçramalar ve pikler söz konusu olduğu andan itibaren biz yeniden yasakları, okullardaki durumu değerlendirme durumda kalacağız" dedi.

"Aşıdan uzaklaşılıyor"
Aşı tereddüdünü körükleyen grubun birazcık sessiz duruma geçmesi gerektiğini de hatırlatan Prof. Dr. Şener, şöyle konuştu:

"Ne yazık ki bu grupta bir grup bilim insanı, meslektaşlarımız var. Bunların aşı karşıtlığı beraberinde ülkenin sağlık politikalarına ve Sağlık Bakanlığı Bilim Kurulu karşıtlığına dönüştü. Biz, bilim insanları olarak ortak paydada buluşup buluşmamız çok önemli değil, herkesin görüşüne saygı duyuyoruz. Ama ne yazık ki, bu paylaştıkları karşıt görüşler, aşı tereddüdünü tetikliyor. İnsanları aşıdan uzaklaştırıyor. Neye karşı, hangi görüşe sahip olursanız olun, vatandaşta aşı tereddüdünü körükleyecek olan söylemlerin hepimize zararı olacak. Toplumsal, bilimsel ve sağlık çalışanlarına da zararı olacaktır. Kamuoyu önünde söylediğimiz ve paylaştığımız aşıyla ilgili olumsuz görüşleri bir kenara bırakmamız lazım. Bu salgından çıkmamızın yolu aşı, maske ve mesafeden geçiyor. Solunum yolu virüslerinde artış var. Solunum yolu virüslerinden korunmak için maske, mesafe ve el hijyeni gibi önlemler bizim ekstra önem arz ediyoruz."

2022'nin ilk yarısı...
Salgının bitmesiyle ilgili çeşitli öngörüler olduğunu kaydeden Şener, "Delta-Delta Plus varyantının gündeme gelmesiyle birlikte toplumsal bağışıklık dediğimiz oran yüzde 85'e çıkmasını bekliyoruz. Türkiye'de çift doz aşılanmaya birlikte bu oran yüzde 70'lerde. Bu kış dönemini eğer minimum hasarla atlatırsak 2022'nin ilk yarısında kişisel olarak tahmin ediyorum ki Türkiye'de Covid-19 artık endemik hale gelecektir. Gündemden düşecektir. Ama bu yelpazeyi istediğimiz oranda yukarıya tırmandıramazsak, yani aşılama oranlarımızı yüzde 75 üstü yüzde 85 bandına çıkaramazsak, 2022 yılında da hala daha Covid-19'u konuşup, aşılanın çağrıları yapmaya devam edeceğiz. Bu bizim için üzücü olur. Elimizde aşı var, kendi yerli ve milli aşımız da var. Israrla bunun olumsuz yanlarını paylaşmak doğru bir şey değil" diye konuştu.

 

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *
Sisteme giremeyenler ayaklandı

Sisteme giremeyenler ayaklandı