Malullük sigortasına ilişkin hükümler kanunun 25 ila 27'nci maddeleri arasında düzenlenmiş olup, bu sigorta kolundan sağlanan tek yardım, malullük aylığı bağlanmasıdır.

Sigortalının veya işverenin talebi üzerine kurumca yetkilendirilen sağlık hizmeti sunucularının sağlık kurullarınca usulüne uygun düzenlenecek raporlar ve dayanağı tıbbi belgelerin incelenmesi sonucu, kanunun 4/1-(a) ve 4/1-(b) bentleri kapsamındaki sigortalılar için çalışma gücünün veya iş kazası veya meslek hastalığı sonucu meslekte kazanma gücünün en az % 60’ını, (c) bendi kapsamındaki sigortalılar için çalışma gücünün en az % 60’ını veya vazifelerini yapamayacak şekilde meslekte kazanma gücünü kaybettiği kurum sağlık kurulunca tespit edilen sigortalı malul sayılmaktadır.

Kanunun 4/1-(c) bendi kapsamındaki sigortalılardan malul olduklarına karar verilenler, yazılı talepte bulunmaları halinde, haklarında bu madde hükümleri uygulanmaksızın malullüklerinin mani olmadığı başka vazife veya sınıflara nakil suretiyle tayinleri yapılmak üzere istifa etmiş sayılacaklardır.

Bunların, istifa etmiş sayıldıktan sonra dahi, kanun hükümlerinin uygulanmasını isteme hakları mahfuzdur. Ancak, kurumlarında başka vazife ve sınıflara nakli mümkün olanlardan özel kanunlarına göre yükümlülük süresine tabi olanlar, bu yükümlülüklerini tamamlamadıkça veya maluliyetlerinin yeni vazifelerine de mani olduğuna dair usulüne uygun yeniden rapor almadıkça bu haklarını kullanamayacaklardır.

Kanunun 4/1-(c) bendi kapsamındaki sigortalılardan, vazifelerini yapamayacak derecede hastalığa uğrayanlar, hastalıkları kanunlarında tayin edilen sürelerden (genel olarak 657 Sayılı Devlet Memurları Kanunu ile 926 Sayılı Türk Silahlı Kuvvetleri Personel Kanunu'nda yer alan süreler) fazla devam etmesi halinde, yine hastalıklarının mahiyetlerine ve doğuş sebeplerine göre malul veya kanunun 47'nci maddesi hükümlerine göre vazife malulü sayılmaktadır.

Tedavisinin imkansız olduğu, sağlık kurulu raporuyla belirlenen hastalıklara uğrayanlar, sıhhi izin müddetlerinin bitmesi beklenilmeksizin kurum sağlık kurulunca “malul” veya “vazife malulü” sayılmaktadır.

Sıhhi izin süresini dolduranların başka sınıf ve vazifelere nakledilerek göreve devam etme imkanları bulunmamaktadır.

657 Sayılı Kanun'un 105'inci maddesi uyarınca memura, aylık ve özlük hakları korunarak, verilecek raporda gösterilecek lüzum üzerine;

- Kanser, verem ve akıl hastalığı gibi uzun süreli bir tedaviye ihtiyaç gösteren hastalığı halinde on sekiz,

- Diğer hastalık hallerinde ise on iki aya kadar izin verilecek olup, gerektiğinde bu süreler bir katına kadar uzatılabilecektir. Memurların hastalıkları sebebiyle yataklı tedavi kurumlarında yatarak gördükleri tedavi süreleri hastalık izinlerine ait sürelerin hesabında dikkate alınacaktır.

Görevi sırasında veya görevinden dolayı bir kazaya veya saldırıya uğrayan veya bir meslek hastalığına tutulan memur, iyileşinceye kadar izinli sayılmaktdır.

926 Sayılı Kanun'un 128'inci maddesi uyarınca ise subay ve astsubaylar;

- Barışta ve savaşta hizmet yapamayacak şekilde hastalanan subaylar ve astsubaylar, hastalıkları geçici veya geçici olup sekel bırakan hastalıklardan ise, ay ve gün hesabı ile her bir hastalığı için toplam olarak ve fiilen iki yılı geçmemek üzere, nekahet tedavisi, istirahat ve hava değişimi işlemine tabi tutulmaktadır.

- Kanser, her türlü kötü huylu tümör, verem, kronik böbrek yetmezliği ile akıl ve ruh hastalıkları gibi uzun süreli bir tedaviye ihtiyaç gösteren hastalığa yakalananlar, toplam olarak ve fiilen üç yılı geçmemek şartı ile tedavi, istirahat veya hava değişimine tabi tutulabilmektedir.

- Barışta ve savaşta, görev esnasında veya görev dışında, görevlerinden dolayı bir saldırıya veya kazaya uğrayan veya bir meslek hastalığına yakalanan subay ve astsubaylar yukarıda belirtilen sürelere bağlı olmaksızın iyileşinceye kadar izinli sayılmaktadır.