Kolay gelsin bizim çocuklar

UEFA Uluslar Ligi’ndeki mücadelemiz, deplasmandaki Galler beraberliği ile başladı. Bugüne kadar rakip sahada yenemediğimiz Galler karşısında alınan beraberlik, kağıt üzerinde kötü bir sonuç olarak değerlendirilemez. Ancak oyuna baktığımızda bu maçtan çıkartılacak çok ders var. Montella, Hakan’sız bir milli takımın rakip karşısında aciz kalmasına acilen çare bulmalı. Ligimizde oynayan millilerimize, maçlarımızı yabancı hakemlerin yönettiği ve nasıl yöneteceği konusunda ciddi uyarılar yapılmalı. Sarı kart gören futbolcularımızın karttan sonra nasıl oynaması gerektiği beyinlerine kazılmalı, ya da sarıyı gördükten sonra oyundan alınmalı. Gruptaki en ciddi rakibimizin sahasında alınan beraberlik sonrasında, bundan sonraki maçlarımızı puan kaybetmeden tamamlayarak A grubuna terfi etmemiz, bence doğal sonuç olacaktır. Öyleyse, kolay gelsin ‘Bizim çocuklar’a.

MOURINHO’NUN YORUMLARI 

Fenerbahçe’de bu sene, sadece Mourinho hakem konuşuyor. Başkan dahil, hiçbir yönetici konuşmuyor. Bana göre de doğrusunu yapıyorlar. Mourinho gibi bir markanın mesajlarının daha etkili olduğu muhakkak. Jose Mourinho, Rize maçındaki hakemi eleştirmişti. 3 haftada, 3 maç alan hakem hemen kızağa çekildi. Süper Kupa maçında Okan Buruk’un sahaya girişine duyarsız kalındı diye de eleştiri yapmıştı. Alanya maçından sonra ise hakeme övgüler yağdırdı. “Keşke rakibimizin bir penaltısı verilmedi” de diyebilseydi. Oysa Okan Buruk’un sahaya girişine duyarsız kalan da, Alanya maçını yöneten de aynı hakemdi. Türkiye’deki hakemleri hocaya anlatanlar, bu detayı aktarmayı unutmuşlar herhalde...

BEYAZ SAYFA NEREDE? 

İbrahim Hacıosmanoğlu, seçildikten sonra ‘Beyaz Sayfa’ açarak göreve başladığını söylemişti. Ama icraatlar öyle bir kanaat oluşturdu ki, bu söylem, hakemler için geçerli değilmiş. Hakem camiası “Daha sezon başlamadan, Ali Koç’un talebi üzerine bir FIFA ve 4 VAR hakeminin üstü çizildi. 2015 yılında oynanan, Trabzonspor’un Gaziantep ve Konya maçlarında görevli (o dönem uygulama da olan 5 ve 6. hakemler dahil) kim varsa, hepsinin ipi çekildi. Aradan 9 sene geçmiş, birçoğu hakemliği bırakmış, bazıları ise gözlemciliğe geçmiş. Onların dahi, gözlemcilikleri bitirildi. O dönem Trabzonspor başkanı olan İbrahim Hacıosmanoğlu, 18 hakem hakkında fetöcü iddiasıyla suç duyurusunda bulunmuş, ancak hakemlerin hepsi temiz çıkmıştı. TFF başkanı olunca hepsinin federasyonla ilişkisini kestirdi” görüşünde birleşiyor. Camia bu operasyonları böyle yorumluyor. Tüm bu kişilerin tek ortak özelliği ise, 2015’deki 9 sene önce oynanan bu iki maça çıkmış olmaları. Şimdi soruyorum, bu durum sadece tesadüf müdür? Bu hengamede fırsattan istifade eden MHK da, 8 Mart’ta tahkimden geri dönenleri bir kez daha paketledi.

TAHKİM VE ADALET 

Camia ile ilişkisi kesilen tüm isimler, hukuki yollardan haklarını arıyorlar. Tahkim Kurulu’nda 20’ye yakın dosya var. Mağdur olan hakem ve gözlemciler, hukuki haklarını sonuna kadar kovalama konusunda kararlılar. Tahkim Kurulu’ndan adalet bekliyorlar. Tahkim Kurulu, ülkemizin çok değerli ve ismi bilinen hukukçularından oluşuyor. Gelebilecek baskılardan da etkilenmeyeceği konuşuluyor. TFF ve MHK yaptıkları bu icraatlarla, tahkiminde işini zorlaştırdı. Herkesin beklentisi, Tahkim Kurulu’nun adaleti tecelli ettirmesi.