Milliyetçi Siyaset Öğretisi,bize iç politika ile dış politikanın birbirinden bağımsız olmadığını anlatır.

Böyle bir öğreti var mıdır?Diye sorulabilir : Vardır ve ilhamını tamamen tarihten alır.

Bu ilham,milletlerin tarihi şartlarından,devlet geleneklerinden gelir.İnsanlık aleminin ürettiği en sert toplumsal araç devlet olduğu için,devletin olduğu yerde kurallar,yasalar,gelenekler ve bellek vardır.Milliyetçi Siyaset Öğretisi bu belleğin izini sürer.

Yusuf Has Hacip’in,Kutadgu Bilig isimli eseri tam anlamıyla bir Siyasetname’dir ve bir milliyetçi siyaset öğretisidir.

Orhun Anıtları da öyledir.

İsteyen ders çıkarır isteyen masal niyetine okur.

Ders çıkaranlar,bunun tedbirini alır,öğreti diye görür ve yanlış yapmamaya çalışır.

İlmi milliyetçilik,mazinin hamaset tarafıyla ilgilenmez.Hamaset de önemlidir ancak aşırısı gerçeklerden kopuşu getirebilir.Halbuki hayat bir mücadeledir ve tamamen gerçeklik zemininde sürüp gider.

Dede Korkut Hikayeleri de siyasetname olarak değerlendirilebilir : İç Oğuz ile Dış Oğuz arasındaki münasebetleri okuyanlar görürler ki,bir toplum bazı yanlışları yapmakta ısrar ederse çözülebilir.Tepegöz ile Basat hikayesi ise güçlünün karşısında yaşanan öğretilmiş çaresizlik, toplumun kendi evlatlarını heder eden bir millete dönüşmesini tetikler.

Neyazık ki bu belgeler okullarda sadece edebiyat derslerinde okutulur, masal gibi anlatılır.

Mustafa Kemal Atatürk’ün kaleme aldığı Nutuk da bir siyasetnamedir.Atatürk’ün günlerce mecliste okuduğu bu belge sadece Kurtuluş Savaşı’nın sürecini değil milletler mücadelesinin bu harpte hangi taktikleri meydana sürdüğünü belgeler.

Dünyada hiç toplum geleceğini tesadüflere terketmemiştir.

Tarihin çelik yasası olan milletler-devletler mücadelesi günümüzde artarak üstelik daha da şiddetlenerek devam etmektedir.Siyaset tarihten kopuk yapılamaz.Her milletin kollektif vicdanla şekillenen bir tarih genetiği vardır.Yeni millet olarak ortaya çıkan Amerikan toplumu bile iki asırlık tarihini bir laboratuar gibi kullanır.İngiliz siyaset öğretisiyle yetişmiş siyasetçilerin kurduğu bu ülke hala  kurucu atalarının başlangıç ilkelerini esas alarak yoluna devam eder.Onların siyasi çizgisi Amerika’nın siyasetnamesini oluşturur : Beyaz,Anglosakson ve evanjelizm sentezi !

Türk Milletinin Asya’dan,Ön Asya’ya oradan Anadolu topraklarına taşıdığı devlet mekanizmasına rağmen kimse siyasi fantezilerle vakit kaybedemez.Elbette her hamlesini bu büyük tarih birikiminin ölçeğine vurarak yapmalıdır.

Bir ara ülkemizde “yeni” kelimesi üzerine bina edilmek istenen fantastik ama güçlü lobi faaliyetine sahip siyaset denemeleri vardı.Açık Toplum adlı bir kuruluş Soros’un azgelişmiş ülkelere giydirmek için küresel terzilere diktirdiği sivil toplum elbisesini Türkiye’ye de giydirmek için az uğraşmamıştı.Geçtiğimiz hafta havlu attı ve Türkiye’de faaliyetlerini durdurma kararı aldı.

Kozmopolitizm geriliyor;devletler daha korumacı ve milliyetçi.Amerika gümrük duvarlarını yükseltti; Ulus-ötesi siyaset modelleri çözülüyor :İngiltere, AB’den ayrıldı.Almanya daha ne kadar AB’nin yükünü taşır bilinmez.

İç politika ile dış politikayı birlikte ele alarak siyaset üretmek her zamankinden daha fazla önem taşıyor.

Türkiye yerel seçim iklimine işte böyle bir dünya gerçeğiyle giriyor.