Haftalardır yazıyorduk, sonunda MHK sesimizi duydu
Ligin altında kazan kaynayıp duruyordu. Üst tarafta da liderle, takipçisinin arasındaki puan farkının azalmasıyla, zirvenin de ateşi yükseldi. Göreve yeni gelen Merkez Hakem Kurulu, spor kamuoyunun kendilerine verdiği yüksek krediyi de kullanarak, kısa zamanda güzel işler yapmaya çalışıyor. Kolay değil, Turkish VAR’dan kurtulup, UEFA normlarındaki gerçek VAR protokolünü hayata geçirip, bunu herkese kabul ettirebilmek...
Bunu kamuoyuna anlatmanın yanı sıra hakemlerimizin de VAR protokolünü iyice özümser duruma gelmesi de kurulun öncelikli hedefi... Uilenberg ın eğitimleri milli aradan faydalanarak yoğunlukla devam edecek. Hakemler yardımcı hakemler ve gözlemciler de eğitimden geçecekler. Umarım ki, tüm bu uğraşların sahaya yansıması da olumlu olur. Bence Uilenberg bir gelişinde de, bizim televizyonlarda konuşan yorumculara eğitim vermeli... Ofsaytın tespit edilmesi için “topun ayaktan çıktığı an”dan bahseden yorumcularımız var. Oyun kuralları kitabının her sene yenisi basılıyor. Bunu konuşanlar kitabın kapak rengini biliyorlar mı acaba ?
Ofsayt çizgisi erken çizildi diyenlerin yaygarası devam ederken, Merkez Hakem Kurulundan tokat gibi cevap geldi. İki haftadan beri bu sütunlarda, TFF internet sitesinden açıklama yapılsın, kamuoyu bilgilendirilsin diye yazıyorduk. UEFA’dan örnekler verdik. MHK son derece yerinde bir uygulama ile akademik lisan ve kibar bir üslup kullanarak, kural ve protokolün gerektirdiklerini açıklandı. MHK uluslararası oyun kurallarının uygulanmasında bilirkişidir, uzmandır. Ahkam kesmek yorumcuların işi değil, Merkez Hakem Kurulu’nun işidir. Bravo MHK’na ellerinize sağlık, kaleminize sağlık, böyle açıklamalar yürek ister, yüreğinize sağlık. Darısi spor programlarında yarım yamalak, biraz daha uydurarak yayınlanan VAR konuşmalarının gerektiğinde açıklanmasına...
Uilenberg’in verdiği eğitimlerin yayıncı kuruluştan yayınlanması, ya da klipler halinde internet sitesinden verilmesi kamuoyu ve aklıselim yorumcular için inanılmaz faydalı olacaktır. Tabii ki, bu konuda öncelikle TFF başkanı Sayın Hüsnü Güreli’nin yol vermesi gerekir. Haftanın maçlarına gelince, Akhisar Kasımpaşa maçı damga vurdu bence haftaya... 2-1 öndeyken Akhisar lehine verilmeyen penaltı ve Akhisar’ın mağlup olarak ligin dibine demir atması, hakem Halis Özkahya ve VAR Alper Ulusoy’un önemli hatalarıydı.
Bursa Galatasaray maçında Emre Taşdemir’ın 2. Sarı karttan kırmızı kart görmesi gerekirdi. Sarı kart sebebi de sert faul değil, umut vadeden atağı önlemek olmalıydı. Aynı Emre Taşdemir’in ilk yarıda kendi ceza alanı içinde elinin topla buluşması, gri pozisyon olmakla birlikte, penaltıya daha yakındı. VAR’ la, hakem arasında geçen konuşmalar merak konusu. Malatya Ankaragücü maçında Özgür Yankaya, VAR protokolünü dikkate almadan düdük çalarak oyunu durdurdu ve Malatyaspor lehine faul kararı verdi. Muhtemelen VAR incelemesi sonucu Ankaragücü’nün kazanacağı penaltıya engel oldu.
Bülent Yıldırım, Ali Palabıyık ve Serkan Çınar 1-2 sarı kart hatası dışında iyi maç yönetirlerken, Cüneyt Çakır ve Yaşar Kemal Uğurlu haftanın başarılı isimleriydi. Haftanın maçları açıklandığında tereddütle baktığım Zorbay Küçük ise problemsiz bir yönetimle kendine verilen şansı iyi değerlendirdi.