SÖZCÜ gazetesinin müzelik solcuları olan Rahmi Turan’ın, Emin Çölaşan’ın hiç CHP, HDP, İP birlikteliğini, ittifaklarını eleştirdiğini gören, duyan, okuyan olmuş mudur? Bu siyasi üçlü, 16 Nisan referandumunda “Hayır Cephesi” kurdu. Bu müzelik solculardan ses çıkmamıştı. Bu siyasi üçlü, genel seçimlerde ve Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde birbirine ödünç oy ve milletvekili verdi. Kaç defa kapalı kapılar ardında, salonlarda yanyana geldi. Bu müzelik solculardan yine ses çıkmamıştı. CHP’nin terör örgütü pkk’ya ve onun yardım ve yaltakçısı HDP’ye her konuda sahip çıkmasına yönelik bu müzelik solcuların bir cümle eleştiri getirdiğine şahit olan var mıdır?

Bunların tüm kini, nefreti ve düşmanlığı MHP’ye yöneliktir. Rahmi Turan dün MHP’nin “Ankara, İzmir ve İstanbul’da aday çıkarmayarak AKP’yi destekleyecek olmasını” eleştiren bir yazı kaleme alıp, “Bahçeli bey, AKP’nin yedek lastiği” demiş… Kendisi CHP’nin, HDP’nin, İP’in neyi oluyor bunu yazarsam altında ezilir kalır. O yüzden Rahmi Turan’ı kendi terbiyesizliğiyle baş başa bırakıyorum.

“AKP’nin yedek lastiği” cümlesiyle sürekli yazı kusan Rahmi Turan, geçtiğimiz haftalarda CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun önce HDP’li Ahmet Türk ve daha sonra Meral Akşener’le ittifak için buluşması adına bir eleştiri yapmış mıydı?

Rahmi Turan bir gün de “Mustafa Kemal Atatürk’ün emaneti olan CHP’nin, terör örgütü pkk’nın yardım ve yaltakçısı HDP’ye olan aşkı nedir?” diye yazsana! Rahmi Turan bir gün de Meral Akşener’in ‘HDP ve Demirtaş aşkını, siyasi ilişkisini’ köşene taşıyıp, “HDP, kürt siyasal hareketinin temsilcisi” diyen Meral Akşener’in nasıl bir proje olduğunu yazsana! Ben milliyetçi-ülkücü bir yazar olarak AKP’nin her yaptığı yanlışı en ağır bir şekilde eleştiriyorum. Hadi cesaretin, adamlığın, şerefin varsa sen de CHP, HDP, İP birlikteliğini eleştir. Ama mesele CHP, HDP, İP birlikteliği olunca müzelik solcu hafızan aynı şu fıkradaki gibi oluyor. Hasta doktora şikâyet ediyordu; -”Doktor bey hafızam çok zayıf, her şeyi unutuyorum”.. -”Ne zamandan beri”?.. -”Ne, ne zamandan beri?..

Gerçi bu müzelik solcu Rahmi Turan, pkk’nın yardım ve yaltakçısı HDP’den bir rahatsızlık duysa, 7 Haziran seçimlerinden bu yana “MHP niye CHP ve HDP beraber koalisyon kurmadı?” diye MHP’ye saldırıp durmaz. Bunlarınki Atatürkçülük, vatanseverlik falan değil, düpedüz saplantılarını, takıntılarını ve düşmanlıklarını tatmin etmektir. Rahmi Turan’ın benzeri Emin Çölaşan da aynıdır. Bir gün olsun CHP, HDP, İP birlikteliğini eleştirememiş bu müzelik solcu da, benzer cümlelerle MHP ve Lideri Devlet Bahçeli’ye saldırmaktadır.

7 Haziran seçimleri öncesi yaptığı gibi, 24 Haziran seçimleri öncesi de “Bunları HDP’li olduğum için yazmıyorum” diyerek Cumhur İttifakı’na karşı HDP’ye oy verip, barajı aştırma çağrılarında bulunmuştu. Terör örgütü pkk’nın siyasi uzantısı HDP’ye oy verme çağrısında bulunan adamın, MHP’ye hakaretleri ve düşmanlıkları karakter basitliğinden başka bir şey değildir.

Rahmi Turan’a, Emin Çölaşan’a, Yılmaz Özdil’e, Bekir Coşkun’a ne söylerseniz söyleyin, ne yazarsanız yazın saplantılı, takıntılı ve hastalıklı hallerini asla terk etmezler.

Bu hallerini tatmin edecek herkesle kalemleri düşüp kalkmaktadır. Terör örgütü pkk’nın siyasi uzantısı olan, teröristbaşı Öcalan’ın “HDP benim en iyi projem” dediği sözde bir partiye oy verme ve koalisyon kurma çağrısı yapan bunlar şehitlerimizin medyadaki katilleridir.

Bunların Atatürkçü yazar etiketi de sahtedir. Zaten gerçek Atatürkçü olsalar, hem kendileri her seçim öncesi HDP’ye çalışmazlar, hem de son dört yıldır HDP ve pkk ile yol arkadaşlığı yapan CHP’ye söyleyecek sözleri olurdu.

CHP, HDP, İP ve pkk ilişkisini meşru gören bunlar, milli beka konusunda yan yana gelmiş AKP-MHP düşmanlıklarıyla saflarını çok net hale getirmiştir. Terörle mücadele ortadadır. Fırat Kalkanı ve Afrin operasyonlarının başarısı ortadadır. Bu müzelik solcu yazarların desteklediği CHP, HDP, İP ittifakı bu operasyonların hepsine karşı çıkmış YPG’nin safında yerlerini almıştı. Bunlar istiyor ki, MHP de HDP’li cephede yerini alsın. Şehitmiş, gaziymiş bunların umurunda değildir.

İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığına HDP’li biri otursun, bu müzelik solcuların umurlarında olmaz. Hatta bayram ederler…

İşte bu yüzden MHP Lideri Devlet Bahçeli’nin “CHP-İP arasındaki görüşmeler seriye ve sisteme bağlanmış, PKK’nın siyasi şubesi HDP de arkaya alınmıştır.

Terörle mücadelenin bu kadar yoğun ve yüksek bir moralle yapıldığı dönemde, PKK’nın İstanbul başta olmak üzere, diğer büyükşehir, il ve ilçe belediyelerine zillet ittifakı kulvarından yerleşme ve yuvalanma kepazeliğine nasıl olur da seyirci kalacaktık?” sözünü anlamazlıktan geliyorlar.

Terör örgütü pkk’ya yardım ve yataklıktan içeride yatan Selahattin Demirtaş için “Selahattin Demirtaş, Edirne mahpushanesinde hapis yatıyor. Dört duvar arasında sesini nasıl duyuracak? Bir de buna “demokratik, âdil bir yarış” diyorlar! Neresi demokratik, neresi âdil bunun? Zincirli demokrasi olur mu?” şeklinde ağıtlar yakan Rahmi Turan için MHP Lideri Devlet Bahçeli’nin bu duruşunun bir anlamı olur mu?Safı CHP, HDP, İP olanlardan “MHP’ye düşman olmayın” beklentisi zaten yanlış bir beklentidir. Bunlardan tek beklentimiz MHP’yi ve Liderini eleştirmeden önce kaybettikleri hafızalarını arayıp bulmalarıdır…

Mail: [email protected]

Twitter: Yildiraycicek9

Instagram: yildiraycicek1944